Hayal kırıklığı
Sporda rekabet var. Yenilmek de yenmekte var ama bunu doğal karşılamak oldukça zor oluyor. Halbuki yenilgiden ders çıkarıp, sorunu fırsata çevirmek mümkündür.
Ne yazık ki uygulamada böyle olmuyor. Demek
istiyoruz ki Trabzonspor şampiyon oldu sevindik ancak maraton bitti, her şey
sona erdi sanıldı. Durumun önemi anlaşılamadı. Ortaya gevşemiş, tükenmiş
atmosfer çıktı.
Bunu aşmak için belki gayret edildi ama
yeterli olmadı. Abdullah Avcı Bey’in ayrılması çözüm değildir. Çözüm spor psikolojisi
ve bilimindedir.
Galatasaray, Fenerbahçe’yi yendi. Tebrik
ederiz ancak biz Okan Buruk’un çıtayı yükseltemediği kanaatindeyiz.
Beşiktaş belki şampiyon olabilir ama Şenol
Hocamız tıkandı. Yerine genç kabiliyetleri ikame etmelidir.
Jesus öğretmen kimliğine kavuşturulmalıdır.
Birincilik elbette önemli. Bu büyük futbol ortamından yararlanmalıyız. Onun
sayesinde Türk futbol sistemi oluşturulur. Böylece amiral gemisi ortaya çıkar.
İçinde bulunduğumuz hafta hakemlerin
kararları pek gündeme gelmedi. Aykırı ve amacını aşan yorumlar yapılmadı. Spora
odaklanınca, güzel futbol gündeme gelince bazı şeyler rayına oturuyor.
Not-1-Altyapı eksikliği devam ediyor.
Geleceğin inşaası gençlere yatırım yapmak zordur. Bu arada Spor Bilimleri
devreye mutlaka girmelidir.
2-Sporla uzaktan yakından ilgisi olmayanların
idareci olmalarını önermiyoruz. Böyle bir durum boşuna emek kaybıdır, zaman
israfıdır
3-Hükumetimiz döneminde spora her alanda
muazzam yatırımlar yapıldı.
4-Gençleri coşturabilmek için özellikle
mehter marşını çalmalıyız, onlara bu zevki aşılamalıyız.
5-Basında spor yöneticilerinden değil,
sporcuların ve teknik adamların başarıları konuşulmalıdır.
Not: “Türk futbol sistemi okul haline
gelmedikçe geleceği inşa edemeyiz.”