Bingöl'de siyaset konuşmaları

Geçtiğimiz Cumartesi günü Çolu00eeg/Bingöl'deydik. Uluslararası Stratejik Araştırmalar Derneği'nin (USTAD) geleneksel SİYASET KONUŞMALARI bu ay Bingöl'de gerçekleştirildi. Daha önce Şanlıurfa, Diyarbakır, Batman, Siirt, Mardin gibi illerde KONUŞMALAR gerçekleştiren USTAD bu ay da Bingöl'e misafir oldu.

Ensar Vakfı Bingöl Şubesi ile Bingöl Memur Sen'e bağlı Sağlık Sen'in ev sahipliğinde USTAD'ın Bingöl'de düzenlediği ÇÖZÜM SÜRECİNİN GELECEĞİ konulu konuşmalarda, bugüne kadar rastlamadığımız tespitlere Bingöllü kanaat önderlerinin STK temsilcilerinin "dilinde" karşılaştık. Dobra, samimi ve yapıcı dilleriyle anlattılar, biz dinledik Bingöllüleri.

Bingöl'e, doğup büyüdüğüm bu şirin kente son 26 yılda çok kez misafir olarak gittim. Bu sefer yola koyulduğumuzda çok heyecanlıydım. Hemşehrilerimi dinlemek, bu kadar geniş katılımla düşüncelerini öğrenmek ilk kez nasip oluyordu. Şehre birkaç kilometre kala Bingöllülerin yüreği gibi tertemiz bir kar ile karşılaştık. Şehre vardığımızda (varsın övünmek gibi olsun), dostum ve kardeşim Yücel Barakazi'nin "Belediyecilik böyle yapılır" dediği bir belediyecilik hizmetiyle karşılaştık. Kar temizliği pek çok yerde yapılır, ancak Bingöl gibi karın çok yağdığı bir şehrin karlarını temizlemek, şehrin dışına taşımak yüreğiyle hizmet etmekle mümkündür. Geceleri ayrı bir güzellik; cadde dışındaki beyaz kar ile rengarenk ışıkların vals ve görsel şölenini izlemek büyük bir keyifti. (Ha, bu arada Bingöl'e gittiğimizden Yücel Başkan'ın haberi olmamalı ki, arayıp hoş geldin/iz bile demedi.)

Bingöllü yüreği ile konuşur. Köşeli konuşsa da incitmez, tabiatı böyle asil Çolu00eeg'in.

USTAD'ın Bingöl Konuşmalarına HüdaPar, Memur-Sen ve bileşenleri, İHH, Nur-Der, (İDB) Katre Dergisi, Genç Memur-Sen, AGD, Buhara Vakfı, MÜSİAD, Eğitim Bir-Sen, Cihannüma Derneği, Bingöl Üniversitesinden Akademisyenler ve Bingöl İl Milli Eğitim Müdürü katılım gösterdi.

Birbirinden güzel fikirlerle katkı sunan katılımcıların görüşlerinden kısa ama değerli bukleler sunmak istiyorum.

Genel kabul gören " Çözüm Süreci'nde ne olup bittiğini bilmiyoruz, hükümete güvensek de spekülasyonlarla yönlendirilme ağırımıza gidiyor. Çözüm Süreci'nde neler konuşulduğunu bilmek, 80 küsur yıl boyunca inkar edilen, asimile edilen, dedeleri, babaları, kardeşleri katledilen bizlerin hakkı olmalıdır" serzenişlerine ikna mahiyetindeki anlattıklarımın yeterli gelmediğini itiraf etmeliyim.

Çoğunluğun katıldığı bir diğer görüş, "devlet dindarlara yönelik bir barış süreci başlatmalı. Şeyh Said, Seyit Rıza, Üstad Said Nursi/Kürdi ile ilgili özür beklentimizin boşa çıkmamasını temenni ediyoruz" yönündeydi.

Yine, "HüdaPar'a, bugüne kadar gösterdikleri metaneti korunmaları Çözüm Süreci'ni sabote etmek isteyen farklı güçlerin oyununu boşa çıkarma adına çok yararlı olacağı" tavsiyesi genelin katıldığı görüştü.

Paralel yapının Çözüm Süreci'ni hedef aldığı konusunda da tedirginlikleri vardı. Zira Bingöllü konuşmacılar tarafından dile getirilen "derin devleti tasfiye eden paralel yapı kendi elemanları ile derin devlet oldu" düşüncesi de genel kabul gördü.

Bu konuda geçmişte bendeniz de çok tartışmalar yaşadım. Hep duyardık "Fetullahçılar derin devleti tasfiye edip kendisi derin devlet oluyor" sözlerini. Doğruydu ve inanıyorduk da. Zira benim "haklısınız, ama 150 yıllık bu derinlikteki yapıyı yıkalım, eğer Fetullahçılar derin devlet olmaya başlarlarsa 30 yıllık Fetullahçı derinliği yıkmak daha kolay" diyordum, ama muhataplarımı inandırmam zordu tabi.

USTAD'ın BİNGÖL KONUŞMALARInda;

"Ak Parti bu bölgeden AKP'li olmayan, dindar kimlikleriyle ön plana çıkan, donanımlı, hatip şahsiyetleri milletvekili yapmalı" temennisinde bulunan STK'lar ve:

"Tarım toplumu fıkhını yenilemeden olmaz" diyen genç olduğu kadar irfan sahibi aktivistler bizleri mest etti.

İnanın ülkenin gidişatından çok umutluyum,

Neden mi? İzninizle burada ayrı bir bölüm açmak istiyorum:

USTAD'ın Bingöl toplantısına Bingöl İl Milli Eğitim Müdürü'nün de davet edildiğini öğrendiğimde yadırgamıştım. Lakin Müdür Beyi dinlediğimde yıllar önce öğretmenlikten atıldığım dönemdeki anlaşılmaz tavır sahibi Zaza/Kürt Müdürlerle karşılaştırınca 'iyi ki davet edilmiş' dedim.

Bingöl Milli Eğitim Müdürü Yakup Sarı, adalet ve kardeşliğin gereğini yapmak için çırpınıyor. Asırlarca Halifeler Köyü olduğu için adı Halifan olan dedelerimin Köyünü Derinçay'laştıranlara inat, köyün ismi yeniden Halifan olsun diye imza atan Sayın Sarı geçen gün bir ildeki çalıştayda da "farklı dillerde yayın" konusu konuşulduğunda "lütfen Zazaca'yı ihmal etmeyin" diye ısrar etmiş. Yetkililer Zazaca'nın ne olduğunu sorduklarında, "Bingöl, Diyarbakır, Elazığ, Muş, Tunceli, Şanlıurfa, Adıyaman ve ülkenin pek çok kentine yayılmış milyonlarca kardeşimizin anne sütü gibi helal dilidir" demiş ve talebini kabul ettirmiş ırkçılığı Resul-i Ekrem SAV'in ayaklarının altında olduğuna inanan Çorumlu Müdür Yakup Sarı.

Bir de bugüne kadar bilmediğim bir tespiti vardı Müdür Beyin:

"5000 yıllık yazılı tarihi boyunca Dünya sadece 28 yılı savaşsız geçirmiştir. Bu dünyanın gidişatını sağlam kişilikli, donanımlı, ferasetli, yürekli insanlar değiştirebilir. Bu nedenle saydığımız özellikleri kazandırabilen İmam Hatip okulları daha çok rağbet görmeli" tespitine yürekten katıldık.

Üniversiteden katılan Hocaların "bizdeki üniversiteler mevcut donanımsızlıklarıyla sürece ciddi bir katkı sunamazlar" ifadelerine, bilahare görüştüğüm pek çok katılımcının da katıldıklarını gördüm. Hocaların, "camialar öğrencilere el atsın ki nitelikli gençlik oluşsun" talepleri de yerinde taleplerdi.

Son olarak Cizre olayları ile ilgili tespitin oluşturduğu tedirginliği de not edelim:

"Cizre'de Öcalan, Kandil, HDP, DTK'ya rağmen olaylar devam ediyor ise bunun sadece gençlerin YDGH'nin işi olduğunu kabul etmek vahameti görmemek demektir" diyenlerin söylediklerinin içini de doldurduklarını kabul etmeliyim.

Bingöl'den, daha uzun sohbetlerde buluşmak umudu, duası ve sözüyle ayrıldık, gönlümüzü oracıkta bırakarak. Bu arada, Bingöl'de olacağımızı duyup salonun darlığından dolayı içeri giremeyen, programın akşam geç saatlere kadar uzamasından dolayı ilk kez tanıma fırsatı yakaladığım Zeynebler, Remziyeler, Seherler, Kazımlar, Husamettinler, Ali Rızalar ve daha pek çok değerli dostla ancak ayaküstü görüşebildiğim için üzüntümü ifade ediyor ve ilgileri de için teşekkürlerimi gönderiyorum.

Teşekkürler Ensar Vakfı Başkanı Mansur Katıksız, teşekkürler Sağlık-Sen Başkanı Bilal Arslan, teşekkür ve tebrikler katılımcı dostlar, uzun sakalıyla bilgeliğini birleştiren abiler, hem dinamik hem de irfan sahibi gençler ve:

u00c2lemlere rahmet, Muhammed Mustafa SAV'e saygı, sevgi, iman ve bağlılıklarını ayrıldığımız Pazar sabahı Salat'ı Subh ile Rabblerine sunan, ömrünü hakka adayan Bingöllülere teşekkürler.

Teşekkür ve muhabbetler dedelerimin, babamın-annemin-eşimin ve çocukluğumun diyari Çolig'a Delali.

@ahmetay_