Dolar (USD)
32.26
Euro (EUR)
34.90
Gram Altın
2436.30
BIST 100
10173.42
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

11 Temmuz 2019

Dünyada güzel şeyler de var!

SESLİ MAKALE İÇİN TIKLAYINIZ...

Kovulmuş şeytanın şerrinden Rahman’ın rahmetine sığınıyorum. İnsanlık macerasının başlangıç noktasını, takvimlerin olmayıp hayata ve yaşananlara dair hiç bir şeyin ne yazıldığı ne de şikayetlerin olduğu o ilk anları hatırlatmak istiyorum değerli okurlarıma bugün...

Henüz medeniyet diye bir tabirin söylenmediği, “teknoloji çıktı insanlık bozuldu” denilmediği, içinde bütün ihtiyaçların karşılandığı, sıkıntıların, açlıkların, hastalıkların, savaşların, ölümlerin, acıların, yoklukların olmadığı bir aleme yolculuk yapmak istiyorum. İlk yaratılan Adem’i ve eşini, insanlığın anne ve babasını anmak istiyorum bugün...

Çaresizlik sendromuna çakılan, bir çok yanlış kararların altına imzalarını atıp insanları çıkmaza sokan, toplumlara yeni bir cinsiyet giydirme derdinde olan, LGBT lerin yanında (+) lar ekleyerek “daha hangi süprizler bizi bekliyor” diye gözümüzü yaşananlara çevirten, bir yandan da evlerindeki yaşadıkları huzursuluklara sebep ararken çareyi hep muhatabının değişmesiyle geçeceğini düşünen, zulme uğrayan ve zulmeden, “ne olacak bu ümmetin hali” deyip feveran eden, eskiler sanki çok iyiymiş gibi eskiye hasret ile günlerini geçirenlere bu gündemlerinden çıkmayı teklif ediyorum. Öncelikle kendime ve siz değerli okurlarıma...

Dünya da güzel şeyler de var!

Ne imtihanlar değişti, ne ümmet bir yere gitti, ne de var olan şey yok olmakta...

Medeni dünyanın esiri diye kendimizi nitelerken, medeniyeti de teknoloji ile kıyaslayarak bizden öncekiler gibi yaşıyor ve düşünüyoruz. Onlar gibi zamana atıf yaparak, hiç bu kadar zor olmadı, bu devirde çocuk nasıl yetişir, algılarla oynanıyor, reklam ve medya dünyası çok iyi çalışıyor vs. yaptığımız yanlışlara bir çok sebeplere bağlayarak kendimizi temize çıkartmak istiyoruz. Çaresizliği kabul ederek yaşadıklarımız için herkesi suçlar durumdayız.

Yoksa herkes kötü de bir ben mi iyiyim?

İlk yaratılan, cennetin ihtişamını en güzel şekilde değerlendiren, derdi gamı tasası, yanlış yapmak için hiçbir sebebi olmayan, makam mevki şöhret gibi düşüncesi hatta kaybetme korkusu bile olmayan, hayata ve anlamaya dair bütün bilgilere vakıf olan Adem ve öğretmeni Allah...

Yoksa kurallar net, yasaklar belli, sınırlar kesin değil mi?

Rahatından ve makamından olan, gururunun esiri olarak bir çok yanlışlara imza atan, kötülük nedir bilinmezken kıskançlığı ve kini yüzünden arkasında kötülükte çığır açan, gardını alamayıp yaptığı yanlışlara kılıf uydurup Rahman’ı karşısına alarak insanlığa savaş açan Şeytan ve takipçileri...

Yoksa imtihan ağır, dünya tatlı, dualar da makbul değil mi?

Kuralların ve sınırların belli olup uymayanın cennetten kovulacağını Rahman’dan öğrenen, aynı zamanda gözleriyle iblisin makamı ve mekanından kovuluşuna şahit olan, “sakın şeytana uyma!” emri ile uyarılan Adem ve eşinin kandırılması ya da kanması doğru değil mi?

O devirde de bu devirde de söylemler aslında aynı. “Ben senin iyiliğini istiyorum. Kendine gelmeli, sınırları aşmalı, kuralları çiğnemelisin ki mutlu olasın. İçinden geldiği gibi yaşa ki, mal makam şan şöhret senin olabilsin. Kimseye mecbur değilsin. Kendine güvenmelisin...

Peki günümüzde değişen nedir?

Öğretmeni Allah olan insan ne zaman öğretmeninden uzaklaşırsa öğreteni şeytan ve şeytanlaşmış insanlar olacaktır. Cennetten kovulan Adem ile eşi, hatasını anlayıp tevbe ederken yaptıkları ile yüzleşmişler, aynı zamanda da dünyanın sıkıntılarına katlanmak zorunda kalmışlardır.

Şeytanın hilesi ise ne kadar büyük gibi görünse de Rahman’a sığınmanın arkasında yok olmuştur. Peki ya insan şeytanların şerlerinden nasıl korunulacaktır?

Öncelikle baktığımız yeri, durduğumuz noktayı, odaklandığımız konuları ve gündemlerimizi değiştimeliyiz.

Gündemini hak ile güzelliklerle doldurmayanın, hayatında boşluk bırakanların dolduranı elbette çok olacaktır. Olması gereken o ki, güzellikleri de görmeli, kötülükleri iyiliklerle örtmeye çalışmalı, yaşanan onca olumsuzlukları bir kenara bırakarak yapılan hoş şeylere odaklanılmalıdır. Aksi takdirde ezilmişliğin verdiği psikoloji ile günlerini kahrederek geçirenlerden biri olunacaktır.

Hasılı kelam; dünyada güzel şeyler de oluyor. Nerden mi bileceksiniz?

Bir grup gönlü güzel gençlerin www.bidunyahaber.org sitesinden...

Kormayın! Rahman bizimle. Biz O’nu bırakmadığımız müddetçe O bizi bırakmayacağını vaad etmektedir.

Ves-Selam...