Dolar (USD)
32.18
Euro (EUR)
35.00
Gram Altın
2499.16
BIST 100
10643.58
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

14 Eylül 2015

Hedef Yeniden Doğuş İradesi

Kaç oldu bilmem ama acılar rakamlarla dile getirilemez. Acılarımızı rakamlar üzerinden ranta dönüştürmek isteyenler; anaların gözyaşlarının kıymetini bilmez.

Ne bilsinler gelinlerin çığlıklarını;

Neden duysunlar ki kardeşlerin feryatlarını;

Bilmezler.

Bilirler de görmezler.

Görürler de duymazlar.

Bir yetimin başını hiç okşamamışlar ki babasına duyduğu özlemi bilsinler.

Sadece ölmeye ve öldürmeye kodlanmışlar.

Kodlayanlar da gece gündüz gerilim körüklüyor, sosyal medyayı esir alarak algı operasyonlarına tam gaz devam ediyor.

Aynı maskeliler gibi onların da yüzleri kapalı.

Kirli yüzlerini temiz yüreklerden gizliyorlar.

Irkçılık virüsü yayıp; kederi, sevinci, umudu, varlığı, yokluğu paylaşanları ayırmayı deniyorlar.

Sokakları yakıyor, huzurumuzu vesayetin eline teslim etmek istiyorlar.

Mayınlar döşeyip, aramızda fay hatları oluşturuyorlar.

Otobüsleri taşlayıp, kardeşlerin bir birine kem gözle bakmasına zemin hazırlıyorlar.

Hendekler kazıp, barışa tuzak kuruyorlar.

Kaçırıyorlar;

Kaçıyorlar vicdanlardan.

Vicdanları da paslanmış, insanlık ararsanız kalmamış.

Karanlıkta kalmışlar ve ışıktan kaçıyorlar.

Amaçları yüreklerimizi bölmek, yıldırmak, korkutmak ve "Yeni Türkiye" idealimizden vazgeçirmek.

Özgür birey, demokratik devlet, ebedi kardeşlikti Yeni Türkiye.

Hak ve adalet için direnişin adıydı Yeni Türkiye.

Medeniyet havzamızda kan dökülmesini engelleyecek formüldü Yeni Türkiye.

Yeni Türkiye merhamet, mazlumların kurtuluş kapısı, özgürlükler deryası, adaletin ve eşit yurttaşlığın tesisi, tüm coğrafyaya barışı aşılayan iklimi müjdeliyordu.

Şimdi iklim Sonbahar.

Sonra kış.

Mahzun ve mazlum coğrafyalarda bizi bekleyenlerin umutlarına kar yağdı.

+35 derecede üşüyoruz.

Titriyor rüyalarımız.

Bizi soğuk ile sınıyor, kabus ile değerlerimizden vazgeçirmek istiyorlar.

Oysa böyle mi olmalıydı?

Olmamalıydı.

Bahar gelmişti yurduma.

Anaların yüreği coşmuş,

Gelinlerin gönlü kabarmış,

Kardeşlerin umudu çoğalmış,

Çocukların şarkıları barışa adanmıştı.

Gökkuşağı bile şenlik edercesine yansıyordu.

Barışın peşine düşen martılar dans ediyor, yağmur damlaları toprağa düştükçe merhamet saçıyordu.

Güneş aydınlığı ile yeniden doğuşu, topraktan fışkıran bereket yeniden dirilişi işaret ediyordu.

Ne mi oldu?

İşte tüm bu güzellikler zülüm ve sömürüden beslenenleri rahatsız etti, Yeni Türkiye'nin şahlanışı korkuttu.

Dünyaya adalet, barış ve huzur getirmiş bir medeniyetin yeniden doğuş iradesini hedef alarak ittifak halinde saldırıya geçildi.

Ama irademizin üzerinden geçemeyecekler.

Bunları da aşacağız.

Güneş doğdu bir kere. Gizlemeye güçleri yetmez.

Kadım medeniyet anlayışının yeniden sahne alışını karanlık senaryolar ve figüranlar engelleyemez.

Durun!

Sadece düşünün...

Evet bize lazım olan sükunet.

Yaralarımızı ayrışarak değil bütünleşerek sarabiliriz.

Yüreklerimizi dağlayan elim hadiselerin yaşandığı şu zorlu günlerde hepimize düşen, bir kez daha birbirimize sımsıkı kenetlenmektir. Kardeşlik hukuku ve dayanışma ruhu ile hareket etmektir.

Ve unutmayın!

Bizler, Hz. Adem ile Hz. Havva'nın çocukları olarak eşitlendik.