Dolar (USD)
32.36
Euro (EUR)
34.68
Gram Altın
2400.47
BIST 100
10208.65
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

07 Ağustos 2023

Krizler ve Türkiye Yüzyılı

Bugün 7 Ağustos 2023 Pazartesi…

9 yıl önce…

10 Ağustos 2014’te Türkiye, tarihi bir seçim daha yaptı:

İlk defa Cumhurbaşkanını kendisi doğrudan seçti.

10 Ağustos’a nasıl gelindi?

Ya sonrası?..

Cumhurbaşkanını halkın seçmesi kararı, 21 Ekim 2007 referandumunda alındı.

Referandumun yapılacağı günün gecesinde (20 Ekim’i 21’ine bağlayan gece) terör örgütü Dağlıca Karakolu’na saldırdı. 12 askeri şehit etti.

Amacın, halkı infiale sürükleyip referandumu sabote etmek olduğu izahtan varestedir.

Elbette anayasa değişikliği kararını gerektirecek olaylar var.

Nedir bu olaylar?

Cumhurbaşkanını 10 Ağustos 2014 yılına kadar TBMM seçiyordu.

Liderler, bir masa etrafında toplanır, karar alır, alınan bu karar TBMM’ye sunulurdu.

Nisan 2007’de başlaması planlanan 11’inci cumhurbaşkanı seçimlerinin tam anlamıyla kilitlenmesi, kaosa dönüşmesidir.

10’uncu Cumhurbaşkanı’nın görev süresi Mayıs 2007 itibarıyla dolmuştu.

Cumhurbaşkanı olabilmenin şartları, anayasa ve yasalarda olmasını yeterli görmeyenler, yeni şartlar ileri sürdüler:

Eşi, annesi başörtülü; babası sakallı olmamalı…

TBMM’nin cumhurbaşkanı seçimlerini başlatabilmesi için de Meclis’te 367 milletvekilinin hazır olması gerektiğini bir yıl önce Sabih Kanadoğlu gündeme sokmuştu.

Halbuki 367 sayısı meclisin açılışı için değil, cumhurbaşkanının ilk iki turda seçilebilmesi için aranan bir sayı idi.

Muhalefet partilerinden bazıları Meclis’e gitmedi.

Meclis’e 367 milletvekili gelmediğinden meclis açılamadı.

Sokaklar, meydanlar “istemezük” naralarıyla inliyordu.

27 Nisan’da Genel Kurmay’ın web sitesinde, askerin doğrudan taraf olduğunu, “Sözde değil, özde Atatürkçülük” istediğini açıklayan e-muhtıra yayınlandı.

1 Mayıs’ta toplanan AYM:

“Meclis’in çalışmalara başlayabilmesi için 367 şarttır.” dedi.

Bu tam bir kaos hali idi.

Görev süresi dolan cumhurbaşkanının vekaleti TBMM Başkanına vermesi gerekirken görevine devam etti.

Hükümet, erken seçim kararı aldı.

Erken seçim kararı alınırken Anayasa’da cumhurbaşkanını halkın seçmesiyle ilgili değişiklik de yapıldı.

22 Temmuz 2007’de seçimler yenilendi.

(Ama seçimden tek başına iktidar olma yetkisini alan iktidardaki Parti’ye 2008’de kapatma davası açıldı.

Ne güzel(!) demokrasi…)

11’inci Cumhurbaşkanı 28 Ağustos 2007’de TBMM’de seçildi.

Anayasa değişikliği ise 21 Ekim 2007’de kabul edildi.

Bu değişiklik kararı yasa gereği 7 yıl sonra (10 Ağustos 2014) uygulanabildi.

10 Ağustos 2014’te cumhurbaşkanını halkın doğrudan seçmesi yönetim sistemi değil, sadece seçim yönteminin değişmesiydi. Yine Cumhurbaşkanı partisizdi, yetkileri de aynı idi.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet/Yönetim Sistemi süreci, 16 Nisan 2017’deki referandumla başladı, 24 Haziran 2018’de Sistem’e geçildi.

14-28 Mayıs 2023 Başkanlık sisteminin 2’nci seçimi idi.

Sistem değişikliği kolay olmadı.

12 Eylül 1980 darbesinin gerekçelerinden biri de cumhurbaşkanının seçilememesiydi.

Cumhurbaşkanlarından 4 ve 7’inci cumhurbaşkanları darbeyle makamı ele geçirdiler.

Gezi,17-25 Aralık darbe girişimlerinin hedefinde de 10 Ağustos 2014 cumhurbaşkanı seçimleri vardı.

Kobani, çukur ve 15 Temmuz, yüzyıllık ihanet planlarının birer parçaları durumunda

28 Mayıs seçimleri öncesinde Rusya’yı, Türkiye’deki seçimlere müdahale etmeye hazırlanmakla itham eden zevat, neden hâlâ elinde var olduğunu söylediği “delilleri” açıklamıyor?

Türkiye sistem tartışmalarını geride bırakıyor.

Seçimlerin akıbetini hizmetler belirleyecek.

Türkiye Yüzyılı, milletin azim ve kararının sonucudur.