İnsanı israf ettin!

Hazreti Ebu Bekir, Hazreti Peygamberden önce de İslam’dan önce de Ebu Bekir’di. O zamanlarda Ömerler, Osmanlar, Aliler zaten vardı. İslam’dan önce de bir medeniyet vardı sonrasında da… Onlar, İslam’dan önce hamdılar ve işlendiler. Sonrasında ise daha bir başka işlendiler. Eğer işlenmişseniz insanlar, bir çırpıda sizin on, yirmi, bin özelliğinizi sayar.

Bu manada insanı değerlendirmenin ve işlemenin dışında Hak Dini sadece namaz ve oruç gibi ibadetlerle kısıtlamak sıkıntılı ve dar bir bakıştır. İsraf, dinimize göre haramdır. Ekmeğin israfı da, suyun israfı da böyledir…

Peki, insanın israfı ne olacak?

İnsanın israfı mı olurmuş diye sorabilirsiniz. Elbette ki geçmiş için “İnsan israf edilmiştir” denilebilir ve “Günümüzde en büyük israf, maddi israflardan öte insanın israf edilmesidir” demek daha isabetli bir tespittir.

Bir ömür yaşıyor insan. Yemesi, içmesi, barınması, evlenmesi ve çoğalmasıyla beraber yaşıyor bu ömrü. Allah insanda sadece kaş, göz mü yarattı? Çoğalmayı mı yarattı? Binlerce özellik yaratmış. Hangi birini çıkarttın, işledin de o özelliği insana yaşattırdın?

Nerde o insan? Ne yaptın sen? İnsanı israf ettin ya hu!

İslami terbiye açısından bakıldığında Allah’ın yarattığını, yarattığı bir şeyi hafife almak kimin haddine düşer? Hem de tüm kâinatın, insan için yaratıldığı bildirilmesine rağmen.

Aklı olmayanın haddine düşer. Çünkü aklı zaten yoktur. Cahilin ilmi yoktur..haddine düşebilir.

Akılsızlar, ahmaklar ve cahiller dışında mümkün müdür böyle bir hadsizlik?

İnsan hafife alınabilir mi? Allah yaratmıştır onu, nasıl hafife alırsın?

Hafife almıyorsan o zaman değerlendirmen lazım..işlemen lazım.

Nasıl değerlendirdin? Nasıl işledin? Görelim bakalım!

Annelerin, babaların, arkadaşların, öğretmenlerin, hocaların değerlendirip işlemesiyle edep ve ahlak, ilim ve yetenek, usul ve erkân yolculuğunda insanın durumu ne haldedir? Fikir, ilim, sivil toplum ve siyaset ehlinin insan için insanın işlenmesi için uzun yıllara dayalı tertip ve düzeni nedir? Ya da böyle bir tertip ve düzenleri var mıdır?

Bir insan, edep ve ahlakında Hazreti Peygamber olamasa da en azından onda biri kadar olamadıysa

Bir insan, meslek ve ticaret ehli ise üç günlük yevmiye bedeli kadar ücret talep eden tıbbın babası İbni Sina kadar olamasa da en azından onda biri kadar olamadıysa

Bir insan, edep ve ahlak, ilim ve yetenek, usul ve erkân yolculuğunda Yunus Emre, Akşemseddin ve Cezeri’nin yanından hiç geçemiyorsa

İnsanı değerlendirme, insanı işleme sizce gerçekten var mıdır?

Tabii ki yoktur.

Sen şimdi insanı değerlendirip işleyip insanlığı yaşatan mısın?Yoksa insanı değerlendirmeyip işlemeyip veya yanlış değerlendirip yanlış işleyip insan israf ederek insanlığı öldüren misin?

Bu yanlışlarından dolayı ne zaman Allah’tan af dileyip tövbe edeceksin? Ya da af dileyip tövbe etmeyi düşündün mü hiç? Unutmayın ki edep ve ahlak, ilim ve yetenek, usul ve erkân yolculuğu yanlışlardan af dileme ve tövbe ile kaimdir. Tövbe de gereğini yapmak ile olur.