Dolar (USD)
32.51
Euro (EUR)
34.76
Gram Altın
2443.09
BIST 100
10082.77
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

15 Nisan 2024

İyi olmamın benden başka herkese faydası var

Belki de yaygın, klişe bir söz bu ama ben dün sosyal medyada okudum.

Genç bir delikanlı iyiliği, iyi insan olma halini bu cümlelerle sorgulamıştı.

Aforizmaya mantıksal olarak yaklaştığımız zaman çok doğru bir yorumla karşılaştığımızı düşünmek olası.

İyi insan olma, hep karşıdakine yarar sağlar görünüyor.

Yalan konuşmayan, arkadan iş çevirmeyen, ihanet etmeyen, çalmayan birinin muhatabına sağladığı konforu tartışmaya gerek bile yok. Modern dünyanın, kazanımı salt görünür öğeler ve kapital üzerinden konumlandırması bu yargının ana sebeplerinden olmuş.

İnsanın iç huzuru, manevi dinginliği, sağlam psikolojisi bu mantıkla kazanma hanesine yazılacak unsurlardan olmayabilir.

Bununla birlikte modern insanın olanca özgürlüğüne, parasına, lüksüne rağmen tatmin edemediği içsel yönü sıklıkla görmezden geliniyor.

Ünlülerin, medyatik tiplerin, şaşaalı hayatlarına rağmen yaşadıkları buhran, hep bir şekilde toplumun önüne düşüveriyor.

Haz ve tüketim odaklı hayat felsefesi kişiye her yolu ve kötülüğü mübah kılarken maddenin, tinsel olanın gerisinde kalıp yalpaladığını bu örneklerde hep gördük.

Bedenin ve maddi kazanımların kutsanması kişiye kötülüğün yollarını serbest kılarken maddeden ve bedenden daha güçlü ruh/tin bağlamında psikolojik yansımalar bir maraz olarak çıkar karşımıza!

Madde her vakit kazandıran ise bu kadar bedbaht ve depresif zengin, ünlü nereden peyda oldu?

Satın almanın gücü neden kimi zaman mana aleminin, tinin kapısında secdeye kapandı ve doğrulamadı?

Modern zamanların en çok kazananları arasına neden ruhiyat, anlam ile ilgilenen uzmanlar dahil edildi?

Peki bilimin, teknolojinin bunca ilerlemesine rağmen neden metafizik gittikçe artan bir ilgiye mazhar?

Zenginler neden paradan sonra itibar peşinde koşmaya başlar? ve neden bazı şeyler parayla satın alınamaz?

İç huzurun, itibarın, -iyilik halinin verdiği- özgüvenin; üretilmeyen, pazarlanmayan şeyler olduğunu herkesten önce iyilerin bilmesi lazım gelmez mi?

Zaten, kötülüğün beraberinde getirdiği hep tetikte olma ihtiyacı kişiye verilecek büyük bir ceza değil midir?

Gerçekten iyilik sadece karşıdakine mi yarar sağlardı?

Manevi hazzın maddi hazza üstünlüğü bugün yapılan araştırmalarda açıkça ispatlanıyor.

İyilik durumunun, karşılıksız yardımın insan psikolojisi kadar fizyolojisi üzerindeki iyileştirici etkisi verilerle ortaya konuluyor. Başta kalp, beyin olmak üzere iyi insan olmanın, paylaşmanın, karşılıksız vermenin organlar üzerindeki fiziksel iyileştirici etkilerinden bahsediliyor.

Tüm bunların getirdiği manevi haz, tatmin duygusu, ruhsal tamamlanma, psikolojik arınma vs bir yana bir yığın maddi iyileştirici sonuçları da beraberinde getiriyor.

Yani anlaşılan o ki iyilik ve iyi insan olma hali önce iyi insanın heybesini doldurup karşıdakinden çok kendisine fayda sağlıyor. İyiliğin esas kazananı her zaman iyilik yapan oluyor.

Tatmin olmuş bir ruh, sukunete ermiş psikoloji, yatışmış duygular, paylaşmanın kıvancını yaşayan kalp diğerlerinden önce iyiyi çevreliyor. Tamamlanmışlık duygusu ve huzur, şu dünyada çok az insana nasip olacak armağanlardır ve bunların iyi insanlar olması asla bir tesadüf değildir…

Twitter.com/sabihadogann