Dolar (USD)
32.33
Euro (EUR)
34.69
Gram Altın
2392.94
BIST 100
10276.88
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE


Kadın diye diyeu2026

Öncelikle tüm idarecilerimize son on yıldır yaptıkları olumlu icraatlarından dolayı, kendi adıma tebrik, takdir ve teşekkürler diyorum. Ekonomi, sağlık, eğitim, hukuk, ulaşım, enerji, dış politika ve daha nice konularda çok önemli ilerlemeler kaydedildiu2026 Hele vesayet rejiminin dişlerinin sökülmesi, sayısını unuttuğumuz nice çete ve mafyaların izalesi vsu2026

Ancak aile konusunda adeta tersine bir gidiş bahis konusuu2026 Daha önce "aile çökerse toplum çöker" başlığında iki yazı yazmıştım. "Sayın yetkililer ve ey halkım! Aile sos veriyor" başlığında çığlık ve feryatlarımı dışa vurmuştumu2026 Ancak takdir edersiniz ki aile kadın sorunları maalesef büyümeye devam etmektedir.

Fatma Hanım vd. yetkililer aile konusunda yaptığınız kimi uyarlamalar, çıkardığınız kimi yasa ve yönetmelikler, düşman başınau2026 Evet, tüm bunları elbette iyi niyetle yapıyorsunuz. Ancak yaptıklarınız bizim toplumumuza, bizim inanç esaslarımıza ve örfümüze göre değil. Sonuçta kaş yapmak yerine göz çıkarmalar hasıl olmaktadır.

Birçok icraatlar, Avrupa'dan esinlenerek yapılıyor. Halbuki Avrupa zaten aileyi çoktan yok etmiştir. Aile konusunda Avrupa'nın merhemi olsa kendi keline sürerdi. Avrupa da 18 yaşını dolduran çocuk, özgür! Bizim bildiğimiz manada Anne-baba ve çocuk mefhumu yoku2026 Büyük-küçük, akrabalık, sılayı rahm, komşuluk, arkadaşlık, şefkat, merhamet vs. fazilet ve erdemler de yoku2026 Şimdi sosyal dokuyu yok eden, aileyi yıkan Avrupa'dan, biz ailenin imarına dair ne alabiliriz.

Son yıllarda yapılan bazı düzenlemelere bakalım: kadına pozitif ayırımcılık, kadının aile reisliğine ortak yapılması, (uygulamada reisliğin tamamı kadınındır zaten) malların ortak paylaşımı, kadın sığıma evleri, dul kadına maaş, kadına esnek iş imkanı, kadının her vesileyle evden çıkarılması ve her tür iş hayatına davet edilmesi, kadının kendi ayaklarını üzerinde durdurulması, yani her vesileyle kocasına asi yapılması, zinanın suç olmaktan çıkarılması, 18 yaş öncesi evlenmenin yasaklanması, erkeğin evden uzaklaştırılması, elektronik kelepçe vsu2026

Bu düzenlemelerin bazıları kısmen pansuman görevi görebilir. Ancak gelinen noktada boşanmalar katlanarak çoğalıyorsa, aile içi şiddet daha da büyüyorsa, dağılan ailelerden ortalığa savrulan yavruların feryatları daha da artıyorsa bu yapılanlar yanlış demektir. Yıkılan ailelerin enkazı altında en çok ezilen yine kadındır. Kadın diye diye kadının anasını ağlattık.

Kadını da erkeği de yaratan Allah (cc) bu konularda acaba ne diyor diye hiç düşünüyor muyuz? Bizim 1440 yıllık bir mirasımız var. Neden dönüp kendi inanç, örf ve adetlerimize bırakıp, aileyi yok eden batıyı gözü kapalı taklit ediyoruz. Sosyal yapının dejenere edilmesi, işin sadece maddi yönüyle ele alınarak maneviyatın hiç hesaba alınmaması, daha çok başımızı ağrıtacaktır. Aile sorunlarını çözmede samimiysek çözümü kendi değerlerimizde arayalım.

Batı kadın konusunda hiç iyi sınav vermedi. Batı asırlarca kadını insan dahi saymadı. Kadını insan olarak görmeye başlamasının üzerinden 3-4 asır geçmen, bu defada kadına sınırsız özgürlük adı altında kadını cinsel bir obje haline getirdi. Yani batının "dünya kadınlar günü" uygulamaları dahi kadının hayrına değil, şerrinedir. Gelen günler bunu daha güzel anlatacak ama iş işten geçmiş olacaktır.

Kadın ve aile sorunlarını çözmek için kadını evinin hanımı, çocuklarının annesi, eşinin kader ortağı-helali, toplumun annesi, ustası, öğretmeni yapmayı hedefleyelim. Toplumu İslami eğitime tabi tutarak, tarafların birbirlerine karşı hak ve sorumluluklarını tanıtalım.

Kadını her vesileyle evden çıkarıp piyasaya mal etmeye çalışmayalım. Elbette kadının çalışması gereken şart, zaman ve mekanlar vardır. Ancak asıl olan kadının dışarıda çalışması değil, evinde ailenin kuruculuğunu ve koruyuculuğunu yapmaktır. "yuvayı dişi kuş yapar" sözü kanaatimce bu manayadır. "Kadın hizmetçimidir" diye kadını dışarıya davet edenler, kocası yerine kadını yüzlerce insana hizmetçi değil adeta paspas yapmaktadırlar.

Birden fazla evliliğe ruhsat vererek, kadının olur olmaz hallerde eşine isyanlarını engelleyelim. Bu durumda kadın eşine asi değil, itaatkar olacaktır. Bu da ailede huzur, karşılıklı sevgi ve saygının vesilesi olacaktır. Kadını kendi ayaklarının üzerinde duran değil, eşiyle, ailesiyle beraber ayakta durmayı hedefleyen bireyler olmalarını hedefleyelim. Eşitlik, özgürlük, pozitif ayırımcılık vb ambalajlı dinamitler ailenin ocağına incir dikmeden kendimize gelelimu2026