​İyi Parti gemileri yaktı

Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel Seçimlerinde muhalefetin aldığı hezimetin ardından CHP'de değişim tartışmaları yaşanırken, İYİ Parti'de de yerel seçimler için izlenecek yol haritası tartışılmaya devam ediyor.

Yerel seçimler için süre daralıyor. Millet İttifakı cephesinde işbirliği yapılıp yapılmayacağı ile ilgili çeşitli senaryolar konuşuluyor.

İYİ Parti ise yerel seçimlerde izleyeceği stratejiyi önümüzdeki günlerde netleştirecek. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in 25 Ağustos’ta Büyük Taarruz’un başladığı Afyonkarahisar’da yaptığı miting bu konuda önemli.

İYİ Parti’de, partinin kurulduğundan bu yana seçimlere sürekli ittifaklarla girmesi, parti kimliğini perdelediği ve seçmene de bu nedenle kendisini istediği gibi anlatamadığı görüşü hakim.

Yeni dönemdeki adımların bu anlayışı kırmaya dönük olması planlanıyor.

Partinin oy oranı ve siyasi konjonktür nedeniyle, ittifaklara tamamen kapıları kapatan bir anlayış söz konusu olmayacağı, ancak kendi kurumsal kimliğini öne çıkaracak bir ittifak anlayışının egemen olacağı ifade ediliyor. Çerçevesi şimdiden kesin çizilmiş olmamakla birlikte partide ağırlıklı görüş, Millet İttifakı gibi belli bir ittifak ismi yerine, yerel işbirliklerine gidilmesi yönünde.

İYİ Parti’nin önceliği kendi adaylarıyla seçimlere katılmak. Parti kurmayları CHP’yle ortaklık yapılması durumunda “Bu kez onlar fedakârlıkta bulunmalı” yorumunu yapıyor. İYİ Parti’nin CHP’den sadece Adana, Mersin ve Manisa için değil Ankara, Antalya gibi büyükşehir belediyeleri için de “kendi adaylarını desteklemesini bekleyeceğine” işaret ediliyor. Parti yönetimi CHP’nin yanı sıra DEVA, Gelecek, Saadet ve DP ile işbirliğini tartışıyor.

İYİ Parti kanadı, CHP’nin 2019’daki seçimlerde başta Ankara, İstanbul, İzmir, Adana, Mersin ve Antalya gibi illeri “İYİ Parti’nin desteğiyle kazandığını” belirtiyor. Ancak buna karşın İYİ Parti’nin, o dönem “fazla fedakârlık yaptığı” da ifade ediliyor. CHP’nin yerel seçimlerde İYİ Parti ile işbirliği yapmak istemesi durumunda 2019’dan farklı olarak “partinin kırmızı çizgilerinin üstünün kalın kalemle çizileceği” ve partinin, olası işbirliği halinde CHP’den Ankara, Antalya gibi büyükşehir belediyelerine karşılık, İstanbul’u destekleyecekleri konuşuluyor.

Kulis bilgilerinden anladığımız, İYİ Parti sonucu, bedeli ne olursa olsun teraziye kendisi çıkmak istiyor. Ancak her koşula göre öncelik, İYİ Parti’nin adaylarında olması şartıyla ittifak içinde olmayı değerlendirebilirler. Aksi halde partinin, CHP’nin gölgesinde bir parti algısından kurtulamayacağı bu nedenle de İYİ Parti’nin bu seçimde kurumsal kimliğini öne çıkararak CHP’ye karşı bir el yükselteceği görülüyor.

Son seçim sürecinde yaşanan krizlerin ardından parti içinde CHP'ye ve Kılıçdaroğlu'na yönelik tepkinin arttığı biliniyor, “kuyruk siyasetinin” İYİ Parti’yi yol ayırımına getirdiği görülüyor. Bu sebeple farklı yol ayırımları seçenekleri tartışılıyor.

Parti yönetimindeki çoğunluğun seçimlere "hiçbir ittifaka dahil olmadan" girmeyi istediği belirtiliyor. Özellikle hükümete muhalif isimlerin ise yeniden CHP ile kol kola girmek istediği, bu sayede pazarlık güçlerinin 2019'a kıyasla daha fazla olacağını, milliyetçi kimliğe sahip bazı isimlerin ise Cumhur İttifakı'na katılarak "yeni bir yol haritası çizmek" üzerine bir tutum gösterdikleri konuşuluyor.