Dolar (USD)
32.26
Euro (EUR)
34.80
Gram Altın
2403.61
BIST 100
10295.99
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

26 Ocak 2015

DAVOS TOPLANTILARI YAPILDI

İsviçre'nin Davos kasabasında düzenlenen ve dünyadaki pek çok politik, ekonomik ve sosyal sorunun tartışıldığı Dünya Ekonomik Formu'nun 45.Davos Yıllık Toplantıları 21-25 Ocak tarihleri arasında yapıldı.

40'tan fazla devlet başkanı ve başbakanın ilgi gösterdiği toplantıya 6 yıl aradan sonra Türkiye'yi temsilen G-20 dönem başkanı sıfatıyla Başbakan Ahmet Davutoğlu da katıldı.

Davutoğlu'na Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Avrupa Birliği Bakanı Volkan Bozkır, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı eşlik etti.

''Türkiye'nin G-20 için Vizyonu'' konulu oturumda konuşan Davutoğlu, "2008 ekonomik krizi bize bir şey öğretti. Ekonomik kriz mali kriz olarak başlıyor ve işsizlikle birlikte sosyal kriz ortaya çıkıyor" dedi.

Merkez Bankası'nın yarım puanlık faiz indirimini de değerlendiren Davutoğlu, faizlerin daha fazla inmesi gerektiğini söyledi.

Davos toplantılarıyla ilgili şu kısa yorumda bulunabiliriz:

Neo liberal ekonomi politikalarının yol açtığı küresel kriz, çevre sorunları, sosyal çalkantılar, artan işsizlik ve yoksulluk, gelir dağılımındaki eşitsizlik gibi meseleler bu toplantıların gündeminde sürekli yer almasına rağmen pratikte olumlu bir gelişme yaşanmıyor, aksine durum daha da kötüye gidiyor.

Mesela gelir eşitsizliğine ilişkin yapılan son bir araştırmaya göre, 2016'da dünyanın en zengin yüzde 1'in mal varlığı, bir yıl öncesine kıyasla yüzde 2 artarak küresel servetin yüzde 50'sine ulaşacak.

Diğer bir ifade ile 73 milyonun serveti 3 milyar 650 milyon kişinin servetine eşit olacak.

Şu akıl almaz dengesizliğe bakın.

İsyan etmemek elde değil.

AVRUPA MERKEZ BANKASI KESENİN AĞZINI AÇTI

Avrupa Merkez Bankası'nın(ECB) merakla beklenen para politikaları toplantısı geçtiğimiz Perşembe günü gerçekleşti.

ECB, halen yüzde 0,05 seviyesinde bulunan faiz oranını sabit tutarken mart ayından başlayarak Eylül 2016'ya kadar her ay 60 milyar Euroluk devlet tahvili alımı yapacağını duyurdu.

Bunun anlamı şu;

Banka Eylül 2016'ya kadar piyasalara 1,14 trilyon Euro pompalayacak.

Neden?

Size garip gelecek ama bütün çaba, yüzde sıfırlarda gezinen hatta bazı AB ülkelerinde eksi olan enflasyonu yüzde 2'ye yükseltebilmek.

Çünkü enflasyonun azı da zarar.

Ekonominin durgunlukta olduğunu gösteriyor.

ECB'nin parasal genişleme kararı küresel piyasaları olumlu etkiledi.

Borsalar yukarıya doğru hareketlendi, faiz oranları düştü.

Hızla değer kaybeden Euro, dolara karşı Eylül 2003'teki 1,12 seviyesine yaklaştı.

Türkiye piyasalarında da pozitif hava esti.

Hafta içinde 2,72 TL seviyesine çıkanEuro, kararın açıklanmasının ardından 2,61'ekadar geriledi.

Borsa nihayet 90 bini aştı, 91 bin puanı gördü.

10 yıl vadeli gösterge tahvilinin bileşik getirisi yüzde 7 ile son 1,5 yılın en düşük seviyesini test etti.

Cuma günü yayınlanacak yazımızı, araya daha güncel bir konu girmezse ECB'nin parasal genişleme programının Türkiye ekonomisi üzerindeki muhtemel etkilerine ayıracağız.

[email protected]