Cafer Uzunkaya ile 'Zirve şairlerimizden şiirler'

Şair, dert ehlidir, şiir ise derdin dile dökülmüş halidir. Herkesin sustuğu yerde haykıran, derdini dile dökendir. “Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır.” düsturunu kendisine şiar edinendir.

Şair, fikriyle, zikriyle, söylemi ve eylemiyle duruşunu her daim kavi kılmaya çalışır. Söylemi Musa, eylemi Firavun olanlardan beri, söylemi ve eylemi ile Musa olmaya adaydır Şair. Derdini dile dökerken bağcıyı dövmekten ziyade üzüm yemenin derdindedir.

Şair devrin adamı değil, ayarıdır. Haksızlığa karşı duruşun en klasik sembolüdür. En kadim medeniyetlerden beri bu duruşunu her daim korumuş olan şairler, Doğrunun ve haklının yanında, haksızlığın ve yanlışın karşısında yalnız da kalsa duruşunu diri kılan devrim adamıdır.

Mehmet Emin Yurdakul'un “Bırak beni haykırayım, susarsam sen matem et; Unutma ki şairleri haykırmayan bir millet, Sevenleri toprak olmuş öksüz çocuk gibidir…” dizelerinde de dediği şairleri susan millet, zillete dünden boyun eğmiş demektir.

Şair, herkesin baktığı yerde kimsenin görmediğini, göremediğini görendir. Dünyayı farklı gözle bakan kişidir şair. Şairleri anlamış olmaktan öte hissetmek daha elzemdir.

Şair şiirinde ne anlatmak istemiş cevabını aramak değildir hikmet, bilakis okurun ne anladığıdır önemli olan.

Şiir ise şairin yitik malıdır. Her dem onu bulmanın umuduyla yol üzere ve yolculuk halindedir. Hikmeti arayan derviş misali en hakiki şiiri aramanın derdindedir Şair. Bütün şairler ise en mükemmel şiiri yazmanın derdindedir. Bu nedenledir ki ta ezelden beri yazılagelen bütün şiirler en mükemmel şiirin bir cüzüdür.

Şair, şiirini ararken yollar geçip, dağlar aştıktan sonra bir anlık dinlenme safhasını gelip şairini bulandır şiir.

Şiir, aklın kalbe yenilgisidir. İnsanlığın vicdanının dizelerde kalıp bulmasıdır. Rehberi akıldan ziyade kalp olan kelimelerin esrarlı diyarıdır şiir. Bir atom bombasının nasıl kullanılması gerektiğinin cevabını size bilim verebilir, ancak niçin kullanılmaması gerektiğinin cevabını ancak bir şairin şiirinde bulabilirsiniz.

“Gazze’ye düşen bir bombada / Ölmüyorsa Londra sokaklarında bir insan / Tüm dünya ölmüştür / Ve haberi yoktur bundan…” diyecek kadar hassastır bir şairin yüreği.

Herkesin keyifle dinlediği bir şarkı veya türkü muhakkak vardır. Ancak aynı insanlara şiiri sorduğunuzda pek de şiire ilgileri olduklarını söylemezler. Lakin şarkıların özü de sözü de şiirdir. Bir bakıma şarkıyı şarkı yapan sözüdür, yani şiirdir. Ancak ne yaman çelişkidir insanlar şiiri can simidi olarak görürler.

Keyifli zamanlarından ziyade kederli anlarında sığınacakları bir dulda olarak görürler şiiri. Gelin görün ki, herkesin ömründe en az bir defa dahi olsa sığındığı bir şiiri vardır.

Bir de şairlerin yoldaşları, gönüldaşları vardır. Halden anlayan dostları, dert ehli olanları vardır. Aynı yolun yolcularının birbirlerinin yolunu aydınlatıp, ıssız ummanlarda birbirine deniz feneri olması beklenir. Derttaş olmak da bunu gerektirir. Bu dünyanın yalnızları olan şairlerin de derttaşları yine şairlerdir. Şiir ehli gönüllere selam olsun.

Şair yoldaşlarımızdan biri olan Sayın Cafer Uzunkaya Üstadım ile bizim de yolumuz yine kendisi de şair olan İlkay Coşkun hocamızın vesilesiyle kesişti. Dedik ya, şairler dert ehlidir, gönül dostudur diye. Bizi bir araya getiren vesile ise en güzel derdimiz olan şiirin kendisidir.

Cafer Uzunkaya Üstadım, ‘Zirve Şairlerimizden Şiirler’ başlığıyla iki yılı aşkın süredir her hafta Cumartesi günleri sosyal medya aracılığıyla gerçekleştirdiği programın130. bölümüne bizi de davet etti. Bu güzel davetine gönülden icabet ederek şiir, şair, şuur üzerine şiir tadında bir sohbet gerçekleştirdik. Şahsım ve şiir adına kendilerine teşekkürlerimi sunuyorum.

Şiir adına tarihe çok güzel bir not düşüyor olan Cafer Uzunkaya’nın yıllar sonrasına bir meşale yakıyor olması da yaptığı işin ayrı bir güzelliğidir. Bu güzelliklerin şair dostlara örnek olması ve şiir çatısı altında en mükemmel şiiri bulma yolculuğunda bir araya gelmemize vesile olmasını ümit ediyorum.

Cafer Uzunkaya Üstadımın şimdilik sosyal medya üzerinden gerçekleştirdiği bu programları gün gelir yüz yüze gerçekleşir, kim bilir? Bu güzel temenni ile Üstadıma en kalbi muhabbet ve teşekkürlerimi sunuyor, çıktığı bu yolda muvaffakiyetler diliyorum.

Selam, dua ve muhabbetle…