Dolar (USD)
32.32
Euro (EUR)
34.81
Gram Altın
2393.29
BIST 100
10276.88
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

02 Ağustos 2020

Kurban Bayramının Mânâ ve Mahiyeti

Allahü Teâlâya sonsuz hamd û senalar olsun ki, sağ-salim olarak; bir kurban bayramına daha kavuşmanın sevinç ve heyecanı içindeyiz. Bütün zamanların en büyük fedakârlık sembollerinden biri olan ve sayısız hikmeti içinde barındıran bu mübarek bayramı, yalnız başımıza değil, birbuçuk milyarlık İslam âlemi ile birlikte kutluyoruz. Müslümanlar olarak çok şanslıyız. Çünkü böyle muazzam bir bayram, hiçbir din ve kültürde yoktur.

Resulullah sallallahü aleyhi ve sellem; Medinelilerin, senenin iki gününde eğlendiklerini görünce: “Bu günler nedir,” diye sordu. Onlar da; biz câhiliye döneminden beri bu günlerde eğleniriz, dediler. Bunun üzerine Efendimiz aleyhisselam: “Allah size, o iki gün yerine daha hayırlı iki gün verdi. Bunlar; adha (kurban) bayramı günü ile fıtır (ramazan) bayramı günüdür.” (Ebu Davud 1134)

Kurban bayramı, ruh ve gönül birliğinin muhteşem bir sembolüdür. Bu bayramda Kâbe-i muazzamada yüzbinlerce müslüman, bembeyaz ihramları içinde, inanç ve gönül birliğinin muhteşem bir tablosunu sergilerler. Kendi ülkelerinde yaşayan yüz milyonlarca müslüman da; cemaatle kıldıkları namazlarla, beraber getirdikleri tekbirlerle ve kestikleri kurbanlarla; birlik ve beraberliğin evrensel örneğini ortaya koyarlar.

Hayatımızda çok önemli bir yeri olan kurban bayramının maddî ve manevî sayısız faydaları vardır. Bu bayram; dayanışmayı güçlendirir, yardımlaşmayı yaygınlaştırır, kaynaşmayı sıkılaştırır, kardeşlik duygularını pekiştirir ve en önemlisi barışlara vesile olur.

Bu mübarek bayram; fert olarak Allah’a karşı olan sorumluluğumuzu samimi bir şekilde yerine getirmeyi öğretir, insanların ve canlıların bizim üzerimizde haklarının olduğunu hatırlatır. Bu bayram, toplum hâlinde yaşadığımızı ve birbirimize muhtaç olduğumuzu, en büyük sermayemizin yüreğimizdeki sevgi, en büyük gücümüzün de birlik ve beraberliğimiz olduğunu bize hissettirir.

Bayram günleri sevinç ve neşenin paylaşıldığı müstesna günlerdir. Bu sebeple sevinelim ve başta ailemiz olmak üzere bütün müslümanları sevindirmeye çalışalım. Anne-babamızı, büyüklerimizi, akrabalarımızı, dostlarımızı, komşularımızı, özellikle de hastalarımızı ziyaret edelim. Ebediyete intikal etmiş olan yakınlarımızın -mümkünse- kabirlerini ziyaret edelim, dualarımızla onları da bayramımıza ortak edelim, ruhlarını şad edelim.

Kendisinden sonra gelen bütün peygamberlerin atası olan İbrahim aleyhisselam ve oğlu İsmail aleyhisselamın, Allah’ın yüce emrine tam bir teslimiyetle boyun eğerek ilahî rahmet ve mükâfata mazhar olmalarının hatırasını da içinde barındıran bu mübarek kurban bayramı, bizlere; ibadetlerin Allah’a olan bağlılığı simgelediğini, elimizdeki malın ve gönlümüzdeki sevginin paylaştıkça çoğaldığını, kestiğimiz kurbanların et veya kanının değil; takvamızın, ihlasımızın ve dinî hassasiyetimizin Allah’a ulaşacağını öğretir. Kur'an-ı kerimde şöyle buyuruluyor: “Onların etleri ve kanları asla Allah’a ulaşmaz. Allah’a ulaşacak olan tek şey, takvanızdır. (O’nun için yaptığınız; riya ve gösterişten uzak amel ve ibadetinizdir.)(Hac 37)

Bayram, kin ve nefret duygularını terketmemiz, -varsa- dargın olduğumuz kardeşlerimizle barışmak ve çevremizdeki dargınları barıştırmak için altın bir fırsattır. Allah celle celâlüh, Kuran-ı kerimde: “Mü’minler, ancak kardeştirler; öyle ise kardeşlerinizin arasını düzeltin ve Allah’a karşı gelmekten sakının ki merhamet olunasınız,” (Hucûrat 10) buyurarak, bütün mü’minlerin kardeş olduğunu bildirmiş, -varsa- dargınların aralarını bulup düzeltme görevini de biz müslümanlara vermiştir.

Bayramda yapılması müstehap olan şeyler, özetle şöyledir: Sabah erken kalkmak. Gusletmek. Misvak kullanmak. Güzel koku sürünmek. Yeni ve temiz elbise giymek. Sevindiğini belli etmek. Yüzük takmak. Bayram namazına -mümkünse- yürüyerek gitmek. Namazdan dönerken farklı bir yol kullanmak. Karşılaşılan müminlere güler yüzle selam vermek. Muhtaçlara çok sadaka vermek. Akrabayı ve din kardeşlerini ziyaret etmek. Hediyeleşmek. Müslümanlarla tebrikleşmek. Eshab-ı kiram aleyhimurrıdvan hazeratı: “Allah bizden de sizden de kabul etsin,” manasında; “tekabbelellâhü minnâ ve minküm” şeklinde, tebrikleşirlerdi. (Beyhaki, Sünenü’l-kübra 6294)

Allahü Teâlâ, bu günlerimizi aratmasın, ağzımızın tadını bozmasın… Bütün din kardeşlerimizin kurban bayramını tebrik eder, İslam âlemi için huzur ve saadete, insanlık için de hidayete vesile olmasını Cenab-ı Hak’tan niyaz ederim…