Dolar (USD)
32.47
Euro (EUR)
34.73
Gram Altın
2440.77
BIST 100
9915.62
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

27 Nisan 2015

İşaret fişeği

Türkiye önceki gece 17-25 Aralık darbe girişiminden daha ağır bir "25 Nisan Hukuka darbe" olayına şahit oldu. Bu hukuk cinayeti, 7 Haziran seçimleri için Paralel yapının ve onun işbirlikçilerinin "Seçimde şaibe var" algısı oluşturma çabasının işaret fişeğidir.

Olay şöyle gelişti. Önceki gece olmayan bir 'dosya' üzerinden, görevli olmayan bir 'mahkeme', olmayan 'yok hükmünde' bir 'karar' aldı.

Çağlayan Adliyesi'nde Kapıyı içeriden kilitleyen Paralel örgüt mensubu iki hakim 'Tahşiye' kumpaslarını yaptıkları gerekçesi ile tutuklu bulunan çoğu eski polis 75 kişi hakkında 'tahliye' kararı çıkarttı. Kararı UYAP'a (Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi) bile girmeden avukatlara elden vererek Silivri Cezaevi'ne gönderdiler.

***

Paralel çete, yetkisi olmadığı halde, Asliye Ceza Mahkemelerindeki hakimler eliyle korsan 'tahliye' kararları aldırıldı. Bu kararı da yetkisini aşarak, dosyayı incelemeden ve sadece avukat dilekçelerine dayanarak İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi hakimi Mustafa Başer aldı.

Düşünün 'kararın' yazdırıldığı katibin bile cep telefonuna el konuluyor, dışarıyla bütün iletişimi kesilen katibin hürriyeti engellenerek adeta odada 'rehin' tutuluyor. Bu bile başlı başına bir suç!

Tahliye kararlarını İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği "Yok" hükmünde saydı ve hukuken iptal edildi karar.

***

HSYK da Asliye Ceza Mahkemesi'nin skandal kararıyla ilgili iki müfettiş görevlendirdi.

Bu şuna benziyor. Türkiye'de oynanan bir lig maçının hakeminin, Avrupa'da oynanan bir Şampiyonlar ligi maçı için "karar" vermesi gibi.

Buna rağmen Türkiye mahkemelerinin "Fetullahçı Terör Örgütü" olduğunu iddia ettiği bu yapının, bu "korsan" durumla ilgili tüm dünyaya İngilizce haber ve mesajlar geçmeye başladı.

Önemli olan Türkiye değil onlar için. Önemli olan Avrupa, ABD, İsrail ve Türkiye'ye diş bileyen tüm dış odaklar. Onun için anında dünyaya "Türkiye'de hukuk yok" algısı oluşturmak için sosyal medyada tvitleri ikiye-üçe katladılar.

***

HSYK seçimlerinde Paralel bir adaya tüm hakimler arasından yüzde 40 civarında oy çıkması, bu çetenin yargı içerisinde hala binlerce elemanının olduğunu gösteriyor.

Ve asıl tehlikeli durum, bu çetenin 7 Haziran seçimleri için hazırlık yapma ihtimali.

Seçimin güvenliğini ve güvenirliliğini sağlamak için seçim merkezlerinde, görevli olacak hakimlerin ve diğer yargı mensuplarının örgüt kimliğine sahip olup olmadığı acilen ortaya konulmadır.

Şimdiden Paralel medyanın özellikle "Abilerinin" görev yaptığı bazı seçim bölgeleri için muhabirlerinden, öğretmenlerinden, yargı mensuplarından, polislerinden ve muhbirlerinden özel ekipler kurdurduğu söyleniyor. Böylece "Seçimde hile var" diyerek tüm dünyaya 7 Haziran 'şaibeli' bir seçimmiş gibi yayacaklar.

***

Paralel yapının, destek aldığı uluslararası güç odaklarının ve Türkiye'deki işbirlikçilerinin hedefi belli.

AK Parti'nin tek başına iktidar olup Türkiye'ye sivil ve özgürlükçü bir Anayasa getirmesini, sistemi Başkanlık sistemine dönüştürmesini engellemek istiyorlar.

Bu yüzden 7 Haziran seçimlerinde kendilerinin de iyi bildiği gibi AK Parti'nin tek başına iktidara gelecek olmasına gölge düşürmek istiyorlar.

Seçim merkezlerinde görevlendirilecek Paralel öğretmen ve memurların, seçim görevlilerinin, polislerin, hakim ve savcıların yapacağı "Seçimde hile var" algısını kırmak için şimdiden titiz bir ayıklama yapılmalı ve derhal emniyette yapılan "Güvenlik reformu" gibi bir "Adli reform" süreci başlatılmadır.

Yoksa bu yapı, bu milletin başına daha çok "belalar" açmaya devam ederu2026