Bu bir Devrim’dir
“İçinde bulunduğumuz çağda, bir toplumun onurlu bir şekilde ayakta durması, doğrudan doğruya onun bilim ve teknolojideki gücüne dayandığına göre, bu zayıflığın tehlikeleri ne kadar vurgulansa azdır” sözünün sahibi Pakistanlı Nobel Ödüllü bilim insanı Prof. Dr. Muhammed Abdüsselam.
***
Tehdit ve tehlikenin önemini kavrayan Millî Görüş Lideri Necmeddin Erbakan, bu uğurda büyük gayretler sarf eden öncü isimlerden birisiydi. Erbakan, Almanya’dan 1 Temmuz 1956 yılında Türkiye’ye döndüğünde, Konya’daki “Gümüş Motor Fabrikası” onun hayalini hayata geçirdiği ilk millî sanayi hamlesi oldu. Fakat bu yeterli değildi; durmak yoktu ve yola devam etmek gerekirdi.
Bu dönemde, Teknik Üniversitesi Motor Kürsüsü Öğretim Üyesi olan Erbakan, 1960’da Ankara Sanayii Kongresi’nde yaptığı konuşmada “yerli otomobil” fikrini ortaya attı. Bu fikir, dönemin askerlerinin yoğun ilgisine mazhar oldu. Ve Erbakan’dan konuyla ilgili bir brifing vermesi talebinde bulunuldu. Erbakan’ın Millî Savunma Bakanlığı’nın Konferans Salonu’nda verdiği brifing, kendisini dinleyen yaklaşık 200 generali heyecanlandırdı. İleri sürülen proje dâhiceydi ve hiç vakit kaybetmeden hayata geçirilmeliydi.
Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel’in de onayıyla, Eskişehir Demiryolları Cer Fabrikası’nda yerli otomobil için gerekli faaliyetler başlatıldı. Memleketine sevdalı bir grup “babayiğit” ölüm uykusuna yatan “Ağır Sanayi Hamlesi”ni hayata geçirmek için çalışmalara başladı. Türk mühendislerin başarılı ve heyecanlı gayretleri kısa sürede meyvesini verdi ve ilk yerli otomobilimiz olan “Devrim Otomobili” 1961 yılında üretildi.
29 Ekim Cumhuriyet töreninde büyük bir heyecanla görücüye çıkartılan Devrim Otomobili; Türkiye’nin kalkınmasını istemeyen mihrakların sabotesine maruz kalarak, tıpkı Nuri Demirağ’ın uçakları gibi seri üretimi yapılamadan kaderine terk edildi.
Kaderin cilvesine bakın ki, Eskişehir’de “yerli uçak” üretimine ket vuranlar yıllar sonra bu sefer de “yerli araba” üretimini engellemek için devreye girdi. Bu başarısızlığı(!) Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel tarihe geçen şu ifadeleriyle özetledi: “Garp kafasıyla araba yaptık, şark kafasıyla deposuna benzin koymayı unuttuk.”
***
Uzun yıllar yerli araba sevdasını dillendirmekten imtina eden “Türkiye’nin babayiğitleri” 2 Kasım 2017’de Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde meydana çıktı. Daha önce çelme takan devlet(!) bu defa yerli araba için önayak olduğunu dünyaya ilan etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı Ortak Girişim Grubu; Anadolu Grup, BMC Grup, Kıraça Holding, Turkcell Grubu ve Zorlu Holding isimli 5 babayiğit Türkiye’nin yüzünü ağartacak yerli otomobil için düğmeye bastı.
Zorlu bir süreçten sonra prototipi tamamlanan ve aşama aşama kamuoyuna tanıtılan “Türkiye’nin Otomobili” için artık heyecan dorukta.
Bugün Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu’nun (TOGG) Gebze’deki Bilişim Vadisi’nde düzenleyeceği tanıtım toplantısıyla yeni bir “devrim”in kapıları aralanacak.
Allah yolunu açık etsin
***
Hülasa; dün “yüz bin motor, yüz bin tank üreteceğiz” dediği için Necmeddin Erbakan’ı hayalcilikle itham eden zihniyet, bugün onun öğrencileri tarafından gerçekleştirilen “devrim” niteliğindeki projelere aynı tonda karşı çıkmaya devam etse de; “Yeni Türkiye” artık Nuri Killigil’in, Vecihi Hürkuş’un, Nuri Demirağ’ın, Necmeddin Erbakan’ın hayallerini gerçeğe dönüştürüyor.