Dolar (USD)
32.34
Euro (EUR)
34.74
Gram Altın
2454.33
BIST 100
10218.58
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

08 Şubat 2016

KİTAP NASIL GÖRÜNÜYOR KANKA

Bizim okuldan mezun olan bir öğrencim ziyaretime gelmişti. Elbette sohbetimizin genel konusu; şiirler, şairler ve kitaplardı. Masamda duran "Kürk Mantolu Madonna" kitabını görünce öğrencim; "Hocam, bu kitap instagram kitabı." dedi.

Kitaplar, dergiler, yazarlar, şairler ilgi alanımda olup da "instagram kitabı" gibi bir kavramı ilk defa duymuş olmamın şaşkınlığıyla hemen sordum, "Nedir instagram kitabı Ayşenur?"

Bazı kitaplar varmış, okunmasa da mutlaka evlerdeki kütüphanelere alınan ve mutlaka sosyal paylaşım sitelerinde paylaşılan bu kitaplara gençler instegram kitabı diyormuş. Okunmasa da alınıp başköşeye konan, bol bol instagramda ve facebookta paylaşılıyormuş bu kitaplar.

Hayatımıza yeni bir kavram girmiş oldu. Kitapların mevzu olduğu ve entelektüel ortamların yeni gözdesi instagram kitapları.

Biz konuştukça gözümde canlanmaya başlamıştı bu tür paylaşımlar. Hatta mizanpaj bile daha netleşmişti gözümde. Düzenli bir masa, birkaç estetik kalem, son derece afili bir kahve fincanı ve gözde bir kitap. Al sana sanal alem kitaplığı.

Çok iyi hatırlıyorum, Gülben Ergen instagramda okuduğu kitapların fotoğrafını paylaşmıştı da kitapların jelatinleri henüz çıkarılmadığı için epey bir meşgul etmişti magazin gündemini.

Şöyle bir düşününce internet ortamında en çok paylaşılan kitaplar sıralamasında gerçekten de Sabahattin Ali'nin Kürk Mantolu Madonna'sı ilk sıradadır herhalde. Sonra Orhan Pamuk, Nazım Hikmet, Mevlana, Oğuz Atay, Elif Şafak gibi yazarların popüler kitapları da paylaşımlarda en rağbet görenler listesinin başlarında olmalı.

Oğuz Atay'ın Tutunamayanlar kitabını instagramda ya da facebookta paylaşanların tümü bu kitabı okuduysa bizim boşuna "Kitap okunmuyor azizim." diyerek yakınmalara başlamamız anlamsız.

Ahmet Hamdi Tanpınar'ın Huzur romanı da çok sık paylaşılanlardan. Eğer gerçekten Huzur romanını sayfasında her paylaşan bu kitabı okuduysa, temel sağlam kurulmuştur diyebilirim. Bu arkadaşların artık okuyamayacakları kitap yoktur.

Öğrencimle bu sohbetimizden sonra daha bir dikkat etmeye başladım paylaşımlara. Ne kadar çok kitap paylaşan varmış meğerse sayfalarında. Deste deste, çeşit çeşit kitap, sanal alemin yalan dünyasında konuk oluyormuş bizlere.

Gerçek kitap okuru olup da okuduğu kitapları tavsiye babından sayfalarında paylaşanlar da elbette var. Bu da güzel bir metod. Okuduğu ve beğendiği bir kitabı dostlarıyla paylaşanları da kutluyorum. Onlar zaten okudukları kitaplar hakkında ekledikleri birkaç cümle ile gerçek okur olduklarını gösteriyorlar.

Tamam mevzunun bir de şu yönünü dikkate alalım da kitapsever dostların yüreklerini incitmeyelim. Sosyal ağ sayfalarında yediğini, içtiğini, yaptığı her türlü gereksiz etkinliği paylaşanların karşısında kitapları sayfalarına taşıyan herkesi de en içten duygularımla tebrik ediyorum.

Paylaşımcı dostlara benim de birkaç teklifim olsun. Mesela edebiyat dergilerini de paylaşsınlar. Dergiler ki edebiyat dünyamızın kalbidir. Alsınlar edebiyat dergilerini, instagramda, facebookta masalarının en estetik halini bozmadan dergileri paylaşsınlar. Hece, Hece Öykü, Dergah, Karabatak, Şehir ve Kültür, İtibar, İzdiham, Aşkar, Mahalle Mektebi, Türk Dili dergileri benim tavsiyem olan dergiler. Gerisi size kalmış.

Kitabı hayatımızın her anına koyalım. Okuyup, paylaşımlar yaparak gündemi kitaplar olan sohbetlere olanaklar sunmak için ilk adımı atan biz olalım. Her yerde paylaşalım, eyvallah, sorun değil ama okuyup da birkaç cümle ile fikrimizi de söyleyelim ki kitaplara karşı ilgisi olanların merakını bir nebze olsun cezbetmiş olalım. İyi okumalarda ve paylaşımlarda buluşmak dileğiyle.