Büyük İslambol İttifakı ve Minik İstanbul İttifakı

Türkiye liderliğinde kurulacak olan yeni dünya düzeninin başkenti İstanbul’un adı, 10 Temmuz 2020 tarihli AYASOFYA kararı ile artık İSLAMBOL olmuştur. İslambol mührünü İstanbul’a; Cumhur ittifakı ve 15 Temmuz 2. Kurtuluş Savaşı kahramanları olan Erdoğan ve Bahçeli vurmuştur. Yani Büyük İslambol (Cumhur İttifakı) Koalisyonu bu mührün sahibidir. Cumhur İttifakı, 2023 hedefleriyle (Erdoğan, Bahçeli liderliğinde) yeni bir dünya düzeninin de temellerini atıyor.

*

Minik İstanbul Koalisyonu (Ekrem Bey-Abdullah Gül mü, Kılıçdaroğlu-Gül mü?)

Türkiye 2023 Cumhur-başkan seçimlerine giderken, İstanbul’da 2 koalisyon kurulmuş durumda.

İstanbul’da önce sorun üretip, sonra dağ gibi sorunları çözme stratejisi ile hareket eden İstanbul’un minik koalisyonu ve Ekrem Beyin ekibi, kendi ajandasını (gündemini) uygulayarak ilerliyor. İstanbul’u minik (CHP, HDP-PKK, İYİ Parti, DEVA Partisi, Gelecek Partisi, Saadet Partisi) bir koalisyonla yönetiyorlar. Bu koalisyon aynı zamanda 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin de alt yapısı olacak.

Ekrem Bey, 2. İsmet İNÖNÜ mü, 2. DEMİREL mi yoksa ikisinin bir karması mı?

Tam bir 2. Demirel vakasıyla karşı karşıyayız.

Ekrem Beyin ekibi, İstanbul’un sorunlarına hemen müdahale etmiyor. Sorunların birikmesini bekliyorlar. Susuzluk, kirlilik, çöpler, trafik, özellikle de Haliç’in kirlenmesi ve tekrar çamurla dolması için bekliyorlar. Zamanında müdahale etmiyorlar. Arşiv oluşturuyorlar. İleride İstanbul’un sorunları belgeselini çekmek için malzeme biriktiriyorlar.

Sonra ne mi olacak?

Ekrem Bey bir kurtarıcı olarak; ceketini çıkarıp kollarını sıvayacak, İstanbul’u kurtaracak. ERDOĞAN’ı taklit ediyor. Tamamen 2. Erdoğan olma yolunda bir plan. Milletin geçmişi unutacağını, biriken ve çözülmeyen sorunların AK Parti belediyesi döneminde olduğu ve Ekrem beyin devraldığı enkazdan İstanbul’u nasıl kurtardığı seçimlerde propaganda edilecek. Bu süreci 2023 seçim sürecinde göreceğiz.

(Bu arada, PKK (HDP) da Güneydoğu’ya ne yatırım yapılıyorsa, PKK sayesinde yapılıyor propagandası yapmaya devam ediyor ve bunda da oldukça başarılı bir şekilde ilerliyor. AK Parti, kendi yaptıklarını anlatmakta aciz kalıyor.)

Bu propagandanın önüne geçmek için, Ekrem Bey ve ekibinin müdahale etmediği her sorun çözülmelidir. İstanbul’da kurulan MİNİK KOALİSYON’un ürettiği her sorun çözülmelidir. Özellikle HALİÇ ile ilgili direk Cumhurbaşkanlığına bağlı bir birim bile oluşturulabilir. Ya da AK Parti İstanbul ilçe belediyelerinden biri bu görevi üstlenebilir. ERDOĞAN İslambol ile direk ilgilenmelidir. İstanbul’u ihmal eden MHP de İstanbul için bir çalışma yapabilir.

Büyük İslambol Koalisyonunun Cumhurbaşkanı adayı: Recep Tayyip ERDOĞAN

Minik İstanbul Koalisyonunun Cumhurbaşkanı adayları: Abdullah Gül, Ekrem Bey, Muharrem İnce, İlhan Kesici, Selahattin Demirtaş, Meral Akşener şuanda görünen adaylar.

MİK (Minik İstanbul Koalisyonu) İlhan KESİCİ üzerinde uzlaşabilir. İlhan Kesici, Ekrem Beye rakip olabilir. Kesici, Kılıçdaroğlu’nun bilgisi (teşvik) dahilinde CHP’den istifa ederek, DEVA Partisi’ne geçebilir. MİK’in adayını Deva Partisi gösterebilir. Böylece eski bir CHP’li, sağdan gelen ve arkasında Abdullah Gül olan biri üzerinde uzlaşabilirler.

