Dolar (USD)
32.29
Euro (EUR)
34.57
Gram Altın
2413.05
BIST 100
10045.74
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

02 Nisan 2023

Batı'nın öteki yüzü İslamofobi ve seçilen Müslüman başkanlar

Avrupa ülkelerinde son yıllarda ezber bozan gelişmeler yaşanmakta. Bu hafta Pakistanlı bir Müslüman İskoçya Başbakanı oldu. Avrupa İslamofobiye karşı hoşgörüyü mü tercih etti, yoksa yeni dünya düzenini Müslüman kişiler üzerinden mi dizayn edecekler? Doğrusu kafam da binlerce deli sorular...

Avrupa’nın “Öteki”si olarak İslam ve Müslümanlar; İslam âlemi ile Hristiyan dünyası arasında İslâm’ın doğuşundan beri farklı zamanlarda farklı boyutlarda ortaya çıkan çatışma ve çekişmeler olmuştur. Bu anlaşmazlıkların en son şekli Batı’nın İslâm dünyasına karşı tutumunu belirleyen “İslamofobi”dir. Günümüzde Batılılar, İslamofobinin Müslümanları terörist, zorba eylemler yapan, şiddet yanlısı, fikir ve basın özgürlüğüne tahammülsüz kişiler olarak gösteren İslamofobi, İslam’ı tam ve doğru olarak anlamamanın veya yanlış bilgilere dayanarak yaratılan bir ruh halinin sonucudur.

Batı Avrupa’da yoğun göçün beraberinde getirdiği demografik değişimle, popülasyonu artan Müslümanların bu coğrafyada kalıcı hale gelmeleri, Avrupa’yı ciddi bir şekilde rahatsız etse de önümüzdeki 20 veya 50 yıllık periyotlarda Müslüman nüfusunun niceliksel olarak üstün duruma geçeceği de kaçınılmaz.

Ülkelerinden göç ederek, Batı ülkelerine “sığınmacı, mülteci” olarak gelenlerin çocukları artık bu ülkelerin devlet yönetimlerinde söz sahibi olma durumundalar. Özellikle bu konuda en katı görünen İngiltere’nin “ötekileştirme“ zihniyetinden arındığını görüyoruz. Çünkü İngiltere'deki başbakan da Hindu bir Hintli, Rishi Sunak. O da göçmen bir ailenin çocuğu. Maliye bakanı iken 20 Ekim 2022’de parti liderliğinden istifa eden Başbakan Liz Truss'ın yerini almak için mücadele verdi ve iktidardaki Muhafazakar Parti'deki liderlik yarışında ipi göğüsleyerek İngiltere’nin başbakanı oldu.

Düşünsenize enteresan bir tablo: İskoçya’nın bağımsız olup olmayacağı konusu, Pakistanlı Müslüman Hamza Yusuf ile Hindu Hintli Rishi Sunak arasında tartışılıp karara bağlanacak.

Ortaçağda Avrupa'nın dinî açıdan en bağnaz ülkelerinden birisi olan İskoçya'nın yeni Başbakanı bir Müslüman. Hamza Yusuf hikayesi ve fikirleriyle aykırı bir kimlik taşıyor.

Sturgeon'ın istifası sonrası İskoçya Maliye ve Ekonomi Bakanı Kate Forbes, Sağlık ve Sosyal Hizmet Bakanı Hamza Yusuf ve eski Sosyal Güvenlik Bakanı Ash Regan'ın, SNP'nin bir sonraki lideri ve İskoçya Bölgesel Başbakanı olmak için girdikleri liderlik yarışının sonucunda, Pakistanlı bir baba ile Kenyalı bir annenin çocuğu olan Hamza Yusuf, bu yarışı kazanarak İskoçya başbakanı olarak resmen görevine başladı.

37 yaşındaki Hamza Yusuf, İskoç milliyetçisi SNP’nin yeni genel başkanı ve İskoçya’nın ilk Müslüman başbakanı seçildi. Hamza Yusuf, parti içinde LGBTİ haklarını savunan liberal kanadın adayıydı, partiye İskoç milliyetçilerinin 2003’te Irak İşgali’ne karşı çıkması üzerine giren bir siyasetçiydi. Bundan belki 40 sene önce kim 37 yaşındaki Pakistan kökenli bir Müslüman’ın eksiksiz İskoç aksanı, eteği ve eşcinsel haklarını savunan bir kampanyayla İskoçya’nın başbakanı olacağını, İskoçya’nın bağımsızlığı için mücadele edeceğini düşünebilirdi ki?

Hamza Yusuf’un siyasi hayatı, Irak işgaline karşı çıkışı ile başlamış. Milliyetçi İskoç partisi SNP, 2007’de İskoçya bölge seçimlerini kazandı. Kurulduğundan beri İskoçya’nın bağımsızlığı için mücadele eden SNP’nin 2007 kampanyası sadece seçimleri kazandırmamış aynı zamanda birçok savaş karşıtı İskoç’un da SNP’den siyasete girmesini sağlamıştı.

O kişilerden biri de 18 yaşındaki üniversite öğrencisi Hamza Yusuf’tu. Pakistan göçmeni bir ailenin çocuğu olan Yusuf, Glasgow Üniversitesi’nde siyaset bilimi okuyor ve kendisi gibi Müslüman olan Iraklı sivillerin haksız bir işgal neticesinde öldürülmesine karşı çıkıyordu. SNP lideri Alex Salmond’un ve 19 yaşındaki asker çocuğunu Irak’ta kaybeden İskoç aktivist Rose Gentle’nin Irak İşgali’ne muhalefeti Hamza Yusuf’u etkiledi. Kendisi gibi düşünenlerin İskoç milliyetçisi olmasından etkilenen ve yalnız olmadığını hisseden genç Hamza Yusuf böylece SNP’ye üye oldu.

Hamza Yusuf, 18 sene sonra SNP’nin yeni lideri ve İskoçya’nın yeni başbakanı seçilecek, dedeleri Pakistan’da İngiliz sömürüsüne karşı çıkan bir Pakistanlı göçmen ailenin çocuğu bu sefer İskoçya’nın bağımsızlığı uğrunda İngiltere’ye karşı mücadele vermek için kolları sıvayacaktı.

Hamza Yusuf, 1985 yılında İskoçya’nın başkenti Glasgow’da doğdu. Annesi Afrika göçmeni bir Güney Asyalıydı, Afrika’da Hint kökenlileri hedef alan ırkçılık nedeniyle göç etmek zorunda kalmıştı. Babası ise Pakistan’dan İskoçya’ya gelmiş bir muhasebeciydi. Hamza Yusuf dindar bir Müslüman olarak yetişti, küçüklüğünden beri cami cemaatinde ve İslami derneklerde aktif görev aldı.

İlkokul ve lise eğitimini elit bir özel okul olan Hutcheson’s Grammar School’da bitirdi ve Glasgow Üniversitesi’nde siyaset bilimi okudu. Üniversite öğrencisiyken SNP’ye katıldı ve partinin ilk beyaz olmayan milletvekili olan Beşir Ahmet’in danışmanlığı görevini üstlendi.

Hamza Yusuf, meclis yeminini geleneksel İskoç eteği kniti giyerek hem İngilizce hem Urduca yaptı. Milletvekilliği görevine başlar başlamaz parti elitleriyle olan yakınlığı nedeniyle hemen bakan olarak atandı ve böylece günümüze değin farklı bakanlıkların yönetiminde bulundu.

Partinin sadık neferi, müesses nizamın adayı Hamza Yusuf, 4 yıl Avrupa ve Uluslararası Kalkınma, 2 yıl Ulaşım, 3 sene Adalet ve 2 sene de Sağlık Bakanlığı yaptı. Görev yaptığı alanların hiçbirinde bir uzmanlığı olmasa ve bakanlığı dönemindeki başarısızlıkları medya, muhalefet tarafından sık sık gündeme getirilse de partinin sadık bir neferi olduğu için başbakanlar tarafından kabinede her zaman tutuldu.

İskoçya başbakanlığı için 3 aday öne çıkmıştı. Sağlık Bakanı Hamza Yusuf, Cinsiyet Yasası’nı protesto edip istifa eden eski bakan Ash Reagan ve Ekonomi Bakanı Kate Forbes. Nicola Sturgeon kamuoyu önünde görüş açıklamasa da favori isim olarak kapalı kapılar ardında Hamza Yusuf’u işaret etti, böylece partinin müesses nizamı Hamza Yusuf’un arkasında hizalandı.

Ash Reagan, bağımsızlık için İskoçya’nın bağımsızlığını destekleyen bütün sol ve sağ partilerle iş birliğini savunuyor, translarla ilgili mevzularda biyolojik cinsiyetin esas alınması gerektiğini söylüyor.

Finans Bakanı Kate Forbes, partinin sağ kanadına mensup. Ekonomi politikaları açısından İngiliz Muhafazakarlarına yakın olan Forbes, vergilerin yükseltilmesine karşı çıkıyor, yatırımların kolaylaştırılmasını savunuyor. Forbes’in ön plana çıktığı politikalar ise sosyal politikalar. Forbes, Sturgeon’ın aksine oldukça muhafazakar isim, tutucu bir kilise cemaatinin üyesi. Forbes, Cinsiyet Yasası oylaması sırasında doğum izninde olduğu için oylamaya katılamamıştı, fakat katılsaydı aleyhte oy kullanan muhalif SNP’lilerle birlikte hareket edeceğini belirtmişti. Eşcinsel evliliğe kişisel olarak karşı, kürtaj yaptırmanın etik olmadığını düşünüyor, evlilik dışı cinsel ilişkiyi kınıyor. Bu tutucu kişisel görüşlerini her ne kadar politikalarına yansıtmayacağını savunsa da partideki liberal kanadı tedirgin etti ve böylece Hamza Yusuf’a desteğin artmasına sebep oldu.

Hamza Yusuf dindar bir Müslüman olmakla birlikte LGBTİ hakları gibi konularda oldukça liberal bir siyasetçi. Başbakanlık yarışında bu nedenle bütün sosyal liberallerin ve LGBTİ hakları savunucularının desteğini kazandı: Eşcinsel evliliği destekliyor, eşcinsel çiftlerin heteroseksüellerle aynı haklara sahip olması gerektiğini söylüyor, trans hakları konusunda Sturgeon’ın reformlarının arkasında duruyor, kürtaj konusunda ikircikli açıklamalar yapmıyor. Bu haklar konusundaki görüşlerini anlatırken de Müslümanlar üzerinden sık sık örnek veriyor, özellikle Müslüman eşcinseller ve translar üzerinden söylem kuruyor, tutucu bir muhafazakar olmadığını bu örnekler üzerinden vurguluyor. Hatta İskoçya’nın bağımsız olması durumunda yeni İskoçya anayasasına LGBTİ’lerin hakları için özel anayasal güvence koymayı öneriyor. Yine Hamza Yusuf’un bir diğer vaadi diğer adayların aksine Cinsiyet Yasası’nın kabul edilmesi için merkezi hükümet olan Birleşik Krallık ile pazarlık masasına oturmak.

SNP’nin yeni liderini belirlemek için 70 bin parti üyesi Mart ayı boyunca oy kullandı ve sonuçlar belli oldu. Seçim sonuçlarının neticesinde Hamza Yusuf, oyların %48’ini alarak İskoçya’nın yeni başbakanı seçildi.

Hamza Yusuf’un Müslüman olmasından dolayı homofobik olduğunu belirten yorumlara cevabı ise çok net: “Dini inancım ülke yönetimindeki işlerimde referansım değil.” dedi.

Bu arada, Londra’nın belediye başkanı Sadıq Khan’dan bahsetmemek de olmaz. 52 yaşında. O da Pakistan kökenli göçmen bir ailenin çocuğu.

Sadıq Khan, rakibi Rotschild ailesinin oğlu Zac Goldsimith olmasına rağmen ona karşı ezici bir üstünlükle zafer kazanarak 2016 yılında Batı Avrupa ülkelerindeki büyükşehirlerde belediye başkanı olan ilk Müslüman siyasetçi olmuştu. İkinci dönemde de seçildi ve görevini başarıyla sürdürüyor.

Bölgesel yönetimin yeni başbakanı seçilen Hamza Yusuf, Başbakanlık resmi konutu Bute House'daki ilk gününde ailesine teravih namazı kıldırırken çekilen fotoğrafını paylaştı. Yusuf, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, "Ailem ve ben bugün (28 Mart) parlamentoda yapılan oylamanın ardından Bute House'daki ilk gecemizi geçiriyoruz. Orucumuzu birlikte açtıktan sonra adet olduğu üzere aileme namaz kıldırdığım özel bir an." ifadelerini kullandı.

Hamza Yusuf’un başbakanlıktaki ilk pozunun namaz olması, eminim tüm Müslümanları çok mutlu etmiştir. Siyasi fikri ve marjinal tutumu ile çelişen, proje bir Müslüman portresi olarak da bizi düşündürtüyor. Yeni Dünya düzeninde, algı yönetimi Müslüman kimlikler üzerinden mi yapılıyor. LGBT haklarını savunan Müslüman başbakan hem namaz kıldırır, hem de başka hakları da savunur. Bir taşla iki kuş vurarak, toplum önünde İslam’a ve Müslümanlara yakışmayan bir çok fikir ve davranışı bu şekilde normal gösterme gayreti içerisindeler mi? Bu seçimlerin sonucu gerçek demokrasi gereği mi, yoksa proje kimlikler olarak bizi yanıltıyorlar mı? Bunların cevabını bize yine hakikat ve zaman gösterecek.

Üstad Cemil Meriç , Batıyı ve Avrupa’yı en güzel şekilde özetlemiş.

*Bütün Kur’an'ları yaksak, bütün camileri yıksak Avrupalının gözünde Osmanlıyız; Osmanlı, yani İslâm. Karanlık, tehlikeli, düşman bir yığın!

Avrupa maddeciliğine rağmen Hristiyan’dır; sağcısıyla, solcusuyla Hristiyan. Hristiyan için tek düşman biziz: Haçlı ordularını bozgundan bozguna uğratan korkunç ve esrarlı kuvvet.