Dolar (USD)
32.33
Euro (EUR)
34.69
Gram Altın
2392.94
BIST 100
10276.88
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

12 Şubat 2018

'Savaşma sıvış'

"Savaşa hayır." diyen zevatı tanıyoruz. Bunları her dönemde görmek mümkün.

"Savaşa hayır." diyen bir de Mandacı Ali Kemaller vardı. "Ya İstiklal Ya Ölüm !" diyerek İstiklal Harbini başlatanlara takoz olmaya çalışmışlardı. Bunları dillerinden, yapıp ettiklerinden biliyoruz.

Muhasebeci'si bataniyenin altına, Genel Başkan'ı da Belediye Başkanı'nın evine saklanmıştı, sıvışmıştı...

Türkiye'nin savunma direncini kırmak için ABD ve Batı ile birlikte hareket ediyorlar. Afrin'e barışın gelmesini önlemek, Zeyti Dalı'nın sınırlı kalması ve TSK ve ÖSO'nun bölgeden çekilmesi için ABD Dışişleri Bakanı Türkiye'ye geliyor. O, gelmeden işbirlikçiler, Coniler ABD adına faaliyetlere başladılar bile.

"Afrine girmeyin" çıkışı; aslında teröristlere dokunmayın demektir.

"Onlar, Afrin'de de piknik yapıyorlar, ellerinde silah ve havan topları da olsa vurulmamalılar, hendekçi, barikatçı arkadaşlar."diyorlar.

İl başkanlarını da 'tomaların önünde durabilecek' militanlardan seçtiriyorlar. Bu da bir hazırlık mı?..

Gezi'de Güneydoğu'da camileri, otelleri terör merkezlerine dönüştürenler, savaş karşıtı görünmeye çalışıyorlar.

Zeytin Dalı Operasyonu başladığında 'Bay Kemal' yurt dışındaydı. Programını iptal edip dönmedi.( Belediye başkanı rüşvetten görevden alınınca dönmüştü.) İki gün sustu. Sonra yarım ağızla başarılar diledi. Ancak bu durum uzun sürmedi. ÖSO'nun terör örgütü olduğu iftirasıyla karşı saldırıya geçti. Çok kayıp verileceğini bundan dolayı Afrin'e girilmemesi gerektiğini açıkladılar. Bu davranış ilk değildi; 7 Ağustos 2016'da Yenikapı'ya da ite kaka gelmiş daha sonra da "15 Temmuz tiyatrodur." diyerek çark etmişti. Malum meslek örgütlerinin de katıldığı "Savaşa hayır" çıkışı, ordubozanlık sayılabilecek türden.

"Savaşa hayır" söylemi halkı askerlikten soğutma ve halkın mukavemet gücünü kırmaya, kamu düzenini/ güvenliğini bozmaya dönük saldırılar olarak değerlendirilebilir.

Gezi'de, 'Çukur' teröründe de aynı çevreler aynı hezeyanlarla meydanlara çıkmaya çalışmışlardı. Devleti katliamcı olmakla itham etmişlerdi.

Savaş(cihat) Müslüman için farzdır. Savaştan kaçan mürtettir; cenaze namazı kılınmaz.

Savaş olmadan vatan olmaz, hürriyet olmadan Müslüman olunmaz. Savaştan imtina edenler, "Hakkıdır Hakk'a tapan milletimin istiklal." ifadesini anlayamazlar.

Afrin'in terör örgütüne terk edilmesini savunan yüz yetmiş terör yandaşının: "Afrin'e silahlı müdahalenin bölgemize ve ülkemize barış ve güvenlik değil, daha büyük sorunlar, yıkım ve acı getireceğini, Kürt yurttaşlarımızı da yürekten yaralayacağını biliyoruz." ifadesi tam olarak 'Kürtleri' tahriktir, teröristlere "direnin, daha çok kan dökün." çağrısıdır.

Türk Tabipleri Birliği'nin Gezi kalkışmasındaki rolünü kendi kurum sitelerinde ballandıra ballandıra anlatıyorlar ve devleti "vahşice müdahale etmekle, cinayet işlemekle itham ediyorlar. Terör saldırıları, şehitler /gaziler, 15 Temmuz kahramanları ilgi alanlarında değil.

Sadece Suriye'de bir milyona yakın masumun katledilmesi, dört milyona yakın sığınmacı bu zihniyetin hiç umurunda olmadı. Aksine sığınmacılara kiralık dahi ev verilmemesini "Barış Çığlığı" ya da TBMM çatısı adı altında tertipledikleri toplantılarda söylemekten çekinmiyorlar.

Savaş Müslümanın onurudur. "Zulüm karşısında susan dilsiz şeytandır."

Hayatu00ee bir tehlike anında namaz dahi bozulur, tehlikeli durumun izalesi için müdahale edilmesi gerekir.

Mazluma adı sorulmaz.

"Hem size ne oluyor ki, Allah yolunda: "Ey Rabbimiz! bizleri bu halkı zalim olan memleketten çıkar, tarafından bizi iyi idare edecek bir sahip ve bize katından bir kurtarıcı gönder" diye yalvarıp duran zayıf ve zavallı erkekler, kadınlar ve çocukların kurtarılması uğrunda savaşa çıkmıyorsunuz?"(Nisa / 75)

İşte Mehmetçik bunun için Suriye'de

Terör yandaşları, münafıklar Kızılelma'yı ( İlayıkelimetullah), "beklemesinler"i ve cihadı anlayamazlar.

"İster isen sulhu salah hazır ol, cenge !" ( Barış için savaşmalısın.)