Dolar (USD)
32.18
Euro (EUR)
35.00
Gram Altın
2499.16
BIST 100
10643.58
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

17 Aralık 2018

Gençlerin iş problemi nasıl çözülür?

Gençlik denince üzerinde durulması gereken en önemli konu, gençliğin sorunları ve bunların çözülmesidir. Çünkü gençler ülkemizin ve dünyanın hem bugünü hem de yarınıdır. Bugünün gençlerinin sorunları doğru bir şekilde çözülmediği takdirde gelecekte sorunlar kronikleşerek, başta ülkemiz olmak üzere insanlığı daha ileri taşıyacak olan insan kaynağını kaybetmiş oluruz. Bu nedenle gençlerin sorunlarının doğru tespit edilmesi ve bu sorunlara çözüm üretilmesi öncelikli konular arasında olmalıdır.

TÜİK verilerine göre Türkiye nüfusu yaklaşık 81 milyon. Bu nüfusun 15-24 yaş arası olarak belirtilen genç nüfus, toplam nüfusun % 16,1’ini oluşturuyor.

Yine TÜİK’in hanehalkı işgücü araştırması sonuçlarına göre; gençlerde işsizlik oranı, 2016 yılında % 19,6 iken 2017 yılında % 20,8 olarak gerçekleşti. Ayrıca ne eğitimde, ne de istihdamda olan gençlerin oranı 2017 yılında % 24,2 olarak tahmin edilmiştir.

İstatistikî veriler üzerinden devam edelim.

Gençlerde istihdam oranı % 34,3 seviyelerinde gerçekleşmiştir. Genç istihdamı sektörlere göre incelendiğinde ise istihdam edilen gençlerin % 18’inin tarım sektöründe; % 30,4'ünün sanayi sektöründe; % 51,6'sının ise hizmet sektöründe yer aldığı görüldü.

2017 yılında basın ve medyada yer alan haberlere göre 2018 yılında kamuya toplamda 110 bin memur alınacağı belirtilmişti. Ancak 2018 KPSS’ye giren sayısı 1 milyon 234 bin 617…

Bu veriler ile neye dikkat çekmeye çalışıyorum?

Gençler iş hayatına adım atacağı döneme geldiği zaman çok azı bir kamu kurumunda istihdam edilmekte, büyük bir bölümü özel sektörde istihdam edilmek durumundadır.

Özel sektörün de yine belli bir kapasitesi var elbette.

Peki, ne yapılmalı?

Gerek ülkemizin daha hızlı ve sağlıklı büyümesi gerekse genç işsizliğin yanında genel işsizliğin azalması için gençlerin girişimciliğe yönlendirilmesi gerekmektedir.

Bu bağlamda gençlere sadece okudukları bölüm üzerine değil farklı alanlardaki gençlerle bir araya gelerek girişimci olabilecekleri bilinci aşılanmalıdır.

Devletimizin KOSGEB üzerinden genç girişimciliği destekleyici teşvikleri var. Ancak gençlerin zihninde bu teşviklerden nasıl yararlanacakları hakkında büyük soru işaretleri bulunmaktadır. Ayrıca KOSGEB teşvikleri “sen harca faturayı bana getir bir kısmını sana iade edeyim” şeklindedir. Girişimciliği tamamen sermaye odaklı düşünen gençler için bu olumsuz bir durumdur. Alacağı ürünlerin proforma faturalarının KOSGEB’e götürülerek KOSGEB tarafından ödenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Böylece genç girişimciliği daha fazla teşvik edilerek artırılabilir ve işsizlik ve istihdam konusunda da önemli katkı sağlar.

Bir diğer mesele de gençlerin eğitim sürecinde öğrendikleri bilgileri pratiğe çevirmelerine olanak sağlamaları için kamu-üniversite-sanayi/iş dünyası iş birliğinin kuvvetlendirilmesi gerekmektedir.

Ar-Ge ve İnovasyonun yaygınlaştırılması için öğrendiklerimize katkılar yapacak bir eğitim sisteminin geliştirilmesi gereklidir. Başkalarının ürettikleri bilgileri kopyalayıp yapıştıran, onları tekrar eden bir eğitim modelinden ziyade yeni bilgiler üreten, mevcut bilgilerin üzerinde yeni şeyler katan bir modelin geliştirilmesi elzemdir. Popülist yaklaşımlarla değil zamanın ve dünyanın gidişatına uyulmalıdır.

Ekonomik sistem de bir çarkın dişlileri gibi tüm disiplinlerin birbirine bağlıdır. Çözümü için de topyekûn bir kalkınma hamlesi yapılması gerekir.