Dolar (USD)
32.26
Euro (EUR)
35.05
Gram Altın
2469.38
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

13 Aralık 2013

Cemaate Hatırlatma!

Uzun süreden beri AK Parti ile Cemaat arasında derin ve çok yönlü bir savaş yaşanıyor. Dershane olayı ile iyice gün yüzüne çıkan savaş, neredeyse, kaset savaşı ile yeni bir boyut kazanmak üzere... Bu, kirli bir savaş... Tarafların barışa ve diyaloga pek niyetleri var gibi görünmüyor. Oysa sulhta hayır yok mudur?

Cemaat, Türkiye'nin en güçlü ve organize sivil toplum kurumlarının başında geliyor. Tüm sivil toplum kuruluşları gibi, o da, Devlet ile toplum arasındaki bağı sağlayan aracı kurum(du). Hocaefendi'nin şahsında Cemaatin gayesi, bireylere İslami bir ruh nakşetmekti. Ancak, son dönemde kutsal gayenin ıskalanması, Cemaati siyasetin kucağına itti. Cemaati siyasallaştırdı, politik bir aktöre dönüştürdü.

Savaşın Asıl Nedeniu2026

Evet, en sonda sorulması gereken soruyu ilk başta sorarak başlayalım; Peki, ne oldu da, Papa ile diyalog yapan, dünyayı hoşgörü felsefesi ile kucaklayan bir hareket savaş borularını çalmaya başladı? Nasıl oldu da, dershane tartışması, Cemaati ve Gülen'i bitirme havasına büründürüldü? Ve neden, İslami ruh inşa etmek gibi kutsal bir gaye güden bir hareket, siyasetin girdabına yakalandı? Daha da ötesi, bu savaşın asıl nedeni ne?

Cemaat, fiili olarak, siyasi partiye dönüşmeyi talep ediyor olması iktidar savaşına neden oldu, oluyor. Artık Cemaat, politik alana ve siyasetin baştan çıkarıcı gücüne talipu2026 Dershane, sadece dershane değil. Terk edilmemesi, korunması gereken bir mevzi... MGK'nın tavsiye kararlarının ortaya saçılması ve Baransu'nun derin bavuldan çıkan belgeler, cemaatin mevzi kazanma çabasının ürünü.

Ancak unutulmamalıdır ki, AK Parti; hala, toplumsalın ve siyasetin vicdanı, millet iradesinin tecelligahıdır. Mesele, AK Parti'nin yanında veya safında hizaya durmak değildir; Mesele, siyasetin ve toplumsalın alanını daraltmak isteyenlere karşı safları sıklaştırmaktır.

Türkiye Gittikçe Güçleniyor

Kotor; Adriyatik'in kıyısında, daracık sokakları, muhteşem mimarisi ve berrak denizi ile bir Karadağ Şehriu2026 UNESCO'nun koruması altındau2026 Tarihi dokusu ile büyüleyici bir Ortaçağ şehriu2026 Surlarla çevrili olan Eski Kotor'u dört beş saat için keşfedebiliyorsunuz. Bu kıyı şehrinin en büyüleyici mekanlarından birisi, şehrin dört yüz metre yüksekliğinde bulunan Kotor Kalesi'dir. Zirveye ulaştığınızda, şehrin tarihi ve doğal görüntüsü sizleri büyülüyor. İşte, seyahatimin beşinci gününde Kotor'daydım.

Sabahın erken saatlerinde Katar Kalesi'ne doğru merdivenleri tırmanmaya başladım. Benim gibi erkenden yola düşen iki kişi önümden yürüyordu. Selamlaştık, konuşmaya ve zirveye doğru beraber yürümeye başladık. Kendisi Sırp'mış ve çalışmak için burada bulunuyormuş. Son seyahatlerinden birini İstanbul'a yapmış. İstanbul'u gidip görmeden önce, tüm arkadaşları İstanbul'u eleştirmişler; 'İstanbul pismiş', 'modern değilmiş' diye. "İstanbul'u gördüğüm zaman şaşırdım" dedi ve ekledi: "İstanbul temiz olmasının yanı sıra, oldukça büyüleyiciydi."

Bir süre sonra, bana "Gezi Olayları" hakkında ne düşündüğümü sordu. Konuştuk; aşağı yukarı, aynı şeyleri düşünüyormuşuz. O, gezi olaylarının bir iktidar çatışmasının ürünü olduğunu söyledi ve ardından ekledi: "Erdoğan'la beraber, Türkiye gittikçe güçleniyor ve bu durum birilerini fazlasıyla rahatsız ediyor. Çünkü birileri, iktidarını kaybediyor" dedi. Evet, Sırp dost haklı; Birileri iktidarını feci şekilde kaybediyor.