Dolar (USD)
32.20
Euro (EUR)
35.11
Gram Altın
2473.02
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

31 Temmuz 2016

Darbe tutmadı, eski yönteme devam

Darbe girişiminin üzerinden 15 gün geçti. Millet meydanları doldurmaya devam ediyor. Yetkililer gerekli tedbirleri almak için uğraşıyor. Şu an için devlet darbeye karışan, destek olan, içinde bulunanların peşinde. FETÖ'cüler ağırlıklı olmak üzere tutuklananların sayısı 10 binleri buldu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın meydanlardaki nöbetin bitirilmesi talimatı vermediğinden millet bıkmadan her akşam bulunduğu ilin ilçenin toplanma yerinde alıyor soluğu. Bizde her akşam o nöbetlere iştirak etmeye çalışıyoruz. Millet alınan tedbirlerden çok haberdar değil. Fakat gereği yapılacağından emin. Bu eminliğe FETÖ'cülerin kurum ve kuruluşlarda bugüne kadar yaptıkları tahkiyeler de olduğu gibi masum insanları ihbar etmeleri, yerlerini koruma adına yaptıkları iftiralar halel getireceği endişesi var sadece. Çünkü bu örgüt masonik yöntemlerle çalışıyor. Gizlilik yeteneği çok yüksek. Aynı mahalledeki iki ayrı sohbet grubunun bir birinden haberi olmadı bugüne kadar. Fakat yukarıdan aşağıya iletişim hızı, söylem hızı dünya da görülmemiş bir şekilde işledi. O nedenle bu endişe çok ciddiye alınmalıdır. Zaten MİT'in hazırladığı iddia edilen listeler de bunların izleri var. Aynı zamanda FETÖ dışındaki şer cephelerinin 'Fırsat bu fırsat' mantığı ile ortalığı iyice karıştırma ve stratejik yerlere elemanlarını yerleştirme telaşları da ayrı bir handikap.

Dedim ya meydanlardayız her akşam. Ankara Kızılay'da Külliye önünde de aynı kaygı, Balıkesir Hükümet meydanında da aynı kaygıları işitiyorum. Cuma gecesi 02.00 de Anakara'dan gelince günlük nöbetimizi yerine getirelim diye Hükümet meydanına indim Balıkesir'de. Bu 3. Gelişim. Millet orada coşkulu. Ne zaman bitecek diye soranı görmedim. Oturup konuştuklarımızın kaygıları devam ediyor. Komuta kademesinin olduğu gibi kalmasını farklı farklı yorumluyor. Bir kısmı 'Anlıyoruz. Dere geçerken at değiştirilmez. Amau2026' diyor. Bir kısmı 'Açıkça endişeliyim. Neden böyle yapıyorlar. Çünkü bunların içinden birileri yine darbeye yeltenmeyeceğinden kim emin' diyor. Bununla da kalmıyor. Askeriye içinde uzun zaman bulunmuş bir başkası 'tekrar denenmeye kalkıldığında daha çetin bir yapı ile karşı karşıya kalabiliriz' uyarısında bulunuyor. Bunlar meydanların dilinden.

Darbe tutmadı. Fakat ülkeyi kaosa sürüklemek için yöntem çok. Yarın ne olur bilinmez. Fakat bugünden hemen eski yöntemlere geri dönüldü. Birçok vatandaş sosyal medyada soruyor: "PKK terörü bir ara kesildi, DAEŞ saldırıları ne oldu? Meydanlarda patlatılan bombalar neden birde kesildi?' diye. "Demek ki birbiri ile bağlantılı olaylar' şeklinde de yorumlar. Hepsi doğru. Vatandaş gerçeği görme konusunda feraseti yüksek.

Bu sütunlarda geçen hafta yazdım. Türkiye adı konulmamış bir savaşın içinde. Bu savaşı biz ABD ile yapıyoruz. Bu savaşı ABD'nin beslediği ve yönettiği maşalarla yapıyoruz. ABD Merkez Kuvvetler komutanın 'DAEŞ terör örgütü ile mücadelede Türkiye'de muhataplarımız tutuklandı. Şimdi endişe duyuyoruz.' açıklamasından anlıyoruz ki PYD'yi PKK'yı ve DAEŞ i yönetmelerinin ötesinde Türkiye'nin bu örgütlerle mücadelesinin ileri uç unsurlarını da bunlar yönetiyormuş. Yani ABD'nin telaşı 'Tavşana kaç, tazıya tut' talimat zincirinin bozulması. ABD 'şecaat arz ederken sirkatini' ifade ettiğinin farkında değil. Bu itiraf ABD komutanlarının ilişki zincirini aşarak bizdeki darbe yapan komutanlarla direk temasta olduklarını resmen belgesidir. Şimdi ABD yetkililerine sormak lazım; Tüm bunlara, bu komutanlara sizin talimatınız mı? Sizin talimatınız değilse komuta zinciri dışında hareket eden başta Merkez Kuvvetler Komutanı'nı görevden almayı düşünüyor musunuz?

Şimdi darbede başarılı olunmayınca eski yönteme deri dönüldü. Bu arada daha da güçlendirilen PKK ile içimizdeki şer cephenin ABD'nin talimatı ile Güneydoğu'da kaldığı yerden savaş kararı aldı. 2-3 gündür Güneydoğu'dan şehit haberlerinin gelmeye başlaması bundandır. Savaşta aynı dili aynı yöntemi kullanmadıkça düşmanın aklı başına gelmez. Türkiye bir an önce kendine gelerek Güneydoğu'da darbe girişimi öncesi elde ettiği mevzileri muhkemleştirmelidir. Dere geçerken at değiştirilmez ise bu atların süvarileri bu millete sevdalı olduklarını bu çabaları ile göstermelidirler. Bizde onların göz yumdukları ve çaresiz kaldıkları durumlarını af etme fırsatı bulalım.

Kalın sağlıcaklau2026