Dolar (USD)
32.26
Euro (EUR)
35.05
Gram Altın
2469.38
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

14 May 2020

Artık mümkün değil

Belli ki birilerinin içinde uhde kalmış. Lafa gelince de “Ne alakası var. Ben falanca şeyi kast etmiştim” diyecekler muhakkak. Ve bizde safız ya, yiyeceğiz...! Öncelikle belirtmeliyim ki, amacım niyet okumak değildir kesinlikle. Lakin ağızlarından çıkanı, kulakları duymuyor anlaşılan. Yoksa “HÜKÜMET YA ERKEN SEÇİMLE YA DA BAŞKA YOLLA GİDECEK” sözlerinin, neyi çağrıştırdığını herkes iyi biliyor. Devlet-Millet el ele gönül gönüle, dünyamızı saran bir belaya karşı mücadele ederken, “nerden çıktı şimdi bu” diyeceksiniz. Ne yapsınlar! İçlerinde baskıladıkları duygularını, daha fazla zapt edemiyor demek ki bazıları. Bir yerlerden işaret gelince de mürekkep yerine kaleminden irin akan dinozorların, tüm maharetlerini sergilemekten çekinmediğine ise yakından şahidiz.

Kısacası mevcut fotoğrafı nasıl gördüğümü sorarsanız? Birçoğunun Ankara ve İstanbul gibi iki güzide büyükşehrin kaybedilmesinden sonra, AK Parti’nin sönümleneceğini sandığı malumunuz. Buna Türkiye’nin ekonomisine dışardan müdahaleler yapılarak, zemin hazırlanmak istendiği de zaten sır değil. ALTIN VURUŞU ise Coronovirüs salgıyla beraber vurmayı planladıkları net. Yani hepsini, ölümler üzerinden “hükümet geç kaldı, önlem almadı, tedavi edemedi…” tarzı uyduruk söylemlerle birleştirmek suretiyle…. Bu minvalde geçen haftalarda ortaya atılan “Gerçek rakamlar açıklanmıyor. Ölümler aslında daha fazla…vb.” asılsız iddiaların, AYNI MAHSULÜN ÜRÜNÜ olduğunu söylersek yanılmamış oluruz.

GELGELELİM SN. ERDOĞAN LİDERLİĞİNDE KURULAN HÜKÜMETİN, GAYRETLİ ÇALIŞMALARI SAYESİNDE UYGUN ORTAMI BİR TÜRLÜ BULAMADILAR. Öyle ki Devletimiz bir taraftan Coronovirüs belasıyla tam zamanında ve tüm imkânlarıyla mücadele ederken, diğer taraftan da yurt dışından ekonomimize saldıran odakların üstesinden gelmeyi başardı. Çalışamayanlara işsizlik maaşı, ihtiyaç sahiplerine nakdi yardım, milyonlarca işyerine yarı çalışma ödeneği, kredi erteleme, ücretsiz covid tedavisi…vb. desteklerle de BİRİLERİNİN KABUSU OLDU ADETA. Elbette bu süreçte Dünyanın her yerinden vatandaşlarını tahliye etmesi, diğer ülkelere sağlık yardımı göndermesi, hastalığın tedavisinde ise bilimi ve şeffaflığı ön plana çıkartması, bunu kalın harflerle tescilledi…

Peki bitti mi? Biter mi? Bir yandan da Kahraman Mehmetçiğimiz, K.Suriye’de tarih yazmaya devam ediyor. Amerika ve Rusya kendi dertlerine düşmüş debelenirlerken, ne terör örgütü PKK/YPG’ye ne de Rejim unsurlarına bir nebze olsun aman verilmiyor. Hal böyleyken Esed rejimine istedikleri destek gelmeyince de, eteklerindeki taşları dökmeleri bölgedeki seyri bir anda DEĞİŞTİRECEĞE benziyor. Nasıl mı? Mesela Suriye Parlamentosu Sekreterinin; “ESAD KIZARSA PUTİN VE RUSYA’YI SURİYE’DEN SİLEBİLİR. RUSLARIN, İRAN-SURİYE ARASINDAKİ DERİN İLİŞKİLERDEN HABERİ YOK” sözleri, şaka bile kaldırmayacak bir vaziyetin önceden habercisi gibi…

Libya’da Darbeci Hafter güçlerine karşı, Türkiye destekli meşru hükümetin (UMH) ilerleyişi de taktire şayan bir konumda. Zira Yunanistan, Mısır, Fransa, GKRY ev BAE’ den oluşan beşli çetenin, “KAYGILIYIZ” noktasına gelmesi oldukça önemli. Tabi çetenin diğer ortakları İsrail ve İtalya’nın, farkındaysanız buna katılmaması da çok şey ifade ediyor. D. Akdeniz’de Petrol arayan İtalyan devi ENİ şirketinin; “EAST MED BORU HATTI PROJESİNİN ARTIK ÖLÜ DOĞDUĞUNU, YENİ ORTAKLAR VE PROJELERE İHTİYAÇ OLDUĞUNU” açıklaması da bir o kadar manidar.

Hülasa hoş olmamakta birlikte “Darbe” imalarına, artık şaşırmadığımı belirtmek isterim. Çünkü Türkiye ne zaman bölgesel ve küresel aktör olma yolunda ilerlese, ne zaman siyaseten öne çıksa, uluslararası arenada etkisini artırsa, ne zaman ekonomisini düzeltse benzer şeyleri hep duyduk/yaşadık… Keza bugünde Türkiye’nin, salgın sonrası yeni küresel düzeninin MERKEZİNE yürüdüğü aşikâr… O Yüzden o bilindik kirli oyunlarını, birileri adına içimizde sergilemeye çalışıyorlar. Gerçi bugüne kadar kurdukları tuzaklar, Allah’ın yardımıyla ellerinde patladı. Eminim ki bu da patlayacak. ZİRA TARİH TERSİNE DÖNDÜ BİR KERE. TÜRKİYE’Yİ DURDURMAK ARTIK MÜMKÜN DEĞİL…