Dolar (USD)
32.33
Euro (EUR)
34.69
Gram Altın
2392.94
BIST 100
10276.88
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

24 Nisan 2024

​İmar ve imha projeleri

Kalkınma ve yıkım…

Yaşatmak ve öldürmek…

Hayır ve şer…

İyilik ve kötülük…

Adalet ve zulüm…

Hak ve batıl…

Dün, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlandı.

Gazze’de 23 Nisan’ı kutlayacak çocuk kalmadı. İsrail, öldürecek çocuk bulamamaktan yakınıyor…

104 yıl önce TBMM açıldı.

Çok badireler atlatıldı.

Şeflik Dönemi’nde sandıksız bir “cumhuriyet” uygulandı.

1946’da “açık oy, gizli tasnif” (?..)

1950’de başlayan çok partili dönem de çok sancılı geçmekte.

Milleti, “çarıklılar, göbeğini kaşıyanlar, bidon kafalar, cahiller” diye yaftalayalar, on yıl da bir ya darbe yaptılar ya da muhtıra verdiler, milletin iradesini gasp ettiler, istiklal ve istikbalini yağmaladılar, böldüler, bölüştüler, vurdular, vuruşturdular cepheleştirdiler, nefret ve kin tohumları ektiler, milletin değerlerine, inançlarına savaş açtılar, faşizmin karanlığında zafer çığlıkları atılar, imar edenlere imha planları uyguladılar. Ancak 15 Temmuz’da bu kez derdest edilebildiler.

“Hafıza-yı beşer, nisyan ile maluldür.” yani, insan unutur…

Ancak her şeyin bir de kararı vardır.

Dünü olmayanın, yarını olmaz.

Bilge Kağan: “ Ey Türk milleti iyi gününü de kötü gününü de unutma. Kemiklerinin dağ gibi yığıldığı, gelinlik kızlarının cariye olduğu günleri ne çabuk unuttun.”diyerek tarihten ibret alınmasını istemesi bugünü de kapsamıyor mu?

Yoksa ogünde mi kaldı?

“Müslümanlar kardeştir.”ilahi emrini, ulusalcılığa muhalif görenlerin ümmet düşmanlığının aynı zamanda İslam düşmanlıkları apaçık ortada değil mi?

Başörtüsü düşmanlarının Filistin’de soykırıma sessiz kalmaları bu düşmanlıkların dışavurumu değil mi?

Bugün Hamas’ı terör örgütü olarak yaftalayanların aynı zamanda Türkiye’de de darbelerin, katliamların planlayıcıları olmaları imhacı zihniyetin bir merkeze bağlı olduğunu göstermiyor mu?

2006’da Filistin’de seçimleri yüzde 60’ın üzerinde oy oranıyla kazanan Hamas’ı terör örgütü ilan edenlerle, 17 yıl önce; (27 Nisan 2007) cumhurbaşkanını seçtirmemek için muhtıra verenler arasında fark var mıdır?

367 garabetini hukuk kılıfına saranların aynı zamanda terör devleti İsrail ve terör örgütleriyle selamlaşma yarışına girmeleri hayret verici midir?

11’inci Cumhurbaşkanını seçtirmemek için Meclis oturumuna ve Cumhurbaşkanını yemin törenlerine katılmayanlar, “Hadi bakalım, sıkıysa birini Meclis’te yemin ettirip arabaya bindirin ve Çankaya’ya doğru yola çıkarın. Yolda kaza olur, elektrikler kesilir. Neler olur neler. Olmayacak işler bunlar.” diyerek tehditler savuran dönemin YÖK Başkanı Erdoğan TEZİÇ, ya da “Cumhurbaşkanı’na:”Eşiniz başını açsa ne iyi olur. Öyle bir şey yapsa sizin heykelinizi dikeriz.”diyen, buna karşılık olarak Cumhurbaşkanı Abdullah GÜL’ün: “Bu sizi niye ilgilendiriyor, ben sizin eşinizin nasıl giyindiğiyle ilgileniyor muyum?” sözüne “Genç kızları etkiliyor.”cevabını veren, dönemin Millî Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri Orgeneral Tuncer KILINÇ, bu cüreti nereden, kimlerden alıyordu?

Yola, baraja, havalimanına, hastaneye, fabrika’ya, adalete, mutluluğa karşılar.

Karabağ’ın kurtarılmasından, Zengezur Koridoru’nun açılması için yapılan girişimlerden, Türkiye’nin gelişmesinden, hakkı savunmasından neden rahtsızlar?

İsrail, ABD ve Ermenistan sevdalarının sebeb-i mucibi ne ola?

Akdeniz’de Münhasır Bölge’den, Irak’ta Kalkınma Yolu Projesi’nden, terör örgütlerinin kökünün kazınmasından, barıştan, aslan görmüş eşek gibi ürkmeleri nedendir?

Kendinden başkasını gayr_i meşru görmeyi kendine iman edinmişlerin, bugün devletin makamlarına saygı göstereceklerini söylemeleri, pişmanlıklarından mıdır, pişkinliklerinden midir?

22 Nisan 2024’te Türkiye’nin Irak, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri ile yaptığı başta Kalkınma Yolu Projesi ve terörle mücadele anlaşmalar, bölgede refahı, huzuru temin edecek, sadece Basra’yı değil, Zengezur Koridoru’nu da etkileyerek Bakü ve Türk-İslam coğrafyasını Anadolu’ya bağlayacaktır..

MEB de yeni müfredatı bu ihya ve imha kavramları üzerinden inşa etmelidir.