Dolar (USD)
32.33
Euro (EUR)
34.69
Gram Altın
2392.94
BIST 100
10276.88
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

22 Nisan 2024

​AK Partililere yurtdışı yasağı getirin

Tamam, kimsenin israfı da vurgunu da teşhirciliği de savunduğu yok! Ama eleştirinin de bir vicdanı bir olabilirliği bir hakkaniyeti olmalı!

Gerçi afişe edip ardından aforoz etme hali yeni değil. Uzunca zamandır muhafazakar camiaya daha doğrusu AK Partililere yönelik böyle postmodern bir linç girişimi mevcut.

Hakkında edilecek olumsuz bir iddia bulunmayanlar da dahil olmak üzere AK Partililer ya tatilinden ya giyiminden ya da seçiminden dolayı hedefe konuldu.

Bu minvaldeki linç sebepleri arasında yurtdışına gitmek başlıca kabahati oluşturdu. Diğer partililer gidebilirdi elbette! Ama zinhar bir AK Partili yurtdışına gidemez, gitmeye tevessül dahi edemezdi(!)

Yurtdışına gidip oradan bir kare fotoğraf paylaşmak AK Partililer için en büyük suçların başında geliyordu!

Önce hemen söz konusu paylaşım alıntılanır, haber yapılır, iyice yayılır. Sonra paylaşımın altına artık spekülasyoncunun aklına o an ne esmişse döşenir, hakaretler, ithamlar peş peşe sıralanır…

Öyle ya bir AK Partili nasıl ve ne hakla yurtdışına çıkar değil mi(!)

Bunların zihinlerindeki AK Partili/muhafazakar insan şablonu; eğitimsiz, okumayan, evinden çıkmayan, yoksul, zevksiz, sanattan-modadan anlamayan, günceli takip etmeyen, zevkleri olmayan, mahalle kahvesinden çıkmayan bir erkek ile tüm sosyalleşme ortamı kadın gününden öteye geçmeyen bir kadın oluşturuyor. Daha doğrusu bu yönde bir temenni ve dilek mevcut!

Bu ifadeden kadın günlerini yargıladığım ya da eleştirdiğim düşünülmesin. Bilakis bu ortamları sosyo-psikolojik olarak oldukça faydalı buluyorum. Bir başka konuda da kadın günleri üzerine konuşuruz, şimdi konumuza devam edelim.

İşte muhafazakar camiaya üstencil zihniyet ile yaklaşanlar en başta bu insanların eğitimli, yetkin, çok dilli, yurt dışı tecrübesi bulunan, akademik bakış açısına sahip, sanat ve modadan anlayan, zevklere sahip olmasını hazmedemiyor.

Yüz yıldır egemen olduğu ayrıcalıklı yaşam biçimi(!) kendilerinin kazanılmış haklarıydı. Başkaları, özellikle muhafazakar insanların bu çemberi kırıp içeriye girmesi, hazmedilmeye mani bir durumdu!

Bir muhazakar yurt dışına mı gitti, üstelik bu AK Partili mi oh, ne ala! Hemen taarruz başlıyor!

Siyasi kimliğinin aktif olması da önemli değil. Geçmişte bir şekilde veya dolaylı bir yolla partiyle iltisakı bulunur ise salvolar için yeterince argüman elde edilmiş demektir.

Bir anda düğmeye basılmış gibi başlayan linç girişimi kısa sürede muhafazakar camianın da bunlara eklemlenmesiyle bir kar yumağı gibi büyür ve çığa dönüşür.

Hatta muhafazakar camia daha cevval çıkar. Bazen hızını alamaz, diğerlerinden daha acımasız saldırır ve öfkeyle yargılar! Yani kabahat o kadar büyüktür ki yurt dışına giden şahıs bu suçtan, günahtan nasıl temizlenecektir, içinden çıkılamaz hale gelir!

İnsan, bizim muhafazakarların bu cepheleşmesine bakıp da şu soruyu sormadan edemiyor! Siz hiç sol vb cenahtan yurtdışına gittiği, israf yaptığı, gösterişli davrandığı için çarşaf çarşaf manşete çekilen, yargılanan, suçlanan birini gördünüz mü?

Muhafazakar camia böyle bir eylemi gündeme getirmiş olsa da seküler kesimin buna destek verdiğini, muhafazakarlarla birlikte eleştirdiğini, saldırdığına tanıklık ettiniz mi?

Sadece bu konuda da değil seküler kesim hangi kabahatte kendi mıntıkasındaki insana muhafazakarlarla birlikte saldırdı? Örneğin hangi CHP’li bir siyasi, yurtdışına gittiği için linç edildi ve CHP’liler bu linçe destek verdi?

Ya da siyasi büyük cürümlerde CHP’liler muhafazakarlarla bir olup kendi partililerini eleştirdi?

Peki sizin kendi camianıza bu saldırı hevesiniz neden? Bir CHP’linin sosyal medyada kendi partilisini eleştirdiğini, yargıladığını gördünüz mü* Siz neden camianızı eleştirme konusunda böyle tutkuya sahipsiniz?

Muhafazakarların her şeyden önce kendi camialarına yönelik eleştiri, linç, yargılama istek ve hevesi olduğu eylemler üzerinden okumak mümkün. Bunu emri bil maruf vs üzerinden konumlandırmaya çalışanlara gelince, tebliğ de emri bil maruf da medyadan insan/kul hakkına girerek yapılmaz, gizli ve örtük uygulanır. İnsanların itibarlarını, onurlarını tartışmaya açarak saldırmak ne İslami hukuka uygundur ne de insani…

Twitter.com/sabihadogann