Ayrıca Deniz Ülke Arıboğan gibi sürpriz bir aday da olabilir. Muharrem İnce, Öztürk Yılmaz, Metin Feyzioğlu, gibi birileri de bağımsız aday olabilir. Aynı zamanda çok bağımsız adaylı bir seçim sürecine giriyoruz.

***

Ayasofya, Kâbe, Mescid-i Aksa özgürlüğüne kavuşacak

Bütün İslam dünyası Ayasofya’nın ibadete açılmasını adeta sabırsızlıkla bekliyordu.

Müzeye çevrildiği 1934 yılından itibaren, tam 86 yıl boyunca ibadete açılması için büyük bir mücadele verildi.

Bu kutlu mücadelenin sonunda Ayasofya nihayet ibadete açıldı.

Ayasofya’nın ibadete açılmasını sağlayan en önemli etkenlerin başında, koronavirüsün sağladığı ortam var.

Hem ulusal hem uluslararası tepkileri azaltan en önemli etken pandemi sürecidir.

Şimdi yapılması gereken, abartmadan, bir şova dönüştürmeden süreci iyi bir şekilde yöneterek nihayete erdirmek.

Asıl kutlama ise, 29 Mayıs 2023 tarihinde yapılabilir. Zamana yayma stratejisinin getirisi olacaktır. Asıl kutlama 2023’e bırakılmalıdır. O zamana kadar hazırlık yapılmalıdır.

*

Kudüs’ün özgürleşmesi

Bundan sonra sıra Kudüs ve Kabe’yi özgürleştirmeye gelecek.

Kudüs konusuna daha önce (Milat, Selam KUDÜS (Miraç-2019) Buluşması, 23.05.2017 ) de değinmiştik.

Müslümanların ilk kıblesi KUDÜS, yıllardır İsrail işgali altında. Batı dünyası (ABD, AB) hatta neredeyse bütün dünya, İsrail'in yanında yer alıyor. Bu işgal, zulüm ve kuşatma bir türlü aşılamıyor. Fakat, İslam dünyasının Kudüs ile etkili bir şekilde ilgilenmesinin zamanı artık gelmiştir.

2023 Miracında, Müslümanlar Kudüs'e bir nehir gibi akmalı. Kudüs'te barış nehri oluşturulmalı.

2023 Kudüs SELAM buluşması, 'BÜYÜK BULUŞMA' olarak gerçekleşmeli. Miraç'ta; yüzbinlerce, hatta milyonlarca Müslüman (ÜMMET)

1 milyon,

3 milyon,

… milyon

Kudüs'te buluşmalı. Kudüs'te, Haremi Şerif'te namaz kılmalı. Barış için, Filistin'e ve Kudüs'e sahip çıkmalıdır.

Hadislerde Mescid-i Aksa'nın, Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebevi ile beraber ziyaret amacıyla seyahat edilebilecek üç mescitten biri olduğu belirtiliyor.

"Yolculuk ancak şu üç mescitten birine olur: Benim şu mescidime, Mescid-i Haram'a ve Mescid-i Aksa'ya." (Müslim, Kitabu'l-Hacc, 15/415, 511, 512)

Hz. Peygamber'in (s.a.s.) Beytülmakdis'te namaz kılmayı tavsiye ettiği de kaynaklarda geçmektedir.

Bir hadis-i şerifte bildirildiğine göre Resulullah (s.a.s),

Meymune (r.a.):

"Ey Resulullah! Bize Mescid-i Aksa hakkındaki hükmün ne olduğunu bildir" dedi.

Resulullah (s.a.s.)' da şöyle buyurdu: "Oraya (Mescid-i Aksa'ya) gidin ve içinde namaz kılın."

İşte bunun için, milyonlarca Müslüman Kudüs'e bir nehir gibi akmalı. Nil gibi, Fırat gibi,… Kudüs'e akmalı.

Seçilmiş şehir KUDÜS, Osmanlı döneminde Harem-i Şerif olarak adlandırılan şehir Kudüs, bütün Müslümanların, bütün ümmetin mücadelesiyle özgürlüğüne kavuşacak günü bekliyor.

*

Kabe’nin özgürleşmesi

Mekke ve Medine bir hanedanın işgali altındadır. Ümmet bu hanedanın işgaline de son vermelidir. İslam ülkeleri arasında Kutsal şehirler Komisyonu kurulabilir. Mekke-Medine, Kudüs, … gibi şehirlerin ihtiyaçları altyapısı ve yönetimi ile ilgili çalışmalar yapılabilir. Adım adım ilerlemek lazım. Ayasofya tamam. Sıra Kudüs ve Kabe’ye özgürlük getirmeye geliyor.

*

İSLAMBOL şehirleri

UNESCO benzeri bir yapı kurularak, önemli İslam eserleri ve şehirleri ile ilgili çalışmalar yapılabilir.

İslambol olmayı hak eden şehirler; Mekke, Medine, Kudüs, İstanbul, Saraybosna, …