Dolar (USD)
32.47
Euro (EUR)
34.73
Gram Altın
2440.77
BIST 100
9915.62
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

15 Nisan 2020

Batı’nın çöküşü!

Roger Garaudy’nin yıllarca evvel okumuş olduğum bir kitabı vardı: “Çöküşün Öncüsü ABD”. Garaudy o eserinde ana mesaj olarak Batı’nın çöküş sürecinin ABD öncülüğünde olacağını veriyordu. “Pazar Tek Tanrıcılığı” ana fikri üzerine kurulu kitabın güçlü vurgusu kapitalizmin iflası idi. Pazar tek tanrıcılığı üzerine kurulu kapitalist batı medeniyetinin insanlığa umut vadetmediğini, bununla da kalmayıp insanlığın bir felakete doğru sürüklendiğini anlatan Garaudy, Batı medeniyetinin çöküş sinyali vermeye başladığını, bu çöküşün ilmeğinin ABD’de olduğunu işliyordu.

Maddi medeniyet ne kadar büyürse büyüsün, insanlık, adalet, hak, merhamet, ahlak gibi tüm insanlığın ortak paydaları olan yüce duygular el’an gerilemiyor mu? Dünyanın çok önemli bir kısmı açlık, yoksulluk, sefalet ve savaşların karanlık gölgesinde yaşam mücadelesi verirken sözüm ona müreffeh Batı, lüks ve bolluk içinde yüzmüyor mu? En azından bugüne kadar öyle değil miydi? Evet öyleydi. Ama bundan sonra her şey değişecek.

Dünyanın geri kalan kısmını yüzyıllarca sömürerek kendisine yalancı cennet kuran Batı, bu yalancı cennetten adeta bir kâbusla uyanıp bir gün kendisini cehennemin içinde bulmayacak mı? İşte Korona ile buldu! Bulmadı mı? Kıta Avrupa’sında hayat durmuş vaziyette! İnsanlar sokaklara çıkamıyorlar. En kabadayı ülkeler, görünmeyen bir mikrop karşısında şimdiden diz çökmüş vaziyetteler. Avrupa’da ölümlerin yarısı huzurevlerinde yaşayan yaşlılardan oluşuyor. O medeni Avrupa, üç beş yaşlısına sahip çıkamayacak kadar aciz duruma düşmüş vaziyette!

ABD ise adeta kâbusu yaşıyor. “Pazar tek tanrıcılığı”nın merkez üssü ABD, korona belası yüzünden büyük maddi ve manevi kayıplar yaşıyor. New York şimdiden hayalet şehre dönmüş vaziyette. “Ben Efsaneyim” filmindeki gibi ortalığı kasıp kavuran bir mikrop yüzünden New York sokaklarında adeta adam boyu ot bitmek üzere. Koskoca ABD, dünyanın jandarması ABD, ne yapacağını şaşırmış vaziyette. Uzaya adam gönderen, yüksek teknolojik donanımlı orduları ile kıta ötesinde operasyonlar yapan ABD, görünmeyen bir mikrop karşısında diz çökmüş vaziyette!

İnsanlık Korona’dan sonra yeni bir dünyaya uyanacak. Bu yeni dünyanın ana ekseni ABD olmayacak, Avrupa hiç olmayacak! Dünyayı yöneten karanlık güçlerin planları bir bir suya düşecek. Bütün dünyayı felakete sürükleyen bilim çeteleri hak ettikleri dersi alacaklar. Bu çetelerin iplerini ellerinde tutan efendileri ise kendi kurdukları tuzaklara kendileri düşecekler. Yaşarsak hep birlikte göreceğiz. Wuhan’da yapılan şeytani çalışmaların bütün insanlığı ateşe vermesi karşısında İlahi kuvvet, mazlumların semaya açılan ellerini boş çevirmeyecek ve insanlık yeni bir dünyaya uyanacak.

Ümitvar olmak zorundayız. Çünkü inanıyorsak üstünüz. Kendimize güvenmek zorundayız çünkü Allah’a ve onun kaderine inanıyoruz. Allah’ın nusretinin hakiki mü’minlerin üzerinde olduğundan şüphemiz yok. İçimizdeki salihler, sıddıklar, mazlumlar ve müttakilerin yüzü suyu hürmetine bu belalı günleri hep birlikte aşacağız. Yeter ki inanalım ve sabredelim. Devletimizin aldığı kararlara saygılı olalım. Başkalarının hayat hakkının ve sağlığının bizim davranışlarımıza bağlı olduğunu unutmayalım. Batı toplumu bu hukuku gözetmediği için çöküşü yaşıyor. İtalya’da, İspanya’da bu gözle görülmeyen mikrobun feci sonuçlarını önemsemeyen binlerce insan yüzünden binlerce insan hayatlarını kaybettiler. İnsanları kendilerini izole etmediler, bencil davrandılar. Bu bencillik ve aşırı benmerkezcilik çok yüksek sayıda can kayıplarıyla sonuçlandı.

Geçenlerde bir İtalyan arkadaşımla konuştum ve kendisine Korona’nın neden İtalya’da bu kadar yayıldığını sordum. Annesi hemşire olan ve annesinin sağlığından endişe eden arkadaşım aynen şu cevabı verdi: “Çünkü biz aptalız, uyarılara kulak vermedik, tedbir almadık!” Bu cevap karşısında çok da şaşırmadım doğrusu ancak beni daha çok şaşırtan bilgi ya da haber şu oldu ki, Korona mikrobunun dronlar yoluyla İtalya hava sahasına atıldığı!.. Eğer bu doğruysa vay Avrupa’nın ve AB’nin haline! Bu çöküşten de öte bir şey, bu resmen yıkım! İleri teknoloji, büyük bütçe, yetişmiş insan kaynağı gözle görülmeyen bir mikrop karşısında diz çöktü. Duam şudur ki Allah bütün mazlum insanlığı korusun ve bu beladan kurtarsın. Ve dilerim bu kurtuluşun neticesinde insanlığın üzerine yeniden Tevhid güneşi doğsun ve yepyeni bir dirilişe hep birlikte şahit olalım.