Dolar (USD)
32.55
Euro (EUR)
34.85
Gram Altın
2447.01
BIST 100
9915.62
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

14 May 2015

Dergiler iyi ki var

Edebiyat dergilerinin çok olmasından hiçbir zaman şikayetçi olmadım. Bilakis bundan son derecede memnunum. Ülke şartlarında bir derginin ne zorluklarla çıktığını çok iyi bildiğimden, kimsenin "iş olsun diye" dergi çıkarmayacağını da biliyorum. Özellikle Anadolu'da dergi çıkarmanın büyük şehirlere oranla daha külfetli bir uğraş olduğunu da bugüne kadar arkadaşlarımla çıkardığım dört dergi tecrübesinden ziyadesiyle öğrendim.

Dergilerin büyük umutlarla çıktığına inanırım. Birkaç kafadarın kafasında bir anda çakan şimşek, çıkacak bir derginin habercisi olabilir. Umutlar büyüktür, hedeflere ulaşmak için yapılacaklar çok fazladır ama günümüzde dergi çıkarmak maalesef derginin birkaç sayı sonrasında umutların suya düşmesiyle neticelenecek bir talihsizliğe sahiptir. Çünkü ne yapsak da ne etsek de hedef kitle pek de farklı değildir. Günümüzde öyle görünüyor ki bir dergi çıktığında bundan haberdar olan kişilerin sayısı hep aynıdır diyebilirim. Hatta yeni bir dergi çıktığında bundan heyecan duyan, haberdar olan kişilerin adlarını da aşağı yukarı tahmin edebilirim.

Bir dergi çıkarırken hedefleri çok da büyük tutmamak gerek. Ayakları yere sağlam basan bir heyecanla dergi çıkarmak, ileriki zamanlarda yaşanacak hayal kırıklıklarını daha aza indirecektir.

Anadolu'da dergi çıkarmayı düşünenlerin ilk hedeflerinde kendileri vardır. Yaşadıkları şehri daha anlamlı kılmak, dergi adına bir araya gelmek, dergiyle seslerini daha uzaklara duyurmaku2026 bu hedeflerden sadece birkaçıdır. İyi duygularla çıkar her dergi. Saldırmak, birilerini hedef almak, öç almak için dergi çıkarmak, dergiye mesaisini ve evinin rızkını vermek Anadolu insanının meyledeceği bir uğraş değildir.

Birilerine haddini bildirmek, sayfalar dolusu kendi reklamını yaptırmak, etrafına topladığı müritleriyle gönül eğlendirmek görülüyor ki dergiyi kendi emellerine alet edenlerin işidir. Ben bu tarz dergileri Adnan Oktar'ın televizyon programlarına benzetiyorum. Derginin abisi bir söz söyler, müritler hazır bekler Maşallah, İnşallah demek için.

Dünyayı değiştirmeye gerek yok. Dünya zaten dönüyor ahengini bozmadan. Dergide bir emek varsa bunun da bir yansıması olmalı. Edebiyat çevrelerini sarsmak, çok ses getirmek ya da gündem oluşturmak için sıra dışı işler yapmak nafile bir uğraşın ötesine geçmez. Derginin elbette söyleyecek sözü olmalı. Bir emek varsa bunun da bir sonucu olmalı. Sadece çıkıyor olmak için dergi çıkarmak, her açıdan israftır. Elbette dergilerin çıkmasına sözüm yok. Çıksın dergiler ama kendine bile hayrı olmadan çıkan dergiye verilen emek de yazıktır, günahtır.

Denir ya, geçmişini unutanın geleceği de olmaz diye. Bugün birçok dergide yazılar, şiirler yayınlayanlar zamanında Anadolu dergilerinde ilk ürünlerini vermişti. Şimdi çıkıp da bu dergileri küçümsemek, olur olmaz söz söylemek ahde vefasızlıktır. Anadolu dergilerini atlama taşı olarak kullananlar çoktur. Bunu anlarım da sonradan çıkıp da bu dergileri küçümsemek kişinin kendisini küçültmesinden öte bir şey değildir.

Dergiler şimdi İstanbul'da bir fuarla görücüye çıkıyor. Geleneksel olmaya aday bir titizlikle 6. sı düzenleniyor dergi fuarının. Sirkeci Garı'nda dergi müdavimlerini ağırlayacak İstanbul ve Anadolu'nun dört bir yanından gelen dergiler. Bu, dergilere verilen önemin bir göstergesi. Dergilerin hayatımızda yer tuttuğunun bir ispatı. Sanal aleme karşı kağıt kokusunun direnişidir bu. Gidilmeli, görülmeli, dergilere omuz verilmeli.

Dergilerimiz çıksın. Sayısının çokluğu çok da önemli değil. Ülkenin dört bir yanından uçup gelsinler. Kalplerimize güzellikler bırakmak için gelsinler. Yarına kalacak birkaç söz bile olsa bırakmak için gelsinler. Fazlasını da istemeyiz.