Dolar (USD)
32.33
Euro (EUR)
34.69
Gram Altın
2392.94
BIST 100
10276.88
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

26 Temmuz 2022

Alkışlarımız Ankara Kulübü'ne

Altmışlı yıllarda Ankara’da devletin düzenlediği tören/merasimler Ulus Meydanı’nda yapılırdı. Resmi bayram günlerinde annem-babam ve kardeşlerimle cadde kenarında elimizde bayraklarla asker ve izcilerin geçişlerini seyrederdik. Bando eşliğinde kortej yürüyüşündeki atlı ve yaya görüntüleri ile renk katan seymenler çok hoşuma giderdi. Onların özel kıyafetler içindeki heybetleri aklımdan hiç çıkmamış olacak ki, yürüyüş, tavır ve davranışlarımı etkilediler. Dostlarımdan bazıları yürüyüş tarzımdan ve tavırlarımdan dolayı “Yürüyüşüne hastayım” diye çok takılmıştır.

İşte bu seymen sevgimizden dolayı Ankara’ya hizmet yolunda faaliyetleriyle öne çıkan sivil toplum örgütlerine üyeliğimiz gönüllülük esasına göre olmuştur. Mustafa Kemal’in “Seymenlik geleneğini yaşatın” ifadeleriyle 1932 yılında Ankara Kulübü adıyla kurulan, 1947 senesinde Vehbi Koç’unda içinde bulunduğu ikinci kuşak Ankaralıların Ankara Kulübü Derneği adıyla faaliyetlerine devam eden Ankara Kulübü Derneği’ne üyeliğimiz Dr. Bülent Kalıpçı’nın başkanlığı dönemine denk gelmiştir.

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin tertip ettiği etkinliklere seymenlerimizin iştiraklerini bu vesileyle belirtmek isterim. TBMM’nin açılış tarihi olan her 23 Nisan’da Ankara Kulübü yönetimini ne zaman arasam veya çağırsam seymenlerimiz en güzel kıyafetleriyle gelerek milletimizin takdirine mazhar olmuşlardır. Onlarla sadece dernek mensubu olarak değil, Ankaralı olarak aramızdaki muhabbeti hiç bitirmedik diyebilirim

Ankara’nın gönüllük esasına göre köklü sivil temsilcisi Ankara Kulübü1990 yılında Bakanlar Kurulu Kararı ile Kamu yararına çalışan statüsü ile Ankara’nın tarihî değerlerinin yaşatılmasına yönelik faaliyetlerini sürdürürken geçtiğimiz günlerde Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Yenimahalle Belediyesi’nin katkılarıyla ‘Geleneksel Ankara Ezgileri: Seymen Tezenelerinden Bacıeren Oyunlarına’ adıyla Ankara müziğini aydınlatacak toplam 4 CD den oluşan eserle Ankara müzikleri ve oyunları alanında yaşatılan dejenerasyona dur diyerek pavyon kültürüyle yozlaşan Ankaralılık imajını da koruyacağına inanıyorum.

Ankara Kulübü’nün seymenlik kültürü ve oyun eğitiminin yanı sıra bilgi şölenleri, konferans, çalıştay ve sohbetlerle kültürel anlamda göz doldurduğunu biliyoruz. Ankara Kulübü Genel Başkanı Dr. Metin Özaslan geleneksel müziğimizi, oyunlarımızı, kültürel değerlerimizi aslına uygun olarak yeniden canlandırarak, geleceğe aktardıklarını ifade ederken Cumhuriyetimizin ilk günlerinden itibaren Ankara’nın müziğin de başkenti olduğunu ifade etmiş. Radyoevi, Halkevi, konservatuar ve koroları ile geleneksel müziğimizin millileşme sürecinin kalbinin Ankara vilayeti olduğunun altını kalın çizgilerle çizen Başkan, Ankara yöresi eserlerinin ülke genelinde tanınır, çalınır, oynanır olması, oyun havaları ve türkülerin her bölgede ilgi görmesinden sevinç duyduklarını, isimlerinin başına 'Ankaralı' sıfatını koyarak, Ankara türkülerini müstehcen sözlerle, elektrosaz ve darbukanın basit ritimleriyle icra etmelerine üzüldüğünü belirtmiş. Ankara müziğini asaleti, zarafeti ve zenginliği ile yaşatacaklarını; köklü bir tarih ve zengin kültürel mirasa sahip Ankara’nın yeniden beyefendi, hanımefendi diye anılan imajını kazandıracaklarını söyleyerek emeği geçenlere teşekkür etmiş.

Elbette insanımız her şeyin en güzelini hak ediyor. Bu sebeple başkentin kültürel mirasını koruyup geliştirmeyi görev bilen Ankara Kulübü’nün çalışmalarına destek verilmesi gerektiğine inanarak katılamadığım davetlerden dolayı hoşgörülerine sığınıyor, bu vesile ile davet edildiğim etkinliklere imkânlarım ölçüsünde katılacağım diyerek yazımızı noktalıyoruz ve’s-selam.