Dolar (USD)
32.33
Euro (EUR)
34.69
Gram Altın
2392.94
BIST 100
10276.88
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

26 Ekim 2023

Bu vicdan azabından hepimiz boğulacağız

Habil ile kabilden beri var olagelen savaş kıyamet kopana, dünyanın sonu gelene kadar devam edecek. Bu savaş hak ile batılın savaşıdır. Galibi ise nihayetinde inananlar olacaktır. Bu müjdeyi Kur’an-ı Kerim’de ondan fazla ayette “Kün fe yekûn! (Ol der ve olur!)” diyen Yüce Allah veriyor. “Gevşemeyin, üzülmeyin, inanmışsanız, mutlaka siz en üstünsünüzdür.” (Âl-i İmrân Suresi, 139. Ayet)

Siz iman ettikten sonra birbirinize hakkı ve sabrı tavsiye ettiğiniz ve salih ameller işlediğiniz müddetçe hiçbir zaman hüsranda olmayacaksınız (Asr Suresi). “Sakın, Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma! Allah, onları ancak gözlerin dehşetle bakakalacağı bir güne erteliyor.” (İbrahim Suresi, 42. Ayet) Ki “Muhakkak Allah sabredenlerledir.” (Bakara Suresi, 153. Ayet)

İçinde bulunduğumuz süreçte bir uyarı, bir müjde gibi bu kadar ayeti bize bildiren Yüce Allah’ı olanlardan habersiz sanmak gaflet ve delaletten başka bir şey olamaz. Bu dünya bir imtihan yeri ve bize düşen imtihanı hakkıyla geçebilmektir. Bu imtihanda da önemli olan nerede durduğumuz, ne yaptığımız ve yapmadıklarımızdır.

“Müminler birbirlerini sevmekte, birbirlerine acımakta ve birbirlerini korumakta bir vücudun azaları gibidir. Vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman, diğer uzuvlar da bu sebeple uykusuzluğa ve ateşli hastalığa tutulurlar.” buyuran âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in (SAV) ümmeti olarak bu bilinçte ırk ve dil gözetmeksizin kardeşlerimizin yanında durmak aslî görevimizdir. Mazlumun yanında durmak da insanî görevimizdir.

Mesele hangi tarafta durduğumuzdur. Hak ile batılın savaşında hangi safta olduğumuzdur önemli olan. Hak üzere olduğunu söyleyip batıla meyilli yaşamak kelimenin tam anlamıyla münafıklığa eş değerdir.

Zalimler, siyonizm muhakkak yenilecektir. Bir topluluk adaletsizlik üzere belki devam edebilir ancak zulüm ile ebed olamaz. Maçın sonuna doğru yenik olan takım galip gelebilmek için var gücüyle saldırır. Emperyalistlerin, siyonistlerin, zalimlerin de hali şu an tam olarak böyle. O kadar aciz ve alçak bir şekilde saldırıyorlar ki, zafere yaklaştıklarını zannederken hüsrana varacaklarını göremiyorlar. İnsanlık, vicdanında bu zulmü ve zalimleri boğacaktır.

Ahlaktan, hak ve hukuktan yoksun, yaşamak için her şey mubahtır anlayışında olan bir topluluk girdiği her savaşı kazanmış olsa dahi filmin sonunda mağlup olmaya mahkûmdur. Çünkü o zalimdir ve zalimler asla galip olamazlar.

Gazze’de bebekler, dünyada insanlık ölüyor. Bu feryada kulaklarınız tıkasanız bile yürek sızınız sizi rahat bırakmayacak.

Bugün bu soykırımı durdurmak için bir şey yapmazsanız yarın dünyanın karanlığında yolunuzu aydınlatacak bir ışık bulamazsınız.

Bugün emperyalizme köle olmayı seçerseniz yarın özgürlük için atacağınız nutukların bir hükmü olmayacaktır.

Bugün bu acıyı yüreğinizde hissetmiyorsanız yarın canınız acıdığında acınızı anlatacak bir kelime dilinize gelmeyecektir.

Bir çocuğun doğduğu yer cezası olamaz. Bilakis her çocuk masum ve günahsız olarak doğar. Ancak bugün bebekler, elektrikler kesildiği için kuvözde yaşarken ölüme terkediliyor. Peki, “Diri diri gömülen kız çocuğunun, hangi günahtan ötürü öldürüldüğü sorulduğu zaman” verecek bir cevabımız olacak mı, cevap verecek yüzümüz olacak mı?

Bugün elektrik, su, yakıt olmadığı insanlar temel ihtiyaçlarından yoksun halde bir soykırıma maruz bırakılıyorsa senin soyunun asil olması seni soylu yapmaz. Asalet, onur ve insanlık meselesidir. Onurdan ve insanlıktan yoksun isen dilinin ne söylediğinin önemi yoktur.

Bugün ümmetin düştüğü en büyük gaflet dostunun çokluğuna güvenip düşmanlarının varlığını unutmalarıdır. Daha da ötesi düşmanlarıyla dost olma gayretinde olmalarıdır.

Bugün mazlumdan yana olamıyorsan da en azından zalimin yanında durma. Bunun için ne yapabilirim diyorsan siyonistlerin mallarından almayarak işe başlayabilirsin. Sen siyonist mallarını almazsan ölmezsin, ancak alırsan zalimin haksız ve hukuksuz zulümlerine ve bebeklere doğrulttuğu silahın kurşununa destek olursun.

Allah, kimseyi zalimden merhamet dilenecek kadar alçaltmasın.

Unutma, Firavun bütün çocukları öldürdüğünde kurtulduğunu zannetti. Ama Allah, Musa'yı Firavun’a büyüttürdü. Ey Firavunlar! Musa içinizdeki vicdanınızdır. Bütün çocukları öldürseniz bile içinizde büyüttüğünüz vicdanınız sonunuz olacaktır.

İnsanın, insanlığın en büyük acısı vicdansızlığıdır. Vicdandan mahrum bir günün, gecesi kâbustur. Her şeyden kaçabilirsiniz ancak kendi vicdanınızdan kurtulamazsınız.

Velhasıl bu vicdan azabında hepimiz boğulacağız.