Dolar (USD)
32.18
Euro (EUR)
35.00
Gram Altın
2499.16
BIST 100
10643.58
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

03 Temmuz 2021

İçimizdeki hainler

Biz merhametliyiz, onlar acımasız. Biz yardımseveriz, onlar sömürgeci. Biz vicdanlıyız, onlar umursamaz. Bizim önceliğimiz insandır, onlarınki para. Batılılar bizim bu vasıflarımızı öğrendikçe bunları zayıf taraflarımız olarak görüp bizi hep o noktalardan istismar ettiler, vurmaya çalıştılar.

Biz çevremizdeki insanlara ve milletlere karşı dürüst ve şefkatliyiz. Ama onlar hep art niyetli ve içten pazarlıklı. Evet, ülkemizin makus talihinin altında hep bizden sandığımız insanların aslında bize yabancı olduğu gerçeği var. Yabancıların içimizdeki hainleri kolayca bulup kullanması bu yüzden. Yoksa hiçbir milletin içinden bu kadar hain çıkmaz, çıkmamıştır.

Son yarım asırda Türkiye’nin başına gelen en büyük bela FETÖ istilasıdır. ABD’nin top tüfek kullanmadan insanımızı devşirip bize karşı kullanma stratejisinin ürünüdür FETÖ. Kritik noktalara hep içimizdeki yabancılar seçilip, bizden gibi gösterilerek konulmuştur.

***

FETÖ bir seçkinler hareketiydi. Halk umurlarında değildi. Onlar bürokrasiyi ele geçirmenin peşindeydi, geçirdiler de… Türk Silahlı Kuvvetleri’nden 25 bin subay atıldı. 25 bin subay ne demek! Beş bin değil, gözü kara beş yüz subayınız olsa ihtilal yaparsınız. Bırakın ihtilali girdiğiniz her mücadeleyi, her savaşı kazanırsınız.

Ama FETÖ bünyesindeki birkaç kişi hariç tamamı ruhsuz insanlardı. Cesaretleri yoktu. İslam’la, Müslümanlıkla alakası olmayan, kendini gizleyen, Hasan Sabbah usulü batıl inançlarla hareket eden sapık Gülen ekolünün mensuplarıydı onlar.

Gülen, tüm semavi dinleri incelemiş, gelmiş geçmiş tüm büyü ve sihir yöntemlerini, gizli bilgileri öğrenmiş bir sihirbazdı. Ağına düşürdüklerini kendine bağlayan, bağlayamadıklarını da gizli kamera çekimleri, ses kayıtları, tehditler, bel altı yöntemlerle hizaya getiren bir psikopattı. Başta CIA olmak üzere tüm gizli servislerle irtibatı olan, hemen her ülkede açtıkları okullarda o ülkenin en parlak beyinlerini eğitip ailesinden kopararak kendisine hizmet ettiren modern çağın deccalıydı.

***

FETÖ, Türkiye’de seçimle iktidara gelemeyeceğini bildiği, AK Parti’yi de ele geçiremediği için muhalefeti kullanmaya yöneldi. FETÖ öyle bir belaydı ki, ucundan kıyısından size bulaştı mı, bir daha bırakmayan, siz onu uzaklaştırdıkça size daha çok sarılan bir yılan gibiydi… Onların hakkından gelen gözü kara bir Kasımpaşalı oldu. Milleti ile bütünleşip canını ortaya koydu, tanka topa karşı canıyla, imanıyla mücadele edenlerin silahsız direnişi ile FETÖ’yü diskalifiye edip bu ülkeden uzaklaştırdı. Bu da Recep Tayyip Erdoğan’ı FETÖ/ABD’nin daha çok hedefe koyması sonucunu doğurdu.

O Erdoğan ki, pandemi sürecindeki başarılı yönetimi ile Türkiye’yi dünyada salgından en az zararla çıkaran lider oldu. Vatandaşına sunduğu ücretsiz aşı ve sağlık hizmeti ile tüm dünyanın takdirini topladı.

Son dönemde muhalefet yalan ve iftiraya dayalı kampanyalarla ülkenin huzurunu bozmaya çalışıyor. Karabağ’ın işgalden kurtarılması, PKK’nın bitme noktasına getirilmesi, kapalı Maraş’ın 46 yıl sonra açılması, Kanal İstanbul’a başlanması, İHA ve SİHA’ların ileri savaş teknikleri ile dünyada savaş taktiklerini değiştirmesi muhalefetin umurunda bile değil.

Ayasofya’nın açılması, Taksim Camii’nin hizmete girmesi, Çamlıca Camii, şehir hastanelerinin Türk insanına mükemmel hizmeti muhalefeti sevindirmek yerine çileden çıkarıyor. İstanbul Havalimanı, Marmaray, hızlı trenler, bölünmüş yollar, Çamlıca Kulesi onlarda hayal kırıklığı ve ümitsizliğe yol açıyor.

Hastaya insan gibi muamele, yoksula yardım, malule destek, gençlerimize üniversite eğitimi ve iş imkânları açılması onları zaten olmayan iktidar hayalinden gün be gün uzaklaştırıp hırçınlaştırıyor. FETÖ argümanlarına daha çok sarılıp, ABD’nin kucağına kayıyorlar. İflah olmaları da imkansız gibi duruyor.