Dolar (USD)
32.33
Euro (EUR)
34.67
Gram Altın
2392.35
BIST 100
10276.88
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

22 Temmuz 2020

Ermenistan’ı Kimler Kullanıyor?

Dış politikanın konularını coğrafya bilimindeki ‘‘yer sistemleri’’ konusuna benzetirim. Yer sisteminin en önemli konularından biri jeolojik fay hatlarıdır. Nasıl ki, bir fayın kırılması diğer fayları tetikleyerek depreme neden oluyorsa, dış politikadaki bir olay başka olayları tetikleyerek çatışmaya neden olur.

Geçtiğimiz günlerde Ermenistan’ın Azerbaycan’a saldırması konusunda Türk medyasında farklı açılardan tahliller yapıldı ve yapılmaktadır. Türkiye’nin Libya’da ve Suriye’de gösterdiği askeri başarıdan rahatsızlık duyan ülkeler, Ermenistan’ı kullanarak Azerbaycan’a saldırttığına dair epey yorumlar yapıldı.

Bu bağlamda Rusya ve Fransa’nın rolü üzerinde çokça duruldu. Yazılanları tekrar etmemek için üzerinde pek durulmayan üç hususa dikkat çekerek katkı yapmak istiyorum.

Birincisi, Siyonist faktörü üzerinde hiç durulmadı. Çünkü görünüşte Azerbaycan ile İsrail iyi ilişkilere sahip. Hatta yakın bir zamanda Azerbaycan İsrail’den silah satın aldı. Oysa dış politika incelemelerinde mümkün olan her yönde bakmak gerekir.

Siyonistler iki nedenden dolayı Ermenileri manipüle etmiş olabilir. Birincisi, Türkiye’nin katkılarıyla Libya’da bir istikrar sağlanırsa, bunun diğer Arap ülkelerine de örnek olacağından korkuyor. Çünkü Siyonistler bütün stratejisini kaos üzerine kurmuş. Dolaysıyla Siyonistler Kafkasya’da yeni bir cephe açmakla Türkiye’nin Libya’daki etkisinin azaltacağını umuyor. İkincisi, çatışma derinleşirse Siyonistlerin Ortadoğu’daki temsilcisi İsrail, Azerbaycan’a daha çok silah satacaktır.

Ermeni saldırısının arkasında Siyonistlerin olabileceğine dair iddianın akli dayanaklarını belirttim. Şimdide bu iddiamızı güçlü kılan somut verilere bakalım. ABD’de Ermenistan ve İsrail’i yönlendiren lobilerin olduğu herkesçe bilinmektedir. Bunların siteleri var, yayınlar yaparlar ve bende zaman zaman bu siteleri takip ederim. Ermeniler adına lobicilik yapan ‘’ The Armenian National Committe of America’’ sitesinde şöyle kısa bir haber vardı: ‘’ Ermeniler Amerika’daki Yahudilerle karşılıklı diyalog geliştirmek için New York’ta bir araya geldiler’’ Aradan birkaç gün geçtikten sonra, 12 Temmuz’da Ermenistan Azerbaycan’a saldırınca o habere tekrar dönüp bakmak istedim. Ama ilginç bir şekilde o haberi kaldırdıklarını gördüm!

Ayrıca Siyonistlerin emir eri gibi çalışan BAE’nin geçtiğimiz günlerde Ermenistan’a tıbbi yardım yaptığı haberlere yansımıştı. Sözde yapılan tıbbi yardımların üzerinden daha iki ay geçmeden Ermenistan’ın Azerbaycan’a saldırması oldukça dikkat çekicidir. İsrail, Azerbaycan’la olan ikili ilişkilerini bozmamak için BAE üzerinden de Ermenistan’la iş tuttuğunu düşünüyorum.

İkinci husus ki, bu çok önemlidir. Türkiye’nin terörle etkin mücadelesinin neticesinde PKK’nın hareket kabiliyeti gittikçe azalmaktadır. İlerde PKK tamamen tasfiye olursa alternatif olarak Ermenileri PKK’nın yerine kullanacaklarını tahmin ediyorum. Ermenistan’ın son saldırısı, PKK sonrası için hazırlanan bir planın parçası olabilme ihtimali çok yüksektir. Türkiye bu ihtimali ciddiyle almalı ve karşı stratejiler geliştirmelidir.

Üçüncü husus ise, yapılan saldırıyla içinde bir generalle birlikte yüksek rütbeli subayların hayatlarını kaybetmeleri üzücü olduğu kadar düşündürücüdür. Azerbaycan istihbaratının içinde Rusların etkisi var mı? İçerden Ermenilere bir istihbarat bilgisi verilmiş olabilir mi? Azerbaycan devleti bu saldırıyı kendi içinde de çok yönlü araştırmalıdır.

Bölgemizde devam eden çatışmalara Ermenistan’ın Azerbaycan’a saldırması sonucunda yeni bir çatışma alanı eklenmiş oldu. Bütün bu çatışmaların farklı özellikleri olsa da hepsi birbiriyle bağlantılıdır ve tek hedefi vardır. Bu hedefin ortak noktası, biten bir imparatorluğun küllerinden yeniden güçlenen Türkiye’nin önünü kesmektir.

Bu nedenle Suriye’de PKK’yı, Libya’da Hafter’i, Doğu Akdeniz’de Rumları, Kafkasya’da Ermenistan’ı kullanıyorlar ve kullanmaya devam edecekler. Çünkü sömürgeciler şu hususun çok iyi farkındalar; Müslüman ülkelerdeki bazı kukla idarecilerin zihinleri dağınık olsa da, halklarının ruhunda derin bir birliğe duyulan büyük bir özlem vardır. İşte Türkiye bu özlemin umududur.

Not: yazılarıma yorum ve eleştirileriyle katkı yapmak isteyenler: [email protected] bana ulaşabilirler.

Twiter:MehmetBeyhanTR