Dolar (USD)
32.49
Euro (EUR)
34.71
Gram Altın
2406.76
BIST 100
10045.74
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

01 Nisan 2024

​Gazze…

Ramazan ayındayız. İçimiz rahat değil. Gazze kalbimizde kanayan bir yara. Bugün 1 Nisan 2024, Siyonist İsrail tarafından ağır bombardımana maruz kalan ve soykırıma uğrayan Gazzeli kardeşlerimiz aylardır tarihte görülmemiş bir zulme maruz kalmakta.

Gazze’de namusunu, toprağını ve kutsalını muhafaza etmek uğruna 35 bini aşkın Müslüman kardeşimiz şehit oldu. Bunların çoğunluğu günahsız çocuklardan oluşuyor. Filistin'de her yıl Ramazan ayında katliamlar artıyordu ama bu yıl Ramazan'a 6 ay kala katliama başlandı.

Müslümanlar bir vücudun azaları gibidir, bu katliamlar hepimizi kahretmekte ancak eli kolu bağlı durmak da bize yakışmaz. Bu zulme sessiz kalmak, tarafsız durmak da zulme ortak olmaktır. Herkes, kendi gücü ve imkânı ölçüsünde Gazzeli kardeşlerimize elinden geleni yapmalı. Hükümetler harekete geçmeli, dünya ülkeleri harekete geçmeli. Bizler de eylemlerimizi ve protestolarımızı yükselterek, boykotu devam ettirerek desteğe davet etmeliyiz.

Hepimiz Sorumluyuz!

İşgalciler, bu yıl resmen katliam ve soykırım yapıyor. Gazze'yi yediden yetmişe yok ediyorlar. İsrail bile bile bebekleri bombalıyor. Dünya sessiz. Dünyadaki bütün devletler, İslam ülkeleri ve bizler yeterince adım atabilmiş değiliz. Yeni gündemlere aldanıp Gazze'yi unutmayalım. Şu mübarek ayda Gazzeli ve Türkistan’daki kardeşlerimiz için empati yapmamız lazım. Boykota, mitinglere devam ederek, limanlara, İsrail büyükelçiliklerinin önüne giderek sesimizi yükseltelim ve siyasilerin gündeminden Gazze’yi düşürmeyelim. İsrail ile olan tüm ilişkilerimiz gözden geçirilmeli. Siyonist İsrail bugüne değin yapılan çağrılara aldırmadan katliamlarını sürdürüyor. İsrail’e anladığı dilden cevap verilmedikçe zulmüne devam edecektir. Bunun için bütün Müslüman devletlerin ayağa kalkması lazım. Buna dur demeleri lazım. Bu katliamlara sessiz kalamayız.

Ramazan’da bizler sofralarımıza rahat rahat oturmamalıyız! Gazzeli kardeşlerimizi asla unutmayalım. Gazze’de kardeşlerimiz ekmeğe, suya muhtaç. Rabbimizden niyaz ediyoruz, zalimlerin kökünü bitirir ve yok eder. Direnenler ve sabredenler bu mücadelenin kazananları olacaktır. Esas olan ortada bir zulüm varken tavır ve duruş sahibi olabilmektir. Gazze için sürekli eylemler ve yürüyüşler düzenlemeye, direnişin ve mazlumların sesi olmaya devam etmeliyiz. Tabiî ki sorumluluğumuz bununla da bitmez. Aylardır Gazze'de kardeşlerimiz katlediliyor. Ramazan ayında hastaneler vuruluyor, kardeşlerimiz oruçlarını dahi açamadan katlediliyor. Bugün bizim elimizden gelen her şeyi yapmamız gereken gündür. Hepimiz Allah'a vereceğimiz hesabı düşünerek hareket etmeliyiz. İmtihanımız çok ağır! Gazzeli kardeşlerimiz nasıl bir imtihan veriyorsa bizler de bir imtihan veriyoruz.

İsrail, bebeklere ve çocuklara savaş açmış durumda. Hayatını kaybeden insanların büyük bir kısmı kadın ve çocuk. Şu anda Gazze'de yaşananlar, uluslararası toplumun siyasi ve ahlaki başarısızlığının bir sonucudur. Gazze'de yaşanan bu durum, çocuk haklarının korunması için uluslararası çapta bir çalışmanın yapılması gerektiğini ortaya koymakta. AB'nin insan haklarına bağlılığı sadece evraklarda kalmamalıdır. İşgalci İsrail tarafından işlenen insan hakları ihlalleri ışığında AB-İsrail Ortaklık Anlaşması gecikmeksizin askıya alınmalıdır.

Tüm dünyaya sesleniyoruz! İsrail soykırım yapıyor, uyuma dünya! Uyan ey insanlık, bebekler uykularında; hastalar hastahanelerde katlediliyor. Tarihi sorumluluğumuz var. Gazze yalnız değildir, Gazze de Kudüs de İslam’ındır, öyle kalacak!