Dolar (USD)
34.09
Euro (EUR)
37.71
Gram Altın
2913.68
BIST 100
8898.23
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

03 Ocak 2022

Enflasyonda bundan sonra ne olacak?

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) bugün enflasyon verilerini açıklıyor.

Geçen 3 ay sürecinde döviz kurundaki hızlı yükselişe paralel olarak küresel enflasyon, küresel emtia fiyatlarındaki artış, kıtlık, tedarik zincirinin bozulması, ihracatın aniden hızlı bir şekilde artması gibi çeşitli nedenlerle enflasyonda hızlı bir yükseliş yaşadık.

20 Aralıkta açıklanan “Kur korumalı TL vadeli mevduat ve katılım hesabı” politikasıyla döviz kuru büyük ölçüde kontrol altına alındı. Son günlerde tekrar kıpırdanmalar olsa da vatandaşların dövize olan yoğun talebinin azaldığı görülebiliyor. Döviz kurunun daha az oynak hale gelmesiyle ülkemizdeki enflasyonun temel problemlerinden birini eleyecektir.

Geriye iklim değişikliği sebebiyle yaşanan kuraklık ve küresel enflasyon konuları kalıyor. Özellikle Küresel emtia fiyatlarındaki artış sebebiyle ülkemizde de enflasyonun yükseldiğini görebiliyoruz. Artan emtia fiyatlarının çözümü sadece bizimle alakalı olmadığı için küresel piyasaları takip etmeye devam edeceğiz. Bununla beraber yağışların düzenli olması sebebiyle bu yıl rekoltenin artması beklenebilir. Ancak gübre fiyatlarındaki artış gıda fiyatlarını artırıcı bir etken oluşturacaktır.

Ülkemizde enflasyonu etkileyen bir diğer unsur da ihracatta yaşanan hızlı artıştır. Küresel tedarik zincirinin bozulmasıyla beraber Türk mallarına olan talep artışı ülkemizde arz azalmasına neden oldu. Artan ihracat talebi ihracatçıların peşin ve döviz kuru sebebiyle daha yüksek fiyattan satmalarını sağlarken üreticilerin iç piyasa yerine ihracatı tercih etmelerine neden oldu. Hem ihracatı artıracak hem de iç piyasanın ihtiyacını karşılayacak en önemli unsur şüphesiz ki üretimin artmasıdır. Üretimin artması için de finansman maliyetlerinin düşmesi yani faiz oranlarının düşmesi gerekmektedir.

Bugün açıklanan enflasyonun yüksekliği herkesçe malum… Ancak bu fiyat artışlarını biz aralık ayında yaşadık. Üretici fiyat endeksinde yaşanan artışlar tüketici fiyat endeksine yansıyor. Döviz kurundaki dengenin sağlanmasıyla beraber bundan sonraki süreçte üfe azalmaya başlayıp tüfenin de azalmasını sağlayacaktır. Ancak bu süreç zamana yayılmış bir şekilde gerçekleşecektir. Fiyatlar genel düzeyinde yaşanan bu artış birkaç fiyatın düşmesiyle düşecek değil elbet. En azından bir iki aylık süreç içinde enflasyonun düşmesi beklenebilir.

Tam bu kısımda şunu ifade etmekte fayda var. Enflasyonun düşmesi fiyatların düşmesi anlamına gelmez. Enflasyonun düşmesi fiyat artış hızının düşmesi anlamına gelir. Döviz kurundaki hızlı düşmeyle beraber bazı ürünlerde fiyat düşüşleri olsa da fiyatlar genel düzeyine yansıması zaman alacaktır.

Enflasyon konusunda unutulmaması ve gözden kaçırılmaması gereken bir husus var. Enflasyon özellikle sabit gelirlilerin alım gücünü azaltır. Asgari ücret artışı ve memur zammı sabit gelirlilerin alım gücünü artırıcı etki oluşturacaktır. Yani en genel ifadeyle yeni fiyat düzeyinde yeni gelir düzeyiyle piyasa dengeye gelecektir.

Asgari ücret artışı ve memur zamlarıyla beraber döviz kurunun ve fiyatların yükseldiği kasım ve aralık aylarında daralan piyasa bir nebze olsun canlanacaktır. Piyasanın canlanmasıyla beraber esnafın da gelirinde artışlar olacaktır.

Bugün açıklanan yüksek enflasyon oranı aralık ayında yaşanan ve ödenen enflasyondur. Yüksek enflasyon sebebiyle döviz kurunda yükseliş bekleyenler unutmamalıdır ki döviz kurundaki dengenin sağlanmasıyla enflasyon düşmeye başlayacaktır. Ocak ayında aylık bazda negatif veya sıfıra yakın enflasyon oranı gelme ihtimali çok yüksektir. Bu nedenle dövize yönelmenin hiçbir gereği yok. Piyasada sıcak para olmadığı için ülkemizde dövizi yükselten en büyük etken iç piyasadaki talebin artışı olacaktır. İç piyasada dövize olan talep artarsa döviz tekrar yükselir. Dövizin yükselmesi enflasyonun düşmesi yerine tekrar yükselmesine neden olur. Dövize talebi artıranlar yeni bir enflasyon dalgasına neden olurken döviz alarak enflasyonu yükseltenin kendileri olduğunun farkında olmaları gerekir. Yani parasını enflasyona karşı korumak isterken aslında kendisini kendisinden korumaya çalıştığını bilmesi gerekir. Uygulanan “Kur korumalı TL vadeli mevduat/katılım” politikası hâlihazırda döviz kurunun yükselmesi durumunda oluşacak kaybı karşılayacağını vadediyor. Bu nedenle döviz almanın hiçbir mantığı yok (hanehalkı için). Döviz alınmadığı takdirde döviz kuru dengelenecek ve enflasyonun düşmesi hızlanacaktır.