Dolar (USD)
32.33
Euro (EUR)
34.69
Gram Altın
2392.94
BIST 100
10276.88
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

12 Aralık 2014

17 Aralık Anestezi, 25 Aralık ise neşter olacaktı!

Mısır'da halkın iradesi ve tercihi paketlenmiş, demir parmaklıklar arkasına atılmıştı... Sıra Türkiye'de idi. Erdoğanı yaka paça parmaklıklar arkasına atmak ve cumhuriyetin cahiliye dönemi olan 27 Mayıs Darbesi döneminde, Menderes'e yaşatılmış zulmün aynısını yaşatmaktı. Erdoğan, milletin hizmetkarlığında ısrar ettikçe, onların öfkeleri fokurdayarak çoğalmıştı... Hedef, palazlanmaya dolmaya başlamış bankaları rahat soymak, yeniden faizin doymak bilmeyen iştahına, milletin emeğini kurban etmekti... Ayrıca hükümetin İMF' ye gösterdiği kapının acısı da unutulmamıştıu2026 Üstelik son yıllarda pek fazla çıkmaya başlamış olan Erdoğan'ın sesini kesmek gerekiyordu (!) Milletin lehine, dik başlılığı yetmez gibi, birde ceddi Osmanlının kahramanlığına soyunup, mazlum milletlerin dili olmaya çalışıyordu...

Erdoğan, devlet adamlığının gereğini yaparak, cepleri şişkin, ruhları Fukara Avrupa ve Amerika'nın titreyen ellerinden daha bir cömert eli, sığınmacı Suriye mazlumlarına vicdanlar adına uzatmış ve doyuruyordu... O kadar suçu vardı ki Erdoğan'ın, hep eyvallah denmeye alıştırılmış katil Siyonist İsrail'e ve bir türlü adalet için birleşememiş, Birleşmiş Milletlere bile defalarca çemkirmiştiu2026 Bu adamla karanlık işler yapılmaz, karanlık planlarla Müslüman milletlerin ümüğü sıkılamazdı... Kendilerince bir mizansen ayarlayıp, milletin hassas olduğu noktadan, yani hırsızlık yaftası ile alaşağı edip, bütün iç ve dış planlarının bozulmasının intikamını alacaklardı... Hedefleri u00c2lemi İslam'a yeniden lider olma karakterini göstermeye başlayan Türkiye'nin başını koparmaktı...

Beğenilsin beğenilmesin, eksiği de olsa, Erdoğan tam bir lider karakterinde ve Türkiye'yi yıldızlaştırma yoluna sokmuştu. Bunun için neşteri atıktan sonra, bankaların boşaltılması ve 77 milyonun kanını emmek çerez olacaktı... Unuttukları bir şey vardı ki; Kur'an güneşi ile yeniden aydınlanmaya başlamış olan halk, artık uyanıyorduu2026 İnsanlarda bilinç inkişaf ederken, hakikatlere acıkan gözleri fal taşı gibi açılmıştıu2026

Harp meydanlarında en şanslı olanlar, yiğit düşman sahipleridiru2026 Kahpe düşman sahibi olmak, zaten insanın başına gelebilecek en büyük felakettiru2026

Diyelim ki: Sahabenin en küçüğünü, Müslümanlar kendi hür iradeleri ile çoğunluk olarak halife seçse idi ve devasa adalet sahibi Hz. Ömer ise, itiraz edip, kumpasla, iftiralarla bir darbe ile alaşağı etmeyi düşünüp fiiliyata dökse idi, ne Ömerliği nede adalet güneşliği kalırdı. Halkın tercihlerine devlet idaresine art niyetle sızmaya ve güç sahibi olmaya, manevi makam sahibi koca Şah-ı Geylaniler, İmam Rabbaniler, Gazaliler emek verse idiler, zirvelerden çukurlara yuvarlanırdılar... Onlar dünya makamlarına değil, hatta manevi makamlara bile göz dikmeden, sadece gönüllerde ihtilal darbe yaparak, şeytanların tesirini azalttılar... Onların derdi, paralel devlet olmak değil, gönüllerin inkişafında, kulluğun yerine gelmesinde vesile olmaktıu2026 Şimdi soruyorum: Halkın iradesine baskı kurmak, tercihini elinden almak hırsızlık değil midir?

Allah diyebilmek, akıllara iman meşalesi yakmak, hizmet adamını doyurmaz mı ki? Dava adamları nasıl dünyanın makamlarına, lezzetlerine tüm heyecanını ve gayretini feda ederler?

17 aralık büyük bir travma ve büyük bir hayal kırıklığı. 17 Aralık, güvendiğimiz dağlara batılı yaban domuzlarının dadandığının gün yüzüne çıkmasıdır... 17 Aralık, daha temkinli uyumanın, uyanıkken dikkatli adım atmanın, ehli imanın ayağı hileler ile rahatlıkla kaydırılacağının hatırlatmasıdıru2026 17 Aralık darbesi, gerçek hizmet erlerinin daha iyi tanınması, dikkat edilmez ise devleti bir anda ortadan kaldırma tehlikesinin belleklere kazınmasıdır... En önemlisi bir lokma ekmeğini ve başını sokabildiği tek göz evini, gözünü kıpmadan hele hele askari ücretle çalıştığı halde, himmet diyenlere mertçe parasını gözden çıkaran babayiğitlerin itimadına vurulmuş acımasız darbedir...

Evet, 17 Aralık büyük bir hayal kırıklığıdır. Emniyetin ve yargının içinde adil yargıçlara ve kahraman polislere, görevini adam gibi yapanlara bile büyük bir ihanettir.

Bizim milletimiz uyanık olduğu dönemler, zirvenin rüzgarlarını hep lehimize çevirmiştir... Bizler uyanık iken, sırtımız yere gelmemişu2026 Yine 17 Aralık ve 25 Aralıkta Başta İzni İlahinin müsaade etmemesi ve bu milletin uyanıklığı neticesinde, bu kumpastan, didiklenmeden, sadece az biraz örselenerek kurtarmıştıru2026

Onlarca yıl zaten ruh sağlığımız pekiyi değildi; yeni yeni toparlanmaya, gerçek kişiliğimizi sergilemeye başlamıştık ve bu toprakların çocukları olmaktan iftihar hissetmiştik ki çok kötü bir güne uyandık ve şaşkınlık dolu ayları yaşadık... Ülkenin maddi manevi kalkınmasına en çok sevinmesi gerekenler, başarı yakalamış olan iktidara muhabbet ve duası ile manevi destek vermesi gerekenler, histeri krizine yakalanmış gibi, şuur kumandası başkalarının elinde millet aleyhine ahval sergiledileru2026

Hadi diyelim hırsızlık oldu, ayakkabı kutuları doldu taştı, peki 17 Aralıkla yaşanan süreçte, millete yaşatılan zarar, tercihine atılmaya çalışan kazık acaba nereye konulacak ne ad verilecek? Asıl hırsızlık, halkı küçümsemek, gördüğü hizmetten dolayı verdiği oyla iktidar olmuş lidere kumpas kurmak, birilerinin isteği yerine gelsin diye ihanet etmek değil midir?

Üstüne basa basa söylüyorum: 17 Aralık anestezi, 25 Aralık neşterle yüreği söküp almaktı. Allaha kurban olayım, yedirir mi hiç hizmet erlerini, memleket sevdalılarını? Milletin yüreğinden gelen oy pusulası ile iktidar olmuş Erdoğan, yararımıza attığı adımlar ile çehremizi değiştirdiu2026 Buna ancak Siyonistler ve dünyanın karanlık ruhluları düşman olabilirdi... Bizim insanımızın, malum çevrelerin düşmanlığa, hasma ne tutuma sarf ettikleri enerji, sadece milletin lehine kullanılsa idi, şuan bu hayal kırıklıklarını yaşanmayacak ve refah seviyemiz daha yüksek olacaktıu2026 Son söz: Polis ve yargı herkesin olduğu sürece ve hesap gününü düşünerek karar verdiği sürece, zaten kimsenin haddine değil hırsızlık ve suç işlemek... Devletinde alması gereken ders ise: Gerçek hizmet erlerine, milletin yararına iş yapacak olanlara, yardımını esirgemeyip, isterse evliya, bilim adamı, ya da ne olursa olsun, ülke insanına, geleceğimize zarar verecek olanların ise, zamanında önünü kesmektir... İçi kötülük olmayan, herkesin yolunu Allah açık etsinu2026