Dolar (USD)
32.21
Euro (EUR)
34.71
Gram Altın
2432.99
BIST 100
10251.22
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

18 Nisan 2019

Ankara gözlemlerim

Geçtiğimiz hafta 2 günlüğüne Ankara’daydım. Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Mustafa Safran’ı, Personel Genel Müdürü Hamza Aydoğdu’yu, Yükseköğretim ve Yurtdışı Genel Müdür Yusuf Büyük’ü ziyaret ettim. Görüşmelerim sırasında elde ettiğim gözlemlerim ile birlikte satır aralarında yakaladığım önemli mesajları not ettim.

Önceki yıllara nazaran Bakanlığın daha çok hareketli olması ve önemli çalışmalara dair yaptıklarını yerinde görmek, kendilerinden duymak, çocuklarımızın yarınları, gelecekleri adına beni ümitlendirdi, heyecanlandırdı. Türkiye eğitim sisteminde arzulanan, hasretle beklenen noktaya doğru pek yakında hızlı bir ilerleyiş söz konusu olacak.

Bakan Yardımcısı Mustafa Safran’ı ziyaretimde özel kalem müdürü kendilerinin toplantıda olduğunu söylediler. Yaklaşık 10 dakika oturdum, biraz sohbet ettik. Mustafa Safran Bey’in arı gibi vızır vızır çalışan genç, çalışkan bir özel kalem müdürü var ve gelecek Türkiye’sinde önemli bir bürokratın buradan, özel kalem müdürlüğünden yetişeceğini söyleyebilirim.



Mustafa Bey önemli bir devlet adamı. Engin tecrübesi, akademik camiadaki deneyimi ve üretkenliği nedeni ile MEB’in entelektüel eğitim yolculuğuna muazzam katkıları oluyor. Omuzlarına yüklenen sorumluluğun büyük olduğunun bilinciyle konuşuyor olması dikkatimi çekmişti. Bir dinleyici olarak bu sorumluluk sizi de etkiliyordu. Ne makam ne şan/şöhret peşindeler, tamamen hizmet etmek, üretmek ve ülkemizin çocuklarına mutlu bir gelecek bırakmak adına çalışıyorlar.

“Sayın Cumhurbaşkanımız bize güvendi, yapabileceğimize inandı ve bizi bu göreve getirdi. Bu inancı boşa çıkarmamamız lazım. Sorumluluğumuz çok fazla. Bu ülkenin çocuklarının kaderi, geleceği, yarınları bize bağlı, çok fazla çalışmalıyız. Biz, taşın altına değil elimizi ayağımızı, başımızı gövdemizi koyduk. Her türlü bedeli ödemeye hazırız, yeter ki kazanan Türkiye olsun. Yeter ki kazanan eğitim sistemimiz olsun. Yeter ki kazanan çocuklarımız, öğretmenlerimiz, aileler, ebeveynler olsun. Bizim hayatımızda gece-gündüz kavramı yok. Başarana kadar çalışıyoruz, çalışacağız. 2023 Vizyonu Türkiye, eğitim tarihi açısından bir ilk. Bu vizyonu hayata geçirmek için tüm eğitim paydaşlarına büyük sorumluluklar düşüyor. Türkiye eğitim sistemi bu vizyonun gerçekleşmesiyle birlikte nefes alacak. Bizlerden beklentinin çok fazla olduğunun farkındayız. Beklentilerin hepsini gerçekleştirmek için de büyük bir emek sarf ediyoruz. Yalnız öğretmenlerden de bir ricam olacak. Birazcık sabırlı olsunlar. Gözlem yapsınlar. Bazı şeyleri zamana yaysınlar. Hemen bir anda bazı şeyleri değiştirmek öngörülemeyen başka sıkıntıları beraberinde getirebilir. Bu açıdan detaylı ve çok boyutlu düşünmek durumundayız. Planlı ve programlı bir şekilde tüm ekibimizle büyük bir emek sarf edip çalışıyoruz. Yakında güzel gelişmeler olacak inşallah.”

İnanç her başarının motivasyonudur, başlangıcıdır. Ben Mustafa Safran Bey’in inandığına, yapabileceklerine dair güvenlerine ve tatlı yorgunluklarına şahit oldum. Başaracaklarına da fazlasıyla inanıyorum. Yalnız benim de tüm eğitim camiasından istirhamım biraz sabırlı olmaları, bazı konularda acele etmemeleri. Zamana yaymaları…

Personel Genel Müdürü Sayın Hamza Aydoğdu’yu ziyaretimde ise kendimi Mecliste hissettim. Adeta TBMM’deki kulisler gibi hareketli ve yoğunluk vardı. Gelen gideni o kadar çok ki, baş döndürücü bir hareketlilik söz konusuydu. Ben kendilerinin yerinde olsam o görevi elime ayağıma bulaştrırırdım. Oysaki Hamza Bey hiç kimseyi de geri çevirmeden dinledi, ilgilendi, hatta yardımcı da oldu. Bu iyi niyetin, samimiyetin ve yapıcı tutumun takdir edilmesi gerekiyor. Kendileri, Ziya Selçuk’un 2023 Eğitim Vizyonu çalışmalarına inanılmaz katkı sunan bir genel müdür. Böyle bürokratlarımız kolay yetişmiyor, kıymet bilmek gerekiyor.

Yükseköğretim ve Yurt dışı Genel Müdürü Yusuf Büyük’ü ziyaret ettim. Kendileri hem öğretmenlik, hem belediye başkanlığı, hem müsteşar yardımcılığı, hem STK’larda yöneticilik gibi geniş yelpazede muhteşem bir deneyim ve tecrübesi var. Bu birikiminden faydalanmak gerekiyor. Eğitim çalışmalarına ciddi katkılar sunan biri. Kendileri ile kısa süreli bir görüşmem oldu, eğitim temeline dayalı toplumsal duyarlılık konusunda güzel bir perspektif uyandırdı bende.

Vakit ayırıp özel olarak ilgilenen Personel Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Feyzullah Çifti’ye de ayrıca teşekkür ediyorum.

Bana, “Ankara ziyaretinden geride neler kaldı?” diye soracak olursanız eğitime ve geleceğe dair inançlarım arttı, ümidim perçinlendi.