Dolar (USD)
32.27
Euro (EUR)
34.64
Gram Altın
2402.87
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

29 May 2017

Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın Davasını Anlamak

Türkiye dış politikası evrensel değerler çerçevesinde yükseliyor, küresel siyasete yön veriyor, diplomasi de geliştirdiği söylemi eyleme dönüştürerek yalnızca devletleri değil BM, NATO gibi uluslararası örgütleri değişime zorluyor. Politika belirlerken bir devleti dikkate alarak değil, uluslararası ortama yönelik belirliyor, görselliğin değil adalet ve vicdanın öne çıkması için büyük bir mücadele veriyor.

Mücadelenin lideri Cumhurbaşkanımız Erdoğanu2026 Cumhurbaşkanımız geliştirdiği ve hayata geçirdiği bize öz ve tamamıyla yerli olan eylem planını adım adım uyguluyor, her küresel buluşmada liderler Cumhurbaşkanımız Erdoğan ile görüşmek için sıraya giriyor. Hatta sadece tokalaşırken basına verilecek bir fotoğrafı bile değerli sayarak, Erdoğan ile selamlaşma çabası içerisine giriyorlar. Çünkü Erdoğan sadece Türkiye'yi değil küresel ölçekte yeryüzündeki adalet yanlılarını, tüm mazlumları ve ötekileştirilen halkları temsil ediyor. Bunun farkında olan devletler son süreçte kamuoyu oluşturmak için, adalet yanlılarına, kendi yanlış politikalarıyla ötekileştirdikleri insanlara, işgaller sonucunda mağdur olan mazlumlara ulaşmanın yolunun Erdoğan sevgisinden geçtiğini görüyorlar. Bu sevgiyi ihmal etmenin bedelini de daha fazla ödemek istemiyorlar.

Sadece bu mu elbette değil..

Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın en temel özelliği gizli bir ajandasının olmaması. İç ve dış politikada net olması, şeffaflıktan ödün vermemesi, doğrudan uluslararası kamuoyuna seslenmekten hangi şartta olursa olsun geri durmamasıu2026

Biliyorsunuz "İmaj" artık bir sektör. Bu sektörün aktörlerinin incelediği ilk lider ise "Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan." Çünkü onun imaja da, imaj çalışmalarına da ihtiyacı yok. Onun misyonu var. Değerleri var. İlkeleri, etik kuralları, dik duruşu var. Her şey doğal. Yapmacık olan her şeye de karşı. Dilini de, değerlerini de, kültürünü ve adaletini de kendi yaygınlaştırıyor, dış görünüşe yönelik olarak kavramlaştırılan siyasi sahte imajları yıkıyor. Tüketmiyor, üretiyor, dayatılan sembol ve kodlara takılmıyor, siyasal imaj sektörünün tüm tezlerini çürütüyor, onları bile değişime zorluyor. Çünkü Sayın Erdoğan, yeniliğin öncüsü, değişimin temsilcisi, erdemliler hareketinin lideridir.

Devrimcidir. Odak noktası halktır. Gücünü halktan almaktadır.

Dürüsttür, kendisidir; imaj peşinde koşanların hayalini bile kuramadıklarını yapandır. Batı kendi liderlerini ticari bir ürün gibi pazarlamaya çalışmaya devam etsin, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Erdoğan kendi misyonu ve vizyonu ile sanal sınırları aşmaya, barışı topyekun inşa etmeye, dünyanın bozuk sistemini düzeltmeye çalışıyor. Türkiye'nin iç ve dış politikasının ana dinamiği adalet ve merhamet arayışıdır. Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın verdiği mücadele, bu arayışı bütün muhataplarına kabul ettirme çabasıdır.

İşte bizlere düşen görev; bu misyon ve vizyonu tümüyle önce anlamak, anlatmak, sorumluluk kültürünü içselleştirmeyi başarmaktır. Bunu başardıktan sonra durmak yok.

Evet yola devam. Daha hızlı ve büyük adımlar atmanın gerektirdiği kararlıkla yeniden sefere çıkacağız, güçlü bir irade ve derin bir sorumluluk şuuru ile yeni zaferlere odaklanacağız. Batı'nın hastalığına kapılmayacağız. Maalesef Batı şuan hastadır. Hastalığının adı; sorumsuzluk ve duyarsızlıktır. Çağın hastalığından kendimizi koruyarak, mesuliyet şuuruyla gaflete düşmeden tüm insanlığı gerçeğe davet edeceğiz. Engelleri düşünmeyeceğiz. Zorluklara aldırış etmeyeceğiz. İçeride ve dışarıda fitnecilerin hezeyanlarına pirim vermeyeceğiz, sahte yüzlerin hezeyanlarına ortak olmayacağız. İşimize bakacağız. Samimi olacağız, davamıza bakacağız. Kötülüklerin, hainlerin, iyiliğe savaş açanların ve yolunda doğru olanlara karşı çıkanların bertaraf edilmesi için hayatın her cephesinde birlikte hareket edeceğiz.

Hiç merak etmeyin direneceğiz, bu çağa damgamızı inşallah vuracağız.