Ana Akım Medyanın PKK Sempatisi
PKK yola mayın döşüyor, masum bir çocuk mayının patlaması sonucu hayatını kaybediyor, ana akım medyadan bir Tv kanalı bu elim olayın haberini yayınlarken, altyazıda olay, "mayının erken patlaması sonucu bir çocuk hayatını kaybetti" şeklinde aktarılıyor. "Yani PKK aslında çocuk öldürmez de bir yanlışlık sonucu mayın patlamış işte!" demeye getiriliyor.
Aynı çirkin, maksatlı yaklaşımı savcı Selim Kiraz'ın şehadetinde de gösteren bu iz'ansızlar kime hizmet ediyorlar? Rahmetli de hain DHKPC militanları tarafından odasında esir alındığında mezkur medya grubunun bazı maymunları benzer bir üslup kullanmış, örgütün bu eylemini neredeyse haklı gösterecek yayınlar yapmıştı. Hatta bazı haber spikerleri hiç utanmadan devlete ve millete karşı yapılan bu eylemi adeta mazur gören ifadeler kullanarak, twitter hesabından örgütçü gençlere güzellemeler döşemeye kalkmıştı.
Seçim sürecinde ana akım medya grubu ve amiral gemisinin açıktan HDP'yi desteklediğine, köşe yazarlarının açık açık HDP propagandası yaptığına bizzat şahit olduk. Dışarıdan aldıkları emir talimat ya da ihalelerle Türkiye'de HDP'nin parlatılmasına dönük çalışmayı bizzat omuzlayan malum medya grubu ve mensupları şimdi Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk Milletini hiçe sayarak açıkça PKK propagandası yapıyorlar ve açıkça örgütü sevimli hale getirmeye çalışıyorlar.
Cumhuriyet Gazetesi'nin ise onlardan geri kalır yanı yok. Devletin, Güneydoğu'da sokaklarda çocuk öldürdüğünden tutun da, örgütün, sanki bir halk adına bağımsızlık mücadelesi veriyormuş gibi lanse edilmesi gibi esefle karşılanacak yayınlar yapması anlaşılır gibi değil.
Buradan T.C Savcılarını göreve davet ediyorum. Özellikle Cumhuriyet Savcılarımızın bütün bu olan biten karşısında sessiz kalmamaları gerekiyor. Açıktan örgüt propagandası yapan bu iz'ansızların hukuk önünde hesap vermeleri gerekmiyor mu? Sokaklarda yüzünde maskeyle örgüt propagandası yapan, örgüt tarafından alçakça sokağa sürülen eli molotof kokteylli çocuklardan daha tehlikeli bunlar. Zira kamuoyunu yönlendirme ve etkileme güçleri var.
Zaten her şey 30 Bin insanın canına kasteden azılı bir katilin, devlet ve millet düşmanının neredeyse "masum" gösterilip bir "ulusal halk kahramanı" haline getirilmesiyle başlamadı mı? Günün konjonktüründe asılmayarak beslenen, neredeyse beş yıldızlı otel konforundaki mahpushanede gününü gün eden bir insanlık suçlusunun bugün itibarıyla ibretlik konumuu2026 Öbür yanda köpek bebek davası gibi eftirik püftürük sebeplerle bir askeri darbe sonrasında Başbakanını asmış bir geleneku2026
Şimdi herkes elini vicdanına koysun da düşünsün bakalım adalet bunun neresinde? Toplumun vicdanı öylesine köreltildi, algısına öylesine ket vuruldu, toplum öylesine sessizleştirildi ki artık vicdanlar insan katili azılı eşkıyaya sempatiyle bakar hale geldi, getirildi. Teröristlerin asker polis sivil öldürmesi karşısında vicdanlar sessiz, kulaklar sağır, gözler kör olmuş vaziyette. Basın yayın organları ise adeta bu durumdan yararlanarak dışarıdan aldığı ihalelerle örgüt propagandasını başımızdan aşağı boca ediyor.
Bu medya maymunları, bu ülkenin, en az bu milletin varlığına kurşun sıkan azılıları kadar haindirler, alçaktırlar. Bu ifadeleri kullanmak istemezdim ama masum vatandaşın çocuğu sokakta terör eyleminde öldürüldüğünde sesini çıkarmayan hatta bu durumu şirin göstermeye, faillerini adeta "cici çocuk" ilan etmeye kalkanlar normalde daha da fazlasını hak ediyorlar. Ayıptır günahtır, hiçbir masumun canı sizin kirli ittifaklarınızdan daha değerli değildir. İhale aldığınız babalarınızın, patronlarınızın adının Coni, Hans ya da Maykıl olması durumu değiştirmiyor. Hasan, Ahmet, Mehmet isimlerini hak etmediğiniz halde taşıyan sizlerin ne Allah korkusu kalmış, ne vicdanı ne de insanlığıu2026 Birazcık merhamet taşıyan bir yürek, hangi milletten, hangi bölgeden hangi siyasi ya da ideolojik kimlikten olursa olsun bir masum öldürüldüğünde bunu lanetler ve esefle karşılar. Belli ki sizler aldığınız yüksek maaşlar ve imkanlar karşılığında birilerinin tetikçiliğini yapmaya, bu ülkenin masum çocuklarının kanını satmaya, kirli ellere hizmet etmeye fazlasıyla amadesiniz.
Artık maskeniz düşmüştür. Şapka düşmüş, kel görünmüştür. Şimdi bundan sonra, millete düşen bu maymunları okumamak, desteklememek, devlete düşen ise bu hainleri hukuk önünde hesap vermeye çağırmaktır. Eğer bu millet bütün bu hainlik karşısında hala sabrını koruyorsa bilinsin ki bu, Anadolu mayasının henüz tam bozulmadığındandır, milletin, kardeşliğin suni kavgalarla son erdirilmeyeceğine olan şeksiz, şüphesiz inancındandır.
