Dolar (USD)
32.94
Euro (EUR)
35.70
Gram Altın
2528.18
BIST 100
10891.42
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE


Beklenmedik kaza ve derin İran

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Dışişleri Bakanı Abdullahiyan’ın 19 Mayısta kaza sonucu yaşamını yitirmesi beklenen bir olay değildi. Ortadoğu’nun siyasi olarak önemli bir süreçten geçtiği bir dönemde bölgenin kilit oyuncularından İran’ın en önemli siyasi figürlerinden ikisinin ani ölümlerinin bölge siyasetine nasıl yansıyacağını kestirmek zor.

Reisi ve Emir Abdullahiyan İran iç ve dış siyaseti için oldukça önemli iki figürdü. Reisinin adı Ali Hamenei sonrası dönemde bir sonraki devrim rehberi adayı olarak geçiyordu ve adaylar arasındaki en güçlü isimdi.

Kendisinin bu makama gelmesi ile ilgili Derin İran tarafından birçok seçim mühendisliği gerçekleştirildi ve devlet içinde yıllardan beri tecrübe kazanması sağlandı.

Bu ölüm, İran iç dinamiklerini ve elitler arasındaki ilişkileri doğrudan etkileyecek bir ölüm. Sonuç ve etkileri ile ilgili Şu an için net bir tahminde bulunmak güç.

Kısa vadede, Reisi’nin vefatının bölge ve İran siyasetini etkilemesi ve köklü değişimlere yol açması olası olmasa’da; şu bir gerçek’ki Kaza, İran derin devleti için çok önemli bir figürün ortadan kalkması demek oldu.

Bu, İran’da devlet bekası ve siyaseti için oldukça önemsenen ve hayati derecede önemli bir konu.

Zira, İran’da cumhurbaşkanı politika belirlemede etkili olabilse de yargıyı, dış politikayı ve seçimleri kontrol eden gerçek güç odağı ve tek yetkili Dinî Liderdir.

Derin İran’ın, Rejimin katı muhafazakar politikalarına bağlı olduğu için Hamaney’in potansiyel halefi olarak belirlenmiş birinin gerçekleşen ölümüyle birlikte hazırlıksız yakalanması bölge siyaseti için uzun vadede bir belirsizlik olarak yansıması muhakkaktır.

Öte taraftan Reisi 2021’de oyların yüzde 62’sini alarak seçilmişti, ancak katılım oranı sadece yüzde 49’da kalmıştı. İran İslam Cumhuriyeti tarihinin bu en düşük katılım oranı Derin İran açısından oldukça zor dönemler olarak algılanmakta.

Reisi eski bir savcı. Tartışmalı 2009 seçimlerinden sonra, yaşanan anti demokratik süreçte üst düzey bir yargı mensubu iken ahlak polisi tarafından tutuklanan 22 yaşındaki Mahsa Amini’nin gözaltında ölümünün ardından patlak veren olaylara yönelik şiddetli tepkinin kontrol altına alınmasında en önemli aktördü.

İran’ın siyasi geleceği ile paralel, son yıllarda gücünü, görünürlüğünü ve merkeziliğini arttıran derin İran için asıl mesele ve temel amaç dini rejimin korunması ve devamlılığının garanti alıtına alınmasıdır.

Sadece Reisi değil kazada ölen İran Dışişleri Bakanı Emir Abdullahiyan’ın Devrim muhafızları ve iranın ortadoğudaki militarist güçleri üzerindeki etkisininde kısa süreli kontrolsüzlükler yaşayacağı muhakkaktır.

Asıl mesele ise Orta doğuda İsrail eksenli yeni projede savaş sathı mahallini daha geniş bir alana yaymak ve İran’ı fiilen savaşa çekmek için birçok politikanın devreye sokulduğu bir dönemde bu kaza Derin İran ve küresel hesaplar için nasıl bir kazanım gösterecektir onuda hep birlikte göreceğiz.

 
VF kat sağ