Dolar (USD)
32.36
Euro (EUR)
34.56
Gram Altın
2390.25
BIST 100
10187.24
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

17 Haziran 2023

CHP artık gündemden düşmeli

Klasik seçimlerin sonuncusunu Mayıs ayında yaptık. Yüksek Seçim Kurulu bir sonraki genel seçimi elektronik ortamda yapmak için çalışmaya başladı. Seçimleri elektronik ortamda yapan ülkelerin sistemi incelenecek, ülkemizde de benzer bir sistem kurulacak. Hem zamandan kazanacağız, hem giderler azalacak. Seçimlerde hile iddiaları da tamamen ortadan kalkmış olacak.

Birkaç aydır iç politikaya yoğunlaşan gündemimiz yavaş yavaş dışarıya doğru yönelmeye başladı. Muhalefet cephesinde ise bütün oklar CHP’ye ve bu partiyi tarihinin en büyük hayal kırıklığına uğratan genel başkanına yöneldi. Seçimden önce satın aldıkları anket sonuçları ile kendi seçmenini yanıltan, seçim gecesi bile manipülasyon yapmaktan kaçınmayan kadrolar toplu halde diskalifiye oluyor. Sıra genel başkanlarında.

Son dört yıldır erken seçim teraneleri ile kendilerini gündemde tutan, son iki yılda da milleti altılı masaya oturtup kaldıran Kemal Kılıçdaroğlu, artık uzatmaları oynuyor. Son yıllarda her şartta CHP’nin yanında olan, genel başkanı öve öve bitiremeyen partili kalemşorlar şimdi birbiriyle yarışırcasına Kılıçdaroğlu’nu eleştirmeye başladı. Ama açık söylemek gerekirse Muharrem İnce’nin bulduğu, “Çıkmışsın yenmiş, yenmiş de yenmiş” polemiği kadar orijinal bir replik henüz bulamadılar.

***

Sol kesim de aslında Kemal Kılıçdaroğlu’nun ne yaptığını ve neyi amaçladığını çok iyi biliyor. Soner Yalçın, Sözcü’de6 Haziran tarihli yazısında şunları söylüyor: “Kemalist aydını kalmayan, besleme gazetecisi bol CHP’yi, salt etnisiteye/ırka-mezhebe-hemşeriye dayanan bir “derneğe” dönüştürdü. Bu sebeple toplumsal yapıdaki gelişmeleri okuyamayan, hesap vermez, tepeden inmeci bir Kılıçdaroğlu var karşımızda!”

Ahmet Hakan da dünkü yazısında “Biraz da ben siyaset mühendisliği yapayım” diyerek, “CHP ana muhalefet yükünü taşıyamıyor” dedi. Çözüm önerisi ise şöyle:

“CHP siyasi varlığını sürdürsün. Ama küçük bir parti olarak. Seküler endişenin, Kadıköy/Beşiktaş duygusunun, Erdoğan karşıtlığının, Atatürkçü vurgunun partisi olarak…

Ana muhalefet ise… Popüler, kitlesel, bagajsız, milliyetçi, sağcı, muhafazakar çizgideki karizmatik bir lider patisi olsun.”

***

Biz yıllardır CHP’nin artık ana muhalefetten ve gündemden düşmesi gerektiğini, Türkiye’ye lüzumsuz yere zaman kaybettirdiğini söylüyoruz. Ancak son seçimlerle bu durum tüm kesimlerin ortak düşüncesi haline geldi. Önümüzdeki dönemde yeni partilerin ve yeni liderlerin çıkıp siyasi atmosferi değiştirmesi artık kaçınılmaz oldu.

Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin ilk grup toplantısında CHP’lilere konuşup, “Açıkça ifade etmek gerekirse kazanamadık” dedi. Evet, medyada bu cümle öne çıkarılmasa da CHP ve Millet İttifakı olarak kazanamadıklarını ilk kez kelimelere döktü:Ka-za-na-ma-dık! Kazanamadıkları gibi parti başkanları Meclis’e de giremediler. Kılıçdaroğlu, İttihat ve Terakki’nin yaptığını yapamadı, siyasi iktidarı deviremedi. Millet, teröre, teröriste ve terör işbirlikçiliğine destek vermedi. Terörle birlikte artık CHP’nin de, Kılıçdaroğlu’nun da siyasetin hatıra defterindeki yerini alma zamanı geldi…