Dolar (USD)
32.29
Euro (EUR)
34.77
Gram Altın
2408.01
BIST 100
10271.01
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

30 Nisan 2019

Kale içten yıkılır

Irak’ta İngilizlerin 23 bin ölü, 13 bin esir verdikleri Kut-ul Amare zaferinin yıldönümünde oynanan oyunların hep aynı olduğunu, İslam ümmetinin defalarca aynı tuzaklara düştüğünü görmek aklımızı ne zaman başımıza alacağımız sorusunu gündeme getiriyor.

Terör, kargaşa olmadı dinler savaşı kılıfı altında emperyalizmin sömürü düzeni devam edip gidiyor. Sömürgeciliğin en çirkin yüzünü deşifre eden Afyon savaşlarının bir benzeri, ‘Bir kuşak, bir yol’ projesini durdurmak için yeniden devreye girdi. Geçtiğimiz günlerde yeni ipek yolu için, 64 milyar dolarlık bir anlaşmanın imzalanmasını çıkarlarına aykırı bulan modern sömürgeciler günümüz savaş teknikleriyle saldırılarını çoktan başlattılar.

Myanmar’da Arakan’lı Müslümanların maruz kaldığı soykırım yetmiyormuş gibi, şimdi de Müslüman Hristiyan çatışmasıyla bölgeye yapacakları müdahalenin zeminini hazırlıyorlar. Yeni Zelanda’da Cuma günü iki camiye alçakça düzenlenen saldırıda öldürülen Müslümanlardan istedikleri tepkiyi alamayan bu güçler DEAŞ’ı devreye sokarak Sri Lanka’da Pazar günü paskalya ayinleri sırasında Hristiyanları katlederek madalyonun diğer yüzünü gösterdiler. Sri Lanka saldırılarının düzenlendiği sırada İngiliz veliaht prensi Willim’ın Yeni Zelanda’da saldırıya uğrayan Müslümanları ziyaret ederek timsah gözyaşları akıtması da işin başka bir boyutu. Sri Lanka da Yeni Zelanda’da eski İngiliz sömürgesi, yapılan saldırılardan MI6’nın haberi ve yönlendirmesi yok. Böyle bir şey mümkün değil.

Sorunun cevabı o kadar net ki, Venezuela’da ne oluyorsa, Myanmar’da da aynı şey oluyor. Mısır’da ne yapıldıysa, Sudan’da da aynı şeyi yapıyorlar. Libya, Cezayir, İran, Afganistan, Pakistan, Doğu Türkistan’da da aynı oyun oynanıyor. Irak ve Suriye’de ne yapıldıysa Türkiye’de de aynı şey yapılmak isteniyor. Mazlum coğrafyalar Siyonist, Evangelist çetecilerin oyunlarıyla tarümar ediliyor.

Evangelistlerin, kurtarıcı olarak gördükleri Trump’ın Suudi Arabistan için ‘O kadar aptallar ki, bir telefonla milyonlarca dolarlarını ellerinden aldım’ dediği gönüllü işbirlikçiler Müslümanların zenginliklerini emperyalizmin hizmetine sunmalarının yanı sıra gönüllü asker olarak Siyonizmin diş geçiremediği bölgelerde yapılacak operasyonlarda kurşun asker rolünü üstleniyorlar.

Yapılan operasyonun en önemli ayağı ise algı operasyonu. Terör estireceksin ama hedefindekileri terörist olarak göstereceksin. Katledeceksin ama katledilen grupları katil olarak lanse edeceksin. Çalacaksın ama malları çalınanları hırsız olarak dünyaya rezil rüsva edeceksin. Çıkarlarına karşı çıkan herkesi diktatör ilan edeceksin.

Bunları yapmak için ise bir alt yapı lazım. Alman vakıflarının Milli Mücadele ile öğünen partinin başkanı Kılıçdaroğlu ile HDP/PKK’yı aynı masada buluşturması. FETÖ’cüler ile PKK terör örgütünün sahada ihanet işbirlikleri, yıllar yılı Soros’un açık toplum vakfının çalışmaları, Türkiye’de iktidar değiştirmek için faaliyetleri. Hatta hatta, Sputnik’in Rus çıkarları, DW’nin Alman çıkarları, BBC’nin İngiliz çıkarları, AFP’nin Fransız çıkarları, CNN, FOX’un ABD çıkarları için algı oluşturarak kamuoyunu kendi istedikleri şekilde manipüle etme faaliyetleri gözlerimizin önünde sergileniyor.

Türkiye ekonomik, siyasi, askeri operasyonlara maruz kalırken bu operasyonların başarısının sigortası olan algı operasyonu hiçbir zaman eksik olmadı. Bunun farkında olan BAE-Suud ortaklığı son olarak İndependent Türçe yayınlarına başladı. Hedefleri, Murdac’ın Fox’u ile aynı. Biri İngiliz diğeri Amerikan tipi sansasyon yapacak. Mevcut iktidarı yıpratacak haberler hazırlayacaklar. Çamlıca Camii konusunda akıllara ziyan çıkış yapan Saadet Partisi genel başkanı ve yöneticilerinin İngiliz-BAE-Suud eksenli muhalefet girişiminde başrolü oynadıkları da ayrı bir iddia. SP camiasının ciddi destek verdiği öne sürülen bu yeni oluşum için BAE Prensi Zayed’in, kanalın başına getirdiği Nevzat Çiçek’in önüne yüklü bir para koyduğu da iddialar arasında.

Bu hengâme içinde, şaibeli İstanbul seçimleri, Akdeniz enerji pazarlığı, Suriye ve Irak’ta ABD ve batılıların desteğiyle oluşturulmak istenen terör devleti, Türkiye’nin hava sahasını düşmanlarına kapatacak S-400 polemiği, karşılığında ekonomimize yapılan saldırılar. Venezuela-ile Türkiye’nin altın ve enerji ticaretinin hedefe konulması, İran’a konulacak ambargo. Bunlar Türk toplumuna ABD’nin, İngiltere’nin, Fransa’nın, Almanya’nın Rusya’nın çıkarları doğrultusunda aksettirilmeli. Bunu da yapacak o kadar çok siyasi, gazeteci, bilim adamı, araştırmacı var ki, olayların perde arkasına bakınca insanlığımızdan utanıyoruz. Kaleyi içten yıkmak için faaliyetler devam ediyor. Biz biz olalım, hakikat, hak ve adalet peşinde koşanlarla, üç kuruşa satılanları çok iyi belleyelim…. Vesselam.