Dolar (USD)
32.52
Euro (EUR)
34.86
Gram Altın
2439.06
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

17 Haziran 2019

Bu Tatil Hepimiz İçin

Tatil başladı. Tatilin içeriğinden çok süresinin konuşulduğu bir memleketimiz var. Aslında dopdolu geçirilecek vakitler hepimizi bekliyor. Tatilin iki ya da üç ay olduğunu konuşmak yerine tatilin nasıl geçirilmesi gerektiğini konuşarak vakit geçirirsek önümüzdeki günlerden istifade etmemimiz daha kolay olacaktır.

Milli Eğitim Bakanlığı veliler için bir etkinlik programı yayınladı. Öğrencilere karne ile birlikte verilen program velileri de tatile ortak ediyor. Çocuklar ile geçirilecek vakitlerin daha yoğun olması için oluşturulan etkinlikler aslında hepimizin içinden geçen güzelliklerden başka bir şey değil. Öğrenciler hem aileleri ile güzel vakitler geçirirken bir yandan da hayatın içinde bir tatil geçirmiş olacaklar. Aileler de yaz aylarını çocuklarıyla geçirmenin mutluluğunu yaşayacaklar. Ayrıca; aynı yerde bulunmak değildir birlikte olmak. Mutlu anları paylaşmaktır aile olmanın temeli.

Fidan dikmek, bir çiçeği koklamak, bir karınca yuvasına ekmek kırıntıları bırakmak, ağaça çıkmak, dağa tırmanmak, birlikte yemek yapmak, kütüphaneye kayıt olmak, şiir ezberlemek, beştaş oynamak ve daha neler neler. Bütün bunlar ve daha fazlası aslında hayatın içinde, yanıbaşımızda olan biten ve sıradan olarak gördüğümüz olaylar. Fakat bunu çocuklarımızla yapmaya başlayınca tatil dediğimiz vakitler daha bir anlam kazanacak.

Tabi ki birileri çıkıp bütün bunlara da kulp bulacak ama her şeyin altında gereksiz bahaneler arayanları çok da ciddiye almaya gerek yok. Yaşadığımız çağ çocukları başıboş bırakmaya gelmeyecek kadar temkin sınırlarını zorlayan zamanlardan geçiyor.

Ayrıca çocuklar için oluşturulan yaz kamplarını da değerlendirmekte fayda var. Özellikle dini, milli konulara ağırlık verilen etkinliklerin olduğu kamplar, programlar da değerlendirilmeli. Camilerin Kuran kursları da yılların geleneğini bozmadan bugünden itibaren çocuklar için kurslarına başlıyor.

Tatil hepimiz için. Tatilin içini doldurmak da bize kalıyor. İmkânlarda sınır yok. Yeter ki isteyelim.

Şadi Kocabaş’la Bir Yol Var Aramızda

İkinci şiir kitabı Bir Yol Var Aramızda ile okuyucusunu selamladı en içten hali ile Şadi Kocabaş. Çıra Yayınları arasından çıkan kitap dört bölümden oluşuyor. Yirmi beş şiir var kitapta. Şiirine ve dostluğuna aşina olduğum bir isim Şadi Kocabaş. Her ikisi için de sonsuz bir inancım ve muhabbetim var.

Şadi Kocabaş bu kitabında da bildiğimiz gibi. İçten, samimi ve dizelerini kalbinin hizasından dünyaya gönderiyor. “yeryüzünün birbirine uzak sokaklarından, / aynı kaldırıma basarak geçiyoruz / biliyoruz, / bir arada tutan şehirler değil, / bir yol var aramızda, / inanmak bakımından”

İmgesi ve sesi olan şiirler yazıyor Kocabaş. Kısa şiirler bunlar, imgesini dize bütünlüğünden alan. Sizi şiire çağırıyor şair. Parça değil bütün güzelliğine önem veren bir tamamlanmışlık hali şiirlerin tümünde karşımıza çıkıyor.

“upuzun bir dalgınlıktır sonbahar, / birbirine muhalif mevsimler ortasında / çizilen, silinen resimler ortasında; / sonbahar düpedüz, unutkanlıktır”

İstanbul’u sadece yaşayan değil şiirine İstanbul’u taşıyan bir şair Şadi Kocabaş. Ayrılık Çeşmesi bir durakken nasıl olup da Kocabaş’ın bakışı ile bir sevdanın şiiri olmuşsa bu kitabına da uğruyor İstanbul. Her zaman söylediğim bir cümleyi burada da tekrarlamak isterim; İstanbul’da yaşayan da var İstanbul’u yaşayan da. Şadi Kocabaş, İstanbul’u yaşayan bir şair. Yeni kitabında da “Boğaz Havası” şiiri ile selam gönderiyor İstanbul’a. Kıpır kıpır hayata uyanan İstanbul’un havasını hissediyoruz şiirde.

“kâinatın İstanbul’u , onun bir de denizi var / üstelik de üzerinde, inci gibi beyaz vapur / üst katta mutlu bir adam, saatin tam yedisidir / elinde bir bardak çay hem, sıcacık susamlı simit”

Kutluyorum Şadi Kocabaş’ı; şiire sımsıkı tutunduğu için ve bizleri kendine yoldaş ettiği için. Son Söz şairden gelsin; “henüz son sözümü söyleyemedim / bak, doğuyor inadına çocuklar / çağır gözlerimi, gelsin ve desin / gün gelip nasılsa anlatacaklar”