Dolar (USD)
32.47
Euro (EUR)
34.73
Gram Altın
2440.77
BIST 100
9915.62
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

18 Ağustos 2018

18'lik AK Parti

Cumhuriyet tarihimizin en uzun süreli iktidarı olma başarısını yakalayan AK Parti 18 yaşına girdi. Genç ve dinamik ruhunu hiç kaybetmeden halkın desteğiyle bugünlere geldi. Bugün 2023 hedefine koşuyor, kutlu olsun!

Ülkenin ekonomik felakete sürüklendiği, borsanın çöktüğü, bankaların battığı, sosyal adalet ve dengenin uçurumlarda olduğu, esnafın yazar kasasını fırlattığı, anayasa kitapçığının havada uçtuğu, hukukun ayaklar altına alındığı, insanların eğitim ve ekonomik özgürlüğünün elinden alındığı, kışlalarda asker oğlunun yeminini bile izleyemeyen annelerin feryadının göklere çıktığı, okul bahçesi değil, okul dışında bile kadın yöneticinin başörtüsü takamaz kararının alındığı bir dönemde AK Parti, Türkiye'de değişimi ve dönüşümü başlattı.

Partilerin amacı siyaset yoluyla hizmet etmektir. Bunun için de iktidar olmaları gerekir. AK Parti, kurulduktan 15 ay sonra iktidara geldi. Burada yazıldığı gibi kolay da olmadı bu işler. "Hafıza-ı beşer nisyanla malu00fbldür" sözünün anlamını şu günlerde daha iyi anlıyoruz. O eski çileli günler ne çabuk unutulmuş!

AK Parti'nin kuruluş hikayesini ve önceki dönemi bugün AK Parti seçmeni bile unutmuş gibi. Diğer bir durum da genç neslin bunu hiç bilmemesi. AK Parti'nin nasıl kurulduğunu, bugünlere nasıl gelindiğini unutanların üzerinde büyük bir vebal vardır, biline!

AK Parti, 14 Ağustos 2001'de kurulduğunda bazı dostlarımıza o dönem tavsiyelerde bulunmuştuk. AK Parti'ye destek olmalarını, bilhassa "Millu00ee Görüş" çizgisinden gelenlerin R.Tayyip Erdoğan'ı yalnız bırakmamaları gerektiğini ifade etmiştik. O günlerde bu dostlarımızın, "durumu takip ettiklerini, öyle hemen bir partiye geçilmez, bakalım ne olacak, burası Türkiye" dediklerini hatırlıyorum. AK Parti'nin 15 ay sonra iktidar olmasıyla önceleri mütereddit olanların sonrasında partiyi hiç bırakmadıklarını da görmüş olduk.

Sivil oluşum sağlamak, dernek, vakıf kurmak ve bunu devam ettirmek çok zordur. Hele hele bir parti kurmak ve ilk seçimde iktidar olmak hayal ötesidir. AK Parti bu hayalin kendisidir.

Geliniz, bazı kritik anları hatırlayalım. Bu ülkede en kıymetli şey özgürlüktür. Konuşabilmek, yazabilmek kadar kıymetli bir özgürlük yoktur. Özellikle 90'larda, maalesef ülkemizde öyle feci kanunlarda vardı ki aydınlar konuşamıyor, yazamıyor, tartışamıyordu. Anayasamızda çokça değişim yapıldı. 28 Şubat gibi zulmün ayyuka çıktığı, öğrencilerin okullardan kovulduğu, düşüncenin suç sayıldığı, ordunun bazı iş yerlerini yasakladığı, generallerin manşet attığı ve brifing ile siyasete yön verdiği dönemler gördük.

Şiir okuyan Erdoğan'a siyaset yasağı ve hapis cezası!

"Muhtar bile olamaz!" manşetini unutmayalım! Hukukun katledildiği günleri unutmadık! 367 garabetiyle meclisi kilitlediler. Cumhurbaşkanı seçimini sabote eden bu tavır, ülkede 27 Nisan e-muhtırasını gündeme getirdi. "Sözde değil özde laik cumhurbaşkanı istiyoruz" açıklamasıyla aba altından sopa gösteren askere, hükümet tarafından beklenmedik bir dik duruş ile cevap gecikmiyordu. AK Parti'den önce böyle durumlarda, şapkasını alıp gidenler oluyordu. Siyasetin cesaretli, kararlı ve tek derdi ülke sevdası olmayanların elinde olduğunda meydanların nasıl terk edildiğini siyasi tarihimizden okuyabiliriz, örnekleri çokça var.

AK Parti, bu kararlı duruşu ve millet desteği ile içinden iki cumhurbaşkanı çıkarmış ve 2023 hedefine koşmaktadır.

Kapatılma tehlikesi yaşayan, e-muhtıra ile önü kesilmek istenen, darbe planlarına ve sonunda 15 Temmuz ihanetine maruz kalan bir iktidar olan AK Parti, şu günlerde ekonomik savaşla mücadele ediyor.

Gecelik faizlerin binleri bulduğu dönemlerden, aylık faizlerin yüzde yüzleri aştığı ve borsanın dibe çakıldığı, ekonomik göstergelerin aklımızı aldığı dönemleri unuttuk! Şimdi genişe çıktık, sadece ön yargılarımızdan dolayı haksız eleştiriler yapıyoruz. IMF önünde iki büklüm para dilenen Türkiye yok, ABD Başkanı önünde boynu büyük Başbakan yok! Uyan Türkiye!

R. Tayyip Erdoğan'ın AK Parti kurulduğunda birlikte hareket ettiği yol arkadaşlarından zamanla ayrılanlar da oldu. İnsan tabiatı işte, unutkanlık ve nankörlük! Bizi en çok mahveden hastalık, unutkanlık ve nankörlüktür!

6. Olağan Büyük Kongre sonrası yerel seçimlere hazırlık var. Muhtarlıktan başlamak üzere büyük şehir belediye başkanlığına kadar her kademede temsilcilerin belirleneceği bir süreç başlıyor. Aday belirlenirken çok dikkatli olunması gerekir. AK Parti ile kazanacağını düşünerek aday adayı olanlardan uzak durulmalıdır. Çünkü o aday adayının kendi birikim, tecrübe ve liyakati yoktur! O kişi, AK Parti'nin değil, kendisinin geleceğini düşünüyordur. Bir adayın kurulduğundan beri AK Partili olması da ayrı bir vefa konusudur.

AK Parti, bugün 18'inde bir genç! Hayalleri, umudu, gücü, azmi, aşkı ve geleceği olan yiğit bir delikanlı artık ve 18 yaşında. Kutlu olsun!