Dolar (USD)
32.23
Euro (EUR)
34.72
Gram Altın
2414.88
BIST 100
10268.58
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

27 Haziran 2015

Baykal Meclis Başkanı Gibi!

Şimdi CHP de koalisyon için geri adım attı ya ve herkes olgun ve olması gereken demokratik teammül çizgisine yani AK Parti'nin seçim gününden bu tarafa gösterdiği noktaya geldi. Kırmızı, yeşil, sarı, mavi artık her ne renk olursa olsun o renk ve çizgi ancak ve ancak 'milletin ve memlektin menfaat çizgisi' olmalıdır anlayışını benimsemek gerekir vesselam!

Ülkede siyaset yapan her parti de zaten varlık sebebi olarak bunu şiar alır ve gayesi de bu amaçda iktidar olmak, hükümet kurmaktır. Değil mi anacığım.

AK Parti her partiye kapısını ilk günden açmış ve fakat diğerleri 'peşrevle' zaman geçirdikten sonra olması gereken noktaya gelmiştir, gelmektedir. Olası koalisyon ihtimallerinden AKP-HDP gerçekten ama gerçekten Türkiye ve dünya gerçekleri adına 'barışa katkı ve yeni anayasa' bağlamında en iyi seçenekken, AK Parti-MHP olasılığı 'tabanın' en rahatlıkla kabul edeceği ve de en uyumlu hükümet seçeneğidir.

Ancak ibre son günlerde 'patronların arzusuna' evrilmiş gibi ve Deniz Baykal'ın meclis başkanlığına aday olmasıyla daha bi AK Parti-CHP ihtimaline kaydı.

Altını çizerek yineleyeyim, bu hükümet ihtimallerinin her hepsini canı gönülden desteklediğimi ifade etmekle beraber seçim ertesi yazımda belirttiğim gibi eğer partiler kendilerini fazla 'abartırsa' bu ancak erken yahut 'tekrar' seçim demektir, ta ki benzer tablo çıkması durumunda daha ayakları yere basan gerçekci 'koalisyon' yaklaşımı ortaya koyarlar.

Şu durumda gördüğüm, herne kadar AK Parti dahil her parti kendi adayını çıkardıysa da, Deniz Baykal büyük ihtimalle meclis başkanı gibi! Tamam, son turda AK Parti en çok vekil sayısıyla avantajlı ve kendi adayı İsmet Yılmaz'ı seçtirecek gibi görünse de, iki sebepten Deniz Baykal olursa da şaşmamak lazım. Bunun anlamı olası AK Parti-CHP koalisyonu da olabilir, %60'lık 'blokun' sırf AK Parti'ye meclis başkanlığını 'kaptırmamak' adına en azından Baykal'da uzlaşısı da!

Bir takım duyumlara göre ki, bu CHP içinde büyük çalkantılara da sebep oldu, Deniz Baykal'ın Cumhurbaşkanıyla yapılan görüşmede 'uzlaşı' adına ve AK Parti-CHP koalisyonu için bir adım öne çıktığı yönünde kulislere 'dedikodular' yayıldı. İşte tam da bu noktada CHP'nin kırılganlığı bir daha anlam arzetti ve eğer koalisyon kurulursa hiç şüphesiz üzerinde hesap yapılacak, dış müdahaleye açık olacak en net parti CHP'dir tezini daha da güçlendirdi. Binaenaleyh, bu da olası koalisyon ihtimalini endişeye sevk ediyor. Bu tedirginlik AKP milletvekillerinde de hakim. Çünkü bu bir nevi milleti 'meceraya' atmak gibi bişey olacaktır fikri hakim!

Baykal'ın CHP içinde ne kadar 'seveni' varsa da en az o oranda 'sevmeyeni' de çok! Kaldı ki, bu kadar da değil. Ayrıca önseçim yapan CHP'de, seçilen vekiller yönetimin ve olası hükümetin siyasetine karşı çıkabilecek , 'oyunbozanlık' yapabilecek potansiyele, eylime sahip.

MHP ve HDP partisine, gurubuna hakim olması bakımından da CHP'ye göre daha iyi seçenekler yani. CHP ile koalisyon demek, %60 blok diye tarif edilen birliktelikten daha fazla 'iç bloklara' haiz kırılgan bir yapıyla beraber olmak anlamına geliyor hasılı!

Eğer CHP bu çekişmeleri aşıp olumlu yönden hükümete girerek meydanlarda vaadettikleri icraatleri için bir çabaya girebilirseu2026.

Ne olursa olsun, Türk demokrasisinin gelidiği noktada enseyi karartmayalım!