Dolar (USD)
32.18
Euro (EUR)
35.00
Gram Altın
2499.16
BIST 100
10643.58
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

10 Şubat 2017

Diriliş Ertuğrul'daki Tapınak Şövalyeleri ve bugün

Televizyonu pek seyretmem, sosyal medyada göründüğüme bakmayın çok oyalanmam. İnternette en fazla kullandığım google'dir. Lüzumlu lüzumsuz birçok aklıma takılan konuda tarama yapmaya çalışırım. Gazetelerle aram ise eskisi gibi değil. Bulursam göz atarım. Genelde internetten takip etmeye çalışırım.

Fakat denk geldiğinde gözüm takılan dizi ve programlar olur. Dedim ya pek televizyon seyretmem. Gözüme takıldığında seyrettiğim diziler içinde Diriliş Ertuğrul oluyor. Çarşamba Akşam'ı da o öyle oldu. Dizinin yarı yerinde takıldım kaldım. Şu, Vural Bey'in idam edileceği bölüm. Çavdar Bey'in defni. Tekfur'un ölümü ve kayı boyuna oynan oyunlar. Tekfur'un komutanının Vural beyi kurtarmak için çabası. Dizinin öncesini pek bilmiyorum. Ama izlediğim bölümde bir anda Tekfur'un katledilmesinin altında Tapınak Şövalyeleri'nin Yörük boyları ile tekfurlar arasındaki anlaşmaları bozmak amacını taşıdığı dikkatimi çekti. İki Tapınak Şövalyesi'nden biri herkes tarafından Tüccar Hasan diye biliniyor. Fakat asıl ismi farklı. İzleyenler bilir Vural Bey'in idam sehpasına giderken olay ortaya çıkıyor. Ertuğrul Bey'in şüphelerine rağmen tekfurun komutanı Tekfur'un öldürdüğü iddiası ile o iki Tapınak Şövalyesi'ni orada öldürüyor.

Öyle günlerden geçiyoruz ki? Hiç bir detay dikkatten kaçmaması gerekiyor. Diziden mülhem olarak bugünlerde perde arkasında nelerin yaşandığından haberimiz yok. Günümüzün Tapınak Şövalyeleri ne yapar. Hangi oyunlar içindedir. Bilmiyoruz

Fakat Cumhurbaşkanlığı Sistemi'nin Meclis'ten geçmesine rağmen Referandum için halen imzalama gerçekleşmedi. Radyo'yu dinlerken Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar'ın 'Hava şartları' gerekçesini duydum. Fakat perde arkasında garip şeylerin olduğu izlenimleri var. Milletin arasında ise keskinleşen Evet-Hayır blokları ve bazı asker kökenli isimlerin sosyal medyadan 'Bu Referandum olmayacak' şeklinde çığlıklarını duyuyorum.

En garibime giden ise Salı Günü MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin bir taraftan duygularımızı okşayan konuşması, bir taraftan 'Evet'çi olmayan fakat ortada bulunan özellikle kendi tabanına yönelik hem tehditkar, hem de kızgınlıkla 'Hayır'a dönüşmesine neden olacak sözleri. Diğer taraftan birilerinin megafonu olduğu herkesçe malum olan Doğu Perinçek'e yönelik ifadeleri. Doğu Perinçek'in şımarık ve şımarık olduğu kadarda ukala tavırlarının nereden kaynaklandığı ayrı bir konu. Cumhurbaşkanı'na yazdığı mektup ise cabası. Üflenenleri mi ifade ediyor. Yoksa deli saçması mı? Bu sıralarda perde arasındaki tavırları ve yönlendiricileri takibe muhtaç bir isim. 15 Temmuz Darbe girişimi sonrası 'Milleti bir birine nasıl düşürdük' diyenlerin bugünlerde ellerini ovuşturmasının simgesi olmasın?

Benden uyarması MHP tabanında referandumda 'Evet' demesine yönelik ciddi bir caba görmüyorum. Devlet beye akıl verecek halim yok. Ama derleyici ve kucaklayıcı bir üslupla kendine karşı keskin bir cepheleşmeye gitmiş parti tabanına sıcak mesajlar vermek zorundadır. Yoksa referandumda MHP tabanı Devlet Bahçeli antipatisinden dolayı 'Hayır' a kayacak, hatta CHP sempatisi doğacaktır.

Sadece Devlet Bey'e sözümüz yok. 'Evet' veya 'Hayır' dünyanın sonu değildir. Millet sizden 'Neden Evet, neden Hayır'ın gerekçesini istemektedir. Bu MHP için de geçerlidir, AK Parti için de geçerlidir. CHP için de geçerlidir. O kadar esnafla, o kadar da vatandaşla sohbet ediyoruz. 'Bizi keskinleştirmeyin. Arkadaş söyleyin ben 'Neden evet' diyeceğim, 'Neden hayır' diyeceğim. Bunu izah edin' diyorlar.

Meydanlarda 'diğeri'nin kötülüğü ile oy istenmez. Diğeri suçlanarak ise hiç sonuç alınmaz. Onun için bugünden kampanyaların gidişatı yeniden gözden geçirilmelidir.

Cuma'nın hayrı üzerinize olsunu2026