Dolar (USD)
32.33
Euro (EUR)
34.69
Gram Altın
2392.94
BIST 100
10276.88
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

19 Ekim 2023

Bunun adı vahşet

Bosna katliamı sırasında bir çocuğun, “Anne! Küçük çocukları küçük kurşunlarla vururlar değil mi? Çünkü küçük kurşunlar canımızı acıtmaz.” dediğinde ölü taklidi yapan dünya, bugün aynı taklidi Gazze için yapıyor.

Ortada yaşananlara birileri savaş diyebilir. Ancak Gazze'deki olaylar artık akılla izah edilebilir bir durumdan uzaktır. Bunun adı soykırımdır, vahşettir.

Bu vahşeti hangi kılıf ile izah etmeye çalışırsanız çalışın, bebeklerin öldürüldüğü yerde dünya artık masum değildir. Kafanızı kuma gömmekle de bu vicdan azabından kurtulamazsınız. Her şeyden kurtulsanız dahi Allah’ın hesabından ve azabından kurtulamazsınız.

Bugün Hamas’ın İsrail ile bir savaşta olduğunu söyleyebilirsiniz, lakin ortada Hamas ve İsrail savaşından çok daha fazlası yaşanmaktadır. Filistin davası öteden beri Ümmetin sinir ucudur. İsrail'in her vahşetinden sonra ümmet birlik, beraberlik mesajları verip sloganlar atarak İsrail'e kahır eylemleri düzenleyerek aralarındaki vahdet hukukunu güçlendirmeye çalışıyor. Bu eylemler İsrail'i vahşetinden geri durdurmasa da ümmeti az da olsa diri tutuyor.

Bunu bilen emperyalist batı ise İsrail'i siper ederek hem Ortadoğu’yu hem de İslam dünyasını terbiye etmeye çalışıyor. Tam da bu noktada ‘Kim kimi kullanıyor?’ sorusu akla geliyor. İsrail mi batıyı, batı mı İsrail'i? Emperyalizm kurgusunu kuklaları üzerinden icra eder. Emperyalizm için aslolan varlığının kan, silah ve ilaç üzerinden devamlılığıdır. Gerisi bu sistem için teferruattan başka bir şey değildir.

Böyle bir sistem, adını kendisinin koyduğu kurgularla da sistemin devamlılığını sürdürür. Siz adını BM, UNICEF, DSÖ olarak bildiğiniz kurguların, sistemin kuklası olduğunu anladığınızda başınıza gelebilecek tek şey bombadan başka bir şey olmayacaktır.

Dün Myanmar’da, Doğu Türkistan'da, Bosna'da, Afganistan’da yakın zamanda Ukrayna'da ve Suriye’de, öteden beri Filistin ve özelinde Gazze'de yaşananlar da bu sistemin ortaya koyduğu vahşetin göstergesinden başka bir şey değildir.

Bugün Gazze'de yaşanan, kelimenin tam anlamıyla vahşettir. Başka hiçbir kelime ile izah edilemeyecek bir durumla karşı karşıyayız.

Sistemin kurgusu maalesef insanlar tarafından icra ediliyor. Bugün savaşın merkez noktası olarak Ortadoğu’dur. Bugün burayı görmezden gelen dünya, burada yakılan ateşte yanmaya mahkûmdur.

Her gün katliamın yeni bir boyutuyla karşılaştığımız bu vahşette zalimin zulmündeki zirveyi merak etmek yerine sistemin tekerine ne zaman ve nasıl çomak sokacağımızı konuşmamız lazım. Aksi takdirde yarın bunları konuşmak için çok geç kalacağız.

Kendini devlet zanneden İsrail terör örgütünün, ağababası Amerika'dan aldığı güç ve malzemeyle dün hastaneyi bombalarken katlettiği yüzlerce sivili hangi hak ve akıl ile izah edeceğiz. Ki, o akşam sadece hastane vurulmadı, bütün insanlık bombalandı. Hastanelerin ve okulların bombalanması savaş suçu kabul edilirken bugün bunu bizim yaramaz çocuk yaptı deyip sırtını sıvazlayıp görmezden gelecekler.

Zalime merhamet mazluma en büyük zulümdür. Bugün zalim zulmünde daim olursa yarın yaşanacak bir dünya kimseye kalmayacak. Bugün yaşananlara kör olan dünyanın yarın görebileceği tek şey kan ve gözyaşı olacaktır.

Hastanelerin dahi bombalandığı bir zamanda hangi savaş hukukundan bahsediyorsunuz bana. Vefat edenlerin üçte birinin çocuklar olduğu bir savaşta hangi ahlaktan bahsediyorsunuz. Hani kadın hakkı savunucuları vardı ya dünyada, adına savaş dedikleri bu vahşette yüzlerce kadın, üstüne bomba yağarak şehit olurken o kadın savunucuları şimdi nerede?

Vicdanın merhameti harekete geçirmek gibi bir özelliği var. Harekete geçen merhamet de vicdanı sızlatır. Bir insan vicdansızsa yaşayan ölüden ne farkı vardır.

Bedelini çocukların ödediği bir savaşın kazananı yoktur. Toplumsal anlamda her alanda ahlakı yitirdiğimiz gibi bugün savaş ahlakını da kaybettik. Hukuksuzluk her alanda geçerli akçe olmaya başladığından beri adalet bu toprakları terk etti. Güçlünün haklı gösterildiği bu çağda bütün haklıların sahibi Allah’a sığının.

“Sakın, Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma! Allah, onları ancak gözlerin dehşetle bakakalacağı bir güne erteliyor.” (İbrahim Sûresi, 42. Ayet)