Dolar (USD)
32.40
Euro (EUR)
34.74
Gram Altın
2401.71
BIST 100
10208.65
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

10 Temmuz 2021

İlmin Yoksa Ölüsün Demektir!

Hidayetle tanışmayan insanlar hayvanlardan daha aşağı bir seviyede yaşarlar. Allah’u Teâlâ da insanlara merhamet etti ve son peygamberini gönderdi. Bu peygamber ve sonradan peygamberin izini süren âlimler insanlara yol haritası vermek için olanca gayreti gösterdiler...

İlmin değerini bilen insanlar hem bu dünyada, hem kabirde ve mahşerde Allah’ı razı edip mutlu olma adına rabbani âlimlerin değerini bildiler... Hayatlarının her karesinde âlimlere müracaat ettiler...

Allah’u Teâlâ imtihanı ve hikmeti gereği hem ilmin hem de âlimlerin kıymetinin açıkça görülmesi adına bir toplumda bazen ilim ehlinden bazı kimselerin ömrünü tamamlatır... Âlimlerin olmadığı yerde gerek riya, gerek dünyevi menfaat için âlimliğe soyunan cahiller meydana çıkar. Bu cahiller ilmin önemini bilemeyen insanları-milyonları- peşinden sürükler... İlmi kriterleri olmadıkları için sapıtmaya başladıklarını hissedemezler...

Gün gelir kendileri ve takip ettikleri âlimciklerle birlikte cehennemi boylarlar... Bu gerçek veciz bir şekilde peygamberimizin dilinden şöyle dökülmüştür:

Abdullah bin Ömer (r.a.) rivayet ediyor:

"Doğrusu Allah, ilmi birden bire âlimlerin göğüslerinden çekip almaz. Allah, âlimleri (ecelleri geldiğinde) öldürmekle ilmi alır. Artık meydanda âlim kalmayınca halk cahil kimseleri kendine rehber edinir. Bu cahil rehberler ilimsiz fetvalar vererek hem kendileri sapar hem de başkalarını saptırırlar. (Buhari, Müslim)

Bu güzel hadisimiz bizlere çok farklı mesajlar da verir. Mesela onlardan birkaçı:

Doğrusu Allah, ilmi birden bire âlimlerin göğüslerinden çekip almaz....” İlmin yeri beyin değildir... Kalptir...

“göğüslerinden çekip almaz...” Kalp, tamamen Allah’ın hâkimiyeti altındadır. Dilediği an verdiği ilmi geri de alır! Bu sebepten bazen ders verirken çok bildiğimiz şeyleri unutabiliyoruz. Bu da demektir ki bilgimizin muhafazası elimizde değildir.
Eğer Allah’u Teâlâ âlimlerin göğsünden ilmi almış olsaydı çok büyük fitneler çıkardı. Önceden âlim olan insan cahilce yaşar takipçilerini ve talebelerini şaşırtırdı...

Cahil olan Âlim! Eski eserlerine reddiyeler yazardı. İnsanlar da önceki öğrendikleri hakkında şüpheye düşerlerdi. Allah’u Teâlâ öyle yapmayıp âlimin ruhunu kabzederek o âlimi âlim sıfatı ile anılmasını istemiş oldu. Bu da Allah’ın bir merhametidir.

Artık meydanda âlim kalmayınca halk cahil kimseleri kendine rehber edinir...” Hadisimiz âlimlerin meydana çıkmasını ister... Medreselerde dört duvar arasında kalmalarını istemez... Bugün ülkemizde cehalet zirveye ulaşmışsa bunun en büyük sebebi hocalarımızın meydana çıkmamalarıdır... Bu da çok büyük vebaldir. Maalesef hocalarımız evlerinde ve medreselerinde hapsoldular... Bu insanlar kimleri örnek alacaklar?

Çünkü insanlar yapıları gereği örnek alacak sorularını sorabilecek âlimler ister... Ağzı laf yapan bazı hocalar medyanın da desteği ile milyonlara rehberlik yapıyorlar... Böylelikle hadisimizin sonunda yapılan uyarıya muhatap oluyorlar:

“Bu cahil rehberler ilimsiz fetvalar vererek hem kendileri sapar hem de başkalarını saptırırlar.”

İslamın bütün değer yargılarıyla dalga geçildiğini görürüz... Maalesef âlimsiz bir toplum çobansız sürüye benzer... Her türlü saldırıya açık bir durum.

Rabbim âlimlerimizin meydanlara çıkmalarını nasip etsin. Amin