Dolar (USD)
32.47
Euro (EUR)
34.70
Gram Altın
2408.91
BIST 100
10045.74
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

30 Ocak 2024

Hayatın anlamı

Yeryüzünde Allah’ın halifesi olarak gönderilen insana yol gösteren ve destek olan peygamberler gönderilmiştir. Hayatın her anını düzenleyen İslâm dini insanı Allah’a yöneltmek ve bağlamak amacını güder.

Hayatını idame ettirirken yeme ve içme ihtiyacı hisseden insanın neleri yiyip nelerden sakınması gerektiğini de bildiren Allah(c.c.) bunları Kur’an’ı Kerim’de beyan etmiştir. Hayvanlar insanlar için bir Allah’ın bir ihsanı olarak nitelendirilmiş ve hoş ve temiz olanların helal, pis ve iğrenç olanların ise eti insanlara haram kılınmıştır. Bu sınırlama insanların cezalandırılması için değil de insanlık onurunun korunması içindir.

“Allah size ancak ölüyü (leşi), kanı, domuz etini ve Allah'tan başkası adına kesileni haram kıldı.” (Bakara, 173) ayeti kerimesiyle ana sınırları çizilen ölçünün daha detaylı açıklaması “Leş, kan, domuz eti, Allah'tan başkası adına boğazlanan, boğulmuş, (taş, ağaç vb. ile) vurulup öldürülmüş, yukarıdan yuvarlanıp ölmüş, boynuzlanıp ölmüş (hayvanlar ile) canavarların yediği hayvanlar -ölmeden yetişip kestikleriniz müstesna- dikili taşlar (putlar) üzerine boğazlanmış hayvanlar ve fal oklarıyle kısmet aramanız size haram kılındı.” (Maide.3) ayetinde dile getirilmiştir.

İnsanın bir diğer ihtiyaç maddesi ise sudur. Bu minvalde aklın fonksiyonunu kısmen veya tamamen ortadan kaldıran alkollü içkiler “Ey iman edenler! Şarap, kumar, dikili taşlar (putlar), fal ve şans okları birer şeytan işi pisliktir; bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz.” (Maide,90) ilahi buyruğu ve “Her sarhoşluk veren şey içki, her içki de haramdır” (Buhari) hadis-i şerifiyle haram kılınmıştır.

Kişileri kötü alışkanlıklardan koruyan, ruh ve beden sağlığına yardımcı olan spor asli görevleri aksatmadığı, karşılıklı hakları ihlâl etmediği sürece yasaklanmamış, hatta teşvik edilmiştir. Meşru eğlence ve sporun insanın dini hayatına katkı sağlayabileceği de vurgulanmıştır. Eğlenme ve dinlenme hiçbir zaman İslam’ın temel prensiplerine aykırı olmamalıdır. Meşru ölçüler içinde kalmak şartı ile koşu, güreş, okçuluk, binicilik ve yüzme Hz. Peygamberin teşvik ettiği sporlardır.

Hz. Peygamber düğünlerin def ve ziyafetle duyurulmasını tavsiye etmiş, eğlenceye izin vermiştir. Daha çok geleneklere göre düzenlenen düğün törenlerinin ölçüsü İslami usullere aykırı olmamasıdır. Birçok oyun ve eğlence çeşidini helal sayan dinimiz taraflar arasında kin ve nefret açması, başkalarının mallarını meşru olmayan yollarla alınması hasebiyle kumar şüphesi bulunan her şeyi haram kılmıştır. Folklorda ise ölçü olarak toplumda rağbet gören, insana ve insanlığa yararlı olması esastır. Müzik de böyledir. Haramın işlenmesine vesile olduğunda hoş karşılanmamış, isyan, küfür veya İslam’ın hoş karşılamadığı sözler içermediğinde mubah görülmüştür. Hastaların tedavisinde bile iyileştirici yönüyle kullanılan müzik faydalı, insanları hasta ettiğinde sakıncalı bulunmuştur.

Sağlık kurallarına uymak, sağlığı öncelemek, onu tehdit eden her türlü tehlikeden sakınmak hem dini hem de insani bir görevdir. Bedenen ve ruhen korunmayı emreden dinimiz sağlığı tehlikeye sokacak kötü alışkanlıkları da yasaklamıştır. Sigara ve uyuşturucu bunların başında gelir. Fal ve büyüyü yasaklayan dinimiz şansa ve tesadüfe değil emek ve alın terine önem vermiş, helal kazancı övmüştür. Çeşitli kurumların verdiği ikramiyeler ikram mahiyetinde değerlendirilmiş ve haram sayılmamıştır.

Kılık kıyafet konusu her dönemde tartışma konusu olmuştur. İslâm’a göre namazda örtülmesi farz olan uzuvların yabancılara karşı da örtülmesi dini bir vecibedir. Kılık kıyafette esas olan tesettürün sağlanmasıdır. Bu minvalde giyilecek kıyafetler yaşanılan bölgenin hava ve iklim şartlarına göre tercih edilebilir. Vücut hatlarını ve içini göstermeyen elbiseler caiz görülmüş, örf ve adetlere göre giyim serbest bırakılmıştır. Erkekler erkek gibi kadınlar da kadın gibi giyinmeli, erkek elbiselerini kadınların, kadın elbiselerini de erkeklerin giymesi uygun görülmemiştir. Altın ve ipek kadına has kılınmış erkelere yasaklanmıştır. Peygamberimiz bıyıkların kısaltılmasını ve sakalın ise uzatılıp bakımının yapılmasını tavsiye etmiştir.

Güzel bir görünüme sahip olmak İslamidir. Allah kuluna verdiği nimeti üzerinde görmek ister. Ölçü ise bu nimetin büyüklenme vesilesi olarak kullanılmamasıdır. Dini ölçülere uyduğu sürece modaya ilgi duyulabilir. Diğer dinlerin mensuplarına özenmemek esastır. Tüketim çılgınlığının arttığı bir çağda dünya ve ahiret dengesi bozulur.

“Ey Âdem oğulları! Her secde edişinizde güzel elbiselerinizi giyin; yeyin, için, fakat israf etmeyin; çünkü Allah israf edenleri sevmez.” (Araf, 31)