İplerinizi ellerinde tutanları biliyoruz

AİHM, terör ve sanat…

Yıllardır, “Türkiye durdurulsun.” çağrısı yapan Cinayet ve Hıyanet Platformu’nun yeni katliam girişimi…

Dün, Ankara’da TBMM yakınlarında 2 canlı bomba etkisiz hale getirildi.

Tam da TBMM’nin 28’inci Yasama Yılı’na başladığı günde.

1 Ekim 2023…

TBMM’yi gayrimeşru ilan edenler, azmettiricidirler.

Zamanlama çok manidar.

AİHM’in terör örgütüyle ilgili kararı sonrası…

Emperyalistler, bildikleri en korkunç istikrarsızlaştırma yöntemlerine devam ediyorlar.

14-28 Mayıs’ın intikamı…

Karabağ Zaferi’nin intikamı…

Türkiye Yüzyılı’nın kapaklandırılması girişimi..

Biliyoruz.

15 Temmuz öncesinde de yapmışlardı.

17 Şubat 2016 Genelkurmay Başkanlığı önünde,

13 Mart 2016 Güven Park,

28 Haziran 2016 Atatürk Havalimanı

Ve

10 Aralık 2016 Vodafon Stadyumu saldırısında onlarca cana kıymışlardı.

Elebaşlarına verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezaları kesinleşti.

Tedrici şiddet…

2015 sonbaharında çukur- hendek terörüyle de özyönetim ilan etmeye kalkıştılar.

6,7,8 Ekim 2014 Ayne’l Arap (Kobani) olayları bahanesiyle halkı sokağa çağırıp 53 kişinin ölümüne sebep olanlar yargılandılar, mahkum edildiler.

Hüküm kesinleşti…

“Hüküm kesinleşse bile” yeniden yargılama bahanesiyle teröristleri serbest bırakacağını vat edenler, “falancanın, filancanın serbest bırakılmasının istiyorsanız bize oy vereceksiniz.” diyenler, 14-28 Mayıs 2023 seçimlerinde sandık sillesini yediler.

Bugünlerde de Avrupa Yerel Özerklik Şartı’nı (özyönetim) benimseyeceğini ilan eden zihniyet, gaflet, dalalet ve hıyanet içinde terör ittifakına yaltaklanıyor.

Hezimetin şokunu atlatamadılar.

Hevesleri kursaklarında kalmasın diyerek efendileri devreye girdiler.

AİHM, kararı açıklandı.

Türkiye, bir asırdır terörle mücadele ediyor.

AİHM gibi yapılar da bu mücadeleyi akamete uğratmak için var güçleriyle abanıyor.

AİHM, hukuk kılıfında terör seviciliğinin son örneğini, FETÖ’nün kripto haberleşme hesabı Bylock’un delil sayılamayacağı kararıyla sergilemiştir.

Delil, incelemesi yaparak kendi hukukun dahi ihlal edebilen bir “mahkeme”dir, AİHM.

En temel insan hakkı olan başörtüsünü yasaklayan bir yapıdır, bu yapılanma.

AİHM ve Altın Portakal Film Festivali’nin terör propagandacılığı asla tesadüfi değildir.

Planlanmış gündemdir.

TBMM’ye saldırı da bu minvalde Türkiye’nin karşı karşıya olduğu tehdidin boyutlarını göstermesi açısından fevkalade önemlidir.

Karabağ, zaferine karalar bağlayanların intikam girişidir.

Dün ABD’de diplomatlarımıza saldıranlar 1 Ekim’de TBMM’ye saldırdılar.

Türkiye’de hukukun olmadığı iftirasını eline tutamak edinenlere, aynı minvalde malzeme hazırlanıyor.

Terör ittifakı, tahkim ediliyor.

Nitekim malum sözcüleri harekete geçti, aynı hezeyanlara devam ediyorlar.

Sanatı, ihanet aracı yapanlar, sadece bu ülkededir, herhalde…

Türkiye, saldırılara göğsünü siper ediyor.

MSB’den yapılan açıklamada, sadece 24 Temmuz 2015’ten bugüne kadar etkisiz hale getirilen terörist sayısı: 38 bin 694

20 kilosu son bir haftada olmak üzere toplam 4 bin 889 kilo uyuşturucu ele geçirildi.

Kendisini “sanatçı” diye tesmiye eden zevat ise fevkalade rahatsız.

Geçen yıl, 10’uncusu düzenlenen Boğaziçi Film Festivali de siyasi şova dönüştürülmüştü.

Mehmetçiği alkışlayanları, kınayan “sanatçılar”…

28 Ekim 2022 Cuma akşamı Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) düzenlenen törende

‘En İyi Yönetmen Ödülü’nü, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne “Kimyasal silah kullandı.” iftirası atan Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Şebnem Korur Fincancı’ya ithaf etmişti.

Bay Yönetmen: “Şebnem Korur Fincancı sadece barış dediği için bir linç kampanyasına maruz kaldı. Umarım bir an önce cezaevinden çıkar. Bu ödülü ona ithaf ediyorum.” dediğinde itiraz eden “O kadın TSK’ya iftira attı, günlerdir PKK sayfaları kadına destek veriyor” diyen Gönül Dağı dizisinin oyuncusu Burak Haktanır’dı.

Depremzedelere de hakaret eden ve hakareti alkışlayan “sanatçı” denilen bir güruh, AİHM kararlarıyla besleniyor.

Terörün can suyu: AİHM ve “sanat”…