Dolar (USD)
32.20
Euro (EUR)
34.98
Gram Altın
2509.97
BIST 100
10739.57
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

11 Eylül 2019

Allah Şaşırtmasın!

Türkiye’de yönünü şaşırmış, kıblesini unutmuş, deli tavuk gibi bir oraya bir buraya yalpalanan bir kitle var. Bu kitle hem Kemalist hem PKK’lı, hem solcu hem liberal, hem Amerikancı hem solcu, hem anti emperyalist hem liberal-İsrailci olabiliyor. Değerleri aşınmış, fikriyatı bozulmuş, istikametleri şaşmış. Bir zamanlar Atatürk milliyetçiliğinden zerre taviz vermeyenler şimdi PKK’yı desteklemekten imtina etmiyorlar. Cumhuriyetin kurucu partisi dediğimiz ve antiemperyalist olarak kendisini pazarlayan CHP bugün en Amerikancı parti durumuna gelmiş vaziyette.

Hatta bu kitle bir taraftan hem FETÖ’yü hem PKK’yı desteklerken, öbür yanda Kemalist salvolar atarak müesses rejimin bekçiliğine filan soyunmaktan da geri durmuyor. Bir zamanlar bunlar için fetullahçılar “gerici”, “yobaz”, PKK’lılar ise bölücü değil miydi? Şimdi nasıl oluyor da Kemal Kılıçdaroğlu gibi gayr-ı milli olduğu bilinen bir zatın peşine takılıp CHP’yi desteklemeye devam ediyorlar. Birgül Ayman Güler gibi isimler FETÖ ile ittifaktan sonra CHP ile yollarını ayırdılar. Nihat Genç gibi yazarlar da PKK-HDP ittifakından sonra gemiyi terk etti. Mesela ODATV de dahi yazmıyor artık.

Türkiye’de siyasal çizgiler bulanıklaştı, her şey birbirine girdi. Türkiye siyasetini dışarıdan yapılandırmaya ve ayarlarıyla oynamaya çalışanlar bir şeyi başardılar. Artık karşıt ya da zıt eğilimli seçmenler birbirlerinin partilerine destek verebiliyorlar. Ülkücü tabandan gelen İyi Parti, CHP/HDP/PKK ittifakının çok rahat içinde olabildi. İslamcı kökenden gelen Saadet de militan solun yuvası haline gelmiş CHP ile aynı yolda yürüyebildi.

Tabirimi bağışlayın ama Türk siyaseti kimliksizleşiyor, aynı zamanda cinsiyetsizleşiyor. Ülkücülere PKK’lılara oy attırmayı, Kemalistlere “yobazlarla” ittifak yapmayı sıradanlaştıran ve meşru hale getiren bir anlayış doğdu. Peki ne oldu da bu iş bu noktaya geldi? O zaman farklı ideolojik kökenlerden gelen bu partilerin ne anlamı var? Bir ya da iki parti ortaya çıksın, millet birinden birine oy versin, iktidar da muhalefet de bu şekilde tebarüz etsin. Zaten tabelaları dikkate almazsanız MHP+Ak Parti bir tarafta, HDP+CHP+İyi Parti+Saadet bir tarafta konsolide oldu. Aslında kendi içinde parçalı ama toplam görüntüye baktığınızda zihniyet olarak iki kutba ayrılmış bir siyasi düzen ortaya çıkıverdi.

Tayyip Erdoğan ve AK Parti düşmanlığında ittifak eden cephe “Erdoğan gitsin de ne olursa olsun. Biz herkesle yatağa gireriz” anlayışında. Siyasi fahişeliğin tavan yaptığı CHP+HDPKK+Saadet+İyi Parti ittifakı, Ekrem İmamoğlu gibi son derece çapsız ve yetersiz bir inşaatçıyı İBB’nin başına oturtmayı başardı. Kayyum atanan belediyelere destek için giden İmamoğlu evladını dağa kaçıranlara karşı direnen annelerin yanında olamıyor! Olamaz. Çünkü ittifak kurduğu mihraklar buna müsaade etmez.

Adına “sanatçı” denen, ancak memleketin ortalama vicdanında ömür boyu yer sahibi olamayacak baldırı çıplak tayfası ise PKK terörünü destekleyen tarafta yer alıyorlar. Yani HDPKK+CHP ittifakından yanalar. Ne adına? “Erdoğan gitsin de ne olursa olsun” adına. Türkiye tarihi böylesine yüzsüz, böylesine hain, böylesine şerefsiz bir kitle ile sanırım ilk defa yüzleşiyordur. Hem Kemalistim diyeceksin hem PKK’yı destekleyeceksin... Hem Atatürkçüyüm diyeceksin. sana vakt-i zamanında sana ağız dolusu küfreden HDP ile kol kola gireceksin... Hem milliyetçiyim diyeceksin, hem de Diyarbakır’daki anaların feryadını duymamazlıktan geleceksin. Sen demokrat olsan ne olur, sen sanatçı olsan ne olur, sen Kemalist olsan ne olur! Zaten olamazsın da! Mesela Cem Yılmaz! Pedofili destekçisi Netflix için çırılçıplak soyunup elinde rakı kadehi ile poz veren Cem Yılmaz, HDP binası önünde toplanan analar için gıkını çıkaramadı. Yerim sizin demokratlığınızı, çevreciliğinizi. Kazdağlarının 40 km ötesindeki sözde maden arazileri için Alman vakıflarının ittirip kaktırmasıyla kıçını yırtan Tarkan gibi ucuz popçu parçaları, Diyarbakır’daki analar için tek laf edemedi.

Kandan beslenen ve insan öldürmeye odaklanmış bir terör örgütünü yüzsüzce savunmaktan çekinmeyenlerle sahtekar Kemalistler nasıl olduysa aynı çizgiye geldiler. Bunlar insanlıktan çıktılar artık, Allah akıl fikir versin! Bebek katilleri ile aynı safta durmaktan utanmıyorlar.

 
TDV kurban