Dolar (USD)
32.30
Euro (EUR)
34.81
Gram Altın
2414.18
BIST 100
10267.09
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE


Eski travmalar bir daha yaşanmasın

Muhterem Cumhurbaşkanım,

Malumunuz mektuplar şahsidir; belli birine yazılır. Ancak birkaç haftadır bu köşede zat-i alinize yazdığım mektupları başkaları da okuyor olmalı ki, gördüklerimden bazıları yazdıklarımdan dolayı tebrik bazıları da tenkit ediyorlar. Mademki, şahsınıza yazdıklarımı herkes okuyor, öyleyse bundan sonraki mektuplarım genele yönelik olsun. Her hafta yazdığım bu mektuplarla sizi meşgul etmeyeyim.

Mektubuma Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun şu mısralarıyla başlamak istiyorum:

“Zifiri karanlıkta gelse şiirin hası

Ayak seslerinden tanırım

Ne zaman bir köy türküsü duysam

Şairliğimden utanırım”

Edebiyatın siyasetle ilişkisi hemen herkesin malumudur. Yukarıdaki satırların siyasetle alakası var mı bilemiyorum. Ama malum, 2019 yılında mahalli idareler seçimi var. Seçimle ilgili adaylık başvuruları da geçtiğimiz hafta başladı.

Bu seçim bir sonraki Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinin ayak sesleridir. Bunda başarılı olan parti ciddi bir yanlışlık yapmazsa bir sonraki seçimin de galibidir. Partilerin başarısı, göstereceği adaylarla yakından alakalıdır. Ak Parti, kendisine ümit bağlayanları sükȗt-ı hayale uğratmaması ve başarısını devam ettirmesi için aday seçiminde kılı kırk yarmak zorundadır.

Şunu belirtmek gerekir ki, 2019’da yapılacak mahalli idareler seçimi, öncekilerden zordur. Çünkü 1994’teki mahalli idareler seçiminden önce İstanbul ve Ankara başta olmak üzere pek çok ilin belediye başkanlıkları SHP’nin elindeydi ve bu belediye başkanları ile ilgili yolsuzluk iddiaları da ayyuka çıkmıştı. Köyde kentte, çarşıda pazarda halk arasında, gazete ve televizyonlarda anlatılanlar SHP’nin ve SHP’li belediye başkanlarının başarısızlık ve yolsuzluk hikâyeleriydi. Dolayısıyla bugünkü Ak Parti’nin kurulmasına öncülük eden o günkü Refah Partisinin belediye başkan adayları için başarı sürpriz olmadı.

O gün Refah Partisi, halkın önemli bir kesimi için ümit haline geldi. Refah Partisinin bu zaferi ve seçilen belediye başkanlarının yaptığı başarılı hizmetler 1996’da Refah Partisini iktidarın büyük ortağı olarak iktidara taşıdı. Ak Parti’nin, kurulmasından bir yıl sonra 2002 seçimlerinde tek başına iktidar olmasında da yine 1994’teki muhalefetin yolsuzluk ve başarısızlığı ile Ak Parti kurucularının belediye başkanlıklarındaki başarılarının etkisi vardır.

Ancak önümüzdeki mahalli seçimlerde Ak Parti 1994 yılındaki gibi yolsuzluklara batmış, başarısız bir muhalefet partisiyle değil bizzat kendisi ile yarışacaktır. O döneme şahitlik edenlerin önemli bir kısmı vefat etmiş; o günkü muhalefet partisi ve belediye başkanlarıyla ilgili anlatılan yolsuzluk ve başarısızlık hikâyeleri de unutulmuştur.

Çocuklarımız bilmiyor olsa da bugün pirüpak görünen muhalefetin o dönemlerdeki maharetlerini gördük. 28 Şubat sürecinde üniversiteye öğretim üyesi olarak atamam yapılmışken Batı Çalışma Grubu’nun engellemesi yüzünden aylarca işsiz kaldığımızı, meslek liselilere uygulanan katsayı zulmünü, başörtüsü yüzünden üniversitelere sokulmayan kızların gözyaşını, açılan ikna odalarını ve daha nice travmaları henüz unutamadık.

Bu tür travmaların bir daha yaşanmaması ve daha sonraki Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinin de tehlikeye düşürülmemesi için lütfen;

  • Daha önce siyasette veya bürokraside yer alıp herhangi bir değer üretmeyen, akmayan, kokmayanların,
  • Devlet imkânlarını gerektiği şekilde kullanmayan, “Bal tutan parmağını yalar” deyip haksız kazanç peşinde koşanların,
  • Allah, Peygamber, Kur’an; abdest, namaz, niyaz; hak, adalet, dava deyip rüşvete, yolsuzluklara bulaşanların,
  • Beraber yola çıktıklarınızdan heyecanlarını kaybeden, metal yorgunluk yaşayanların,
  • Liyakatleriyle değil referanslarıyla üst makamlara gelip şöhret peşinde koşanların,
  • Helal haram demeden mal biriktirenlerin ve millete tepeden bakıp hadlerini aşanların,
  • Adaylık hırsıyla gıybet edenlerin, insanları haksız suçlamalarla töhmet altında bırakanların,
  • Kendisine emanet edilen kamu malına ihanet edip yolsuzluk yapan ya da örtbas edenlerin,
  • Görevlerinden alınacakları korkusuyla gayri meşru taleplere direnmeyen korkakların

belediye başkanı veya il genel meclis üyesi adayı olmalarına müsaade etmeyiniz.

Bir de geldikleri makamlara kendilerinden sonra gelecek insanları yetiştirmeyenleri, aksine yerlerini alacakları korkusuyla liyakat sahiplerine engel olanları barındırmayınız. Sonuçtan herkes etkilense de başarı ve başarısızlık birinci derecede zât-i âlinize yazılır.