Dolar (USD)
32.47
Euro (EUR)
34.73
Gram Altın
2440.77
BIST 100
9915.62
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

09 Temmuz 2020

Erkekler korniş takın yeter

Evlisiniz ve o sizi nasıl anlıyor, nasıl kavrıyor çok önemlidir. İkili ilişkiler yaşıyor ve ikili ilişkilerde değer kayıpları oluyor. Sonrasında eşler birbirini kınar, kötüler. Neden değer kayıpları olur? Hatalar mı sebep olur?

Her zamanki kahramanımız Neriman’dan örnek verelim yine. Saffet’i çok seviyor. Bilgisine, görgüsüne hayran. Ama yemek yapmasına kızıyor. Bazen yemeğin tuzunu atmayan, diğer birkaç kere de yemeği yakan Saffet’in yemek yapmasından haz etmiyor. Bu konuda kötü tecrübeler yaşayan Neriman “Aman! Sen bilgi işlerini hallet, kornişi yerine tak, yemek işlerine sakın bulaşma.” Bu tarz değerlendirme özel ve öznel bir değerlendirmedir. Tam tersi Saffet’in Neriman hakkındaki bir değerlendirmesi de böyledir.

Bu durum yalnız tanıdıklar ile ilgili değerlendirmedir. Tanımadıkları ve çok az tanınan insanlar ile ilgili genel değerlendirmeler yapılır. Karizması üzerinden bir değerlendirme yapılır. Ama yakından tanıdıklarımız, iç içe yaşadıklarımız ile özel ve öznel değerlendirme yapmak farzı ayın gibidir. Bu, evliliklerde de iş ilişkilerinde de siyasette de böyledir.

Her insan hayat hakkında bir değerlendirmede bulunup bir bakış ile bakar. Kendisinde yaratılan karakter ile değerlendirip, bakar. Bu durum, doğru veya yanlış bakımından ikili ilişkileri ve hayatı değerlendirirken hiçbir zaman unutulmamalıdır. Hayvanlar dünyasından bir örnekle konuyu açalım.

Mesela ördeğin ömrünün azı karada çoğu suda geçer. Üremek ve tünemek amaçlı karaya ayak basar. Hayatının çoğunluğunda yüzde doksana varan bir oranla suyu görmek ister. Baktığı zaman su arar, su bulmak ister. Çünkü yaratılışı suya uygundur. Suyun dışına gereksiz çıkarılan ördek, asi davranır, bakışı değişir. Suyun dışına hapsedilen bir ördek mahvolmuştur.

İnsanlar da hayata hazırlanırken yaratılışa göre davranırlar. Sonra ebeveyni, akrabaları, arkadaşları ve çevre etkisi ile beraber kendi karakteri ile birleşip bir şekil alır. Muhatabınız olan o insanın şekli olur. Eşiniz, arkadaşınız veya akrabanız olur o insan. Bu şekil oturduktan sonra doğru veya yanlış işlerinizi kendi şekline göre hayata bakışına göre değerlendirip bir sonuç olarak ortaya döker.

İlişkiler geerildikten sonra siz istediğiniz kadar “ben doğrusunu yaptım ama” deyip durun. Ancak iş, “ben doğrusunu yaptım” demekle bitmiyor. Karşınızdaki muhatabınızın sizi nasıl anladığı ve değerlendirdiği çok önemli. Sizin doğrunuzun, muhatabınızın bakışında doğru olup olmadığı önemli.

Bir başka ilişkide “ben sadece Kuran ayeti okumuştum ancak” der ve niçin yanlış anlaşıldığınızı kara kara düşünürsünüz. Kuran okuduğunuzu biz de biliyoruz. Ama muhatabınız Müslümanlığı sizin gibi değerlendirmiyorsa veya Müslüman olmaya hazır değilse sadece nefretini arttırmış olursunuz.

Veya uzun yıllar evlisiniz. Anne veya babasınız hiç fark etmez. Aile hayatınız da çok güzel gidiyor. Çocuklarınız büyümüş belki de evlenmiştir. Ailedeki değeriniz yüksekken birden düşüyor. İletişim mi sorun, algı mı?...

İletişim de problemdir. Birbirlerini anlama ve algı da problemdir. Değerinizin düştüğü anda herhangi bir olaydan etkilenilmiş ola bilinir. Veya meşhur psikologlara sorsanız da şu cevabı alırsınız: “Geçmişi vardır geçmişi.” Bardağı taşıran son damla gibi, düşer düşmez bir daha ıslah edilemez hale geliverir.

Neticeyi genel sorunlar da oluşturabilir özel sorunlar da oluşturabilir. Mesela kadınlar erkeklere göre aşırı duygusal ve bu duygusallığı aleni yaşar. Erkeklerden daha zengin, daha çeşitli ve daha baskındır duygusallıkları. Kadınlar erkeklerden duygusallık bakımından genellikle tatmin olmazlar. Kadınların genellikle dedikleri malumunuzdur. Erkeklerde ise duygusallık kadınlara göre çok az ve içe dönük yaşanır. Kadınlar, erkeğe göre aşırı duygusal isteklerde bulunur. Kadınlarda duygusallık on ise erkeklerde en fazla birdir. Bu durum genel bir bilgidir ve tüm erkekler aynıdır.

Veya erkek ve kadının konuşma süreleri. Kadınlar erkeğe nazaran daha konuşkandır. Kadının erkeğe göre çok konuşması hakkında erkeklerin dedikleri malumunuzdur. Bütün kadınlar böyledir. Bunlar genel bilgilerdir. Her kadın için geçerlidir.

Peki, ne olmalı? Fıtrat yani yaratılış hikmeti unutulmamalıdır. Birbirine emanet olana hürmette ve davranışta kusur edilmemelidir.

Sağlıcakla kalınız. Haneniz, şifahaneniz olsun